Sumerian Records’ın dünyayı ele geçirme çabalarının sonuç verdiği ve birbirinin kopyası grup sayısının akıl almaz boyutlara çıktığı günümüzde, zamanın kanlı dalaklı efsanesi Unique Leader’ın bile bu taraklara bez uzattığını görür hâldeyiz. Unison gitar, bas, davul üçlüsüyle kulaklara dolan MESHUGGAH’vari rifler, üstüne gelen türlü melodiler, ezici vokaller ve ABD’nin scene kid’lerini coşturmak, Warped Tour’larda çalınıp zıplamak için yazılmış albümler…
Bu formül en azından bir 10 yıldır gayet sağlam şekilde işliyor. En az 3 kelimeden oluşan isimlere, benzer logolara ve birbirinin kopyası sound’lara sahip fabrikasyon gruplar ardı arkası kesilmeden ortamlara salınıyor.
WITHIN THE RUINS 2013′teki “Elite” ile tanıştığım, fena bulmadığım, birkaç şarkısını ara ara dinlediğim bir progresif deathcore/metalcore grubu. Yetenekli elemanlardan oluştuğu ortada olan grup; son albümü “Halfway Human”ı yakın zamanda piyasaya sürdü.
Albümü dinlerken aklıma gelen ilk şey; grubun albüme verdiği ismin albümün prodüskiyonuyla ne denli uyumlu olduğuydu. Duygusuz, mekanik gitar tonları, insani bir yan barındırmayan aşırı kusursuz davullar, aynısını milyon kez duyduğumuz vokaller ve bu albümde grubun saflarına katılna bas gitaristin WITHIN THE RUIN sound’una ilk kez bu albümde eklediği clean vokaller. Evet, WITHIN THE RUINS gibi muadilinin çok olması dolayısıyla büyümek adına farklı şeyler yapması gereken bir grubun kaçınılmaz olarak sapacağı yola elbette ki sapılmış ve tüm o atarlı, sert altyapının, sert haykırışların arasına bebeksi clean vokaller de itinayla eklenmiş.
Grubun yetenekli olması dolayısıyla enstrüman anlamında ortamı çok güzel idare ettiği albümde, WITHIN THE RUINS’in ilginçlik namına giriştiği abukluklara (araya ragtime sokuşturmak gibi) ve bilgisayar destekli bir müziğe tanık oluyoruz. Gitarlara konan dur kalk efektlerinden, BORN OF OSIRIS’vari elektronik olaylara; grup “Halfway Human”ın özünü gerçekten de insansılıktan uzaklaştırmak adına elinden geleni yapmış.
Bu elbette ki çekici bir şey değil. Hem de hiç değil. Burada ortaya konan onca emeğe rağmen, “Halfway Human”ı dinlerken, bir grup tarafından uzun emekler verilerek “bestelenmiş” bir albümden ziyade; “üretilmiş”, guitarpro’larda yazılıp, bir ton işleme tabi tutulmuş bir ürünle karşı karşıya olduğumuzu hissediyoruz. Kick tonları, gitarın açık vurulan yedinci telinin o ruhsuz GAUV GAUV’ları falan artık “yeter demirören yeter” dedirtiyor.
Türü itibarıyla bakıldığında “Halfway Human” kötü bir albüm değil; pek çok güçlü yana sahip, eli yüzü düzgün bir çalışma. Ancak 51 dakikalık süresine sığdırılmış bu kadar fazla formülize unsur ve yıllar önce olayını çözdüğümüz bir müzikal anlayışla, grubun etkileyicilik yüzdesinin tavanlara vurmadığı da aşikâr. “Halfway Human”ı ilk dinleyişimde hissettiğim ilk şey, çalan müzikle birlikte hiçbir şey hissetmediğimdi. İkinci şey ise, bu müziğin büyük oranda tek tip bir duyguya hitap etmesi ve tekrarlanan şeyleri öğrenen ve kanıksayan insna evlatları olarak bu müziğin parıltısının da artık kaybolmaya yüz tuttuğunu bir kez daha farkına varmamdı.
Sumeriancore öldü demiyorum, ancak kaçış olmayan bir yola girildiği de ortada.
technical progressive metalcore yaptıkları.
arka cleanler i baska bir yerde duymadım.
cok orjinal.
While She Sleeps in koro clean lerine benziyor ama koro degil:)
invade nin cok daha sert cok daha meleodik ve cok daha hızlı hali gibi.
artı gitar soloları da ciger yakan turden.
bu yılın guzelliklerinden.
ismiyle müsemma yorumu güzel olmuş gerçekten.fazla metalik sounda sahip albümler genelde kulağımı tırmalıyor ama arada açıp dinlemelik,gaz veren eğlendiren fena olmayan bi albüm bence.
kapak da çok kötü yani evet.biraz fazla düz bir grup,pek numarası yok.
Kapak boktan
“yeter demirören yeter” dedirtiyor. :D
technical progressive metalcore yaptıkları.
arka cleanler i baska bir yerde duymadım.
cok orjinal.
While She Sleeps in koro clean lerine benziyor ama koro degil:)
invade nin cok daha sert cok daha meleodik ve cok daha hızlı hali gibi.
artı gitar soloları da ciger yakan turden.
bu yılın guzelliklerinden.
ismiyle müsemma yorumu güzel olmuş gerçekten.fazla metalik sounda sahip albümler genelde kulağımı tırmalıyor ama arada açıp dinlemelik,gaz veren eğlendiren fena olmayan bi albüm bence.
kapak da çok kötü yani evet.biraz fazla düz bir grup,pek numarası yok.