NIGHTRAGE gibi grupların durumunu ilginç buluyorum. Yola koyuldukları türü çok seviyorlar, hatta sadece o türü seviyorlar ve kariyerleri boyunca ilk aynı çizgiyi devam ettiriyorlar. Yaptıkları şey genelde benzer bir çerçevede seyrediyor, sürprizlere kapı açmıyor ve neyle karşılaşabileceğinizi size anbean hissettiriyor.
Normal şartlarda, bu bakış açısı sıkıcılaşmaya ve bir yerden sonra pas geçilebilir olmaya çok müsait olsa da, usta ellerde olay farklı yerlere taşınıyor.
Marios Iliopoulos, NIGHTRAGE’i ve melodik death metali çok fazla seven bir abimiz. O kadar fazla seviyor ki, bunun için Selanik’ten kalkıp Göteborg’a yerleşiyor ve 17 yılda 7 albüm çıkaran grubu ayakta tutmak için, bu zaman dek kadroda stüdyo ve canlı olmak üzere 32 farklı müzisyene yer verecek kadar çok çabalıyor. Bugün Ozzy Osbourne gitaristi olan Gus G.’den eski SEPTICFLESH davulcusu Fotis’e, efsane vokalist Tomas Lindberg’den eski-NECROPHAGIST/OBSCURA gitaristi Christian Münzner’e, JON OLIVA’S PAIN gitaristi Bill Hudson’dan HATESPHERE’in şimdiki vokalistine, Jesper Strömblad’dan bin tane grubun davulcusu Nicholas Barker’a, MERCYFUL FATE dâhil sayısız dev grupta çalan Snowy Shaw’a… Kısacası Marios, bu grubu bir şekilde işler kılmak ve yoluna devam etmesini sağlamak adına her şeyi yapan, 47 yaşındaki metal aşığı bir Yunan abimiz.
Tüm kariyerini avucumun içi gibi bildiğim NIGHTRAGE’in en sevdiğim albümü, çoğunluğun ve hatta Marios’un aksine, “A New Disease is Born“dur. Marios o albümde vokalist kurbanı olduklarını ve albümde söyleyen Jimmie Strimell’in yönlendirmesiyle daha piyasa bir sound’a büründüklerini düşünse de, ben NIGHTRAGE’in en yaratıcı işlerinin o albümde olduğunu ve grubun çıkış yolunun o sound’da olduğunu düşünüyorum.
NIGHTRAGE’in iyi yanlarından biri “IN FLAMES hep “Colony”yi yapsın”, “DARK TRANQUILLITY sürekli “The Gallery” gibi olsun” düşüncesinin nerelere varabileceğini bize gösteriyor olması. Grup ne yapmak istediğini çok iyi biliyor, bunun dışına çıkmayacağını hissettiriyor ve her albümde benzer bir karakter sunuyor. Bunun kötü olabilen tarafı; NIGHTRAGE’in sürprizler barındırmayan ve “Marios bu albümde nasıl melodiler bulmuş” ile yetinmek zorunda bırakan bir grup olması. İyi tarafıysa; hem belli bir kaliteyi bulacağınızı bilmeniz, hem de “X grup hep şöyle kalsa keşke” olayına bire bir tanık olup, sonuçların her zaman düşündüğünüz heyecan vericilikte olmayacağını görerek bu düşüncenizi bastırmaya çalışmanız.
“The Venomous” NIGHTRAGE’in 7. albümü. Şu ana dek çıkan her albümünde en az birkaç çok iyi melodeath şarkısı sunmayı başaran grup; bir önceki albümü “The Puritan“da da bunu yapmış ve bence ortalamanın biraz üstü bir iş ortaya koymuştu. “The Venomous”; içinde gayet iyi fikirler barındırsa da bütün hâlinde akıl almayan, sadece beklentiyi veren ve ne şaşırtan ne üzen bir diğer NIGHTRAGE albümü. Metamorphosis/Day of Wrath gibi içinde tatlı melodik fikirler barındıran gaz şarkıları, benzer sularda seyreden kalıplaşmış NIGHTRAGE şarkısı örnekleri, “The Blood” gibi arka planda kalan bir hit’i ve canlı sound’u ve Marios’un şeker gibi solo fikirleri sayesinde ilginçleşen pek çok anı var.
“A New Disease is Born”un farklı ve cesur yapısından sonra son dört seferdir benzer pilavları yediğimizden artık “bu iyi olmuş, güzel olmuş”un ötesine geçemediğimizden olacak, albümü dinlerken anlık coşmalarım oldu, takdir haklarımı yerinde kullanmaya çalıştım. Genele bakıldığında “biz bunu yıllardır duyuyoruz” duygusu baskın çıktığından, “The Venomous” da dâhil olmak üzere gelecekteki NIGHTRAGE albümlerinden de daha öte bir beklentim olmayacağını düşünüyor, albümü sadece melodik death metalin her hâlini çok seven kitleye öneriyorum.
Bana sorsalar albümden 2, en fazla da 3 şarkıyı seçer ve son 4 NIGHTRAGE albümünde de aynı yöntemi uygulayarak 4 farklı NIGHTRAGE albümü değil, bir adet mükemmel melodik death metal albümü yaratma yoluna giderdim. Ama tabii öyle olmuyor; melodeath ferman dinlemiyor.
Yine de helal sana Marios. Gerçek bir metal neferisin, harbiden adamsın.
Kadro Marios Iliopoulos: Gitar
Anders Hammer: Bas
Ronnie Nyman: Vokal
Lawrence Dinamarca: Davul
Magnus Söderman: Gitar
Şarkılar 1. The Venomous
2. Metamorphosis / Day of Wrath
3. In Abhorrence
4. Affliction
5. Catharsis
6. Bemoan
7. The Blood
8. From Ashes into Stone
9. Trail of Ghosts
10. Disturbia
11. Desolation and Dismay
12. Denial of the Soul
@Özgür, kusura bakma cevap vermeyi unutmuşum. En sevdiklerimden birkaç tane vereyim. İlk ikisinde kadro efsane. Marios, Gus G., vokalde Tompa, davulda eski Speticflesh davulcusu Fotis.
Son paragrafta değinilen şarkıların isimlerini yazsanız da güzel bir MDM ziyafeti çeksek nasıl olur? ^_^
28.04.2017
@Özgür, kusura bakma cevap vermeyi unutmuşum. En sevdiklerimden birkaç tane vereyim. İlk ikisinde kadro efsane. Marios, Gus G., vokalde Tompa, davulda eski Speticflesh davulcusu Fotis.
https://www.youtube.com/watch?v=MilOTbOzznU
https://www.youtube.com/watch?v=BSh7CDkKwTI
https://www.youtube.com/watch?v=9XVxaMvTvBs
https://www.youtube.com/watch?v=UBEc-4f4SNc
https://www.youtube.com/watch?v=fVwQcV-RDs4
https://www.youtube.com/watch?v=CgS3bqmfOeM
“A New Disease is Born” çeşitli anlamlarda hayatta en çok sevdiğim albümlerden biri (Marios’un da en az sevdiği), o yüzden onu komple verebilirim:
https://open.spotify.com/album/7a9ppS1JqIhHS39eZaarcL
bir önceki album çok kısa ve vasat bir albumdu yeni albümün daha melodik olmasını beklıyorum ve daha uzun