Yeni bir tartışma başlığından daha merhaba. Bu kez biraz soyut taraflara kayalım ve metal ile ilgili rüyalarımızı konuşalım dedik.
Bu müziği hayatımızın çok önemli bir yerine koyan insanlar olarak, metal ile alakalı kişilerin, grupların, olayların rüyalarımıza girmesinden daha normal bir şey olamaz. Eminiz birçoğunuz bu tarz rüyalar görüyor, belki bir grupla birlikte takılıyor, belki sahneye çıkıyor, belki de en sevdiğiniz müzisyenle komik maceralara atılıyorsunuzdur.
Hepinize iyi uykular diliyor, ilginç rüyalarınızı bekliyoruz.
Dün gece gördüm.
Kalabalık bir evde telefonum çalıyor. Açıyorum, karşıda Randy Blythe var.
Randy: Bana Nergal’in telefonu lazım, acele bulur musun?
Ben: Dur bi saniye bakıyorum… Benim telefona kaydetmemişim nedense, şurada bir yerde olacaktı.
Randy: Tamam ama acil lazım.
Ben (bir yandan sağı solu arayarak): Sizin basçı John Campbell’la onun ortak projesi vardı, ona sorsan?
Randy: Üfff Ahmet ne diyosun ya hadi buluver işte.
Böylece bitti rüya. :(
04.04.2017
@Ahmet Saraçoğlu, Cok merak ettim, ingilizce mi konusuyodunuz?
04.04.2017
@grotesksovguler, Türkçe.
Geçen hafta Testament tur otobüsündeydim. İstanbul’a gelmişler ama Chuck Billy biraz şikâyetçi gibiydi. Hava kapalıydı, bir şeylerin halledilmesi lazımdı ama Chuck sürekli kameraya dilini çıkarıp metal işareti yapıyordu oturduğu yerden.
“İyisiniz hoşsunuz ama azıcık hareket etseniz de şu işleri halletsek” diye düşünüyordum.
bi kaç sene oldu göreli:
Mastodon’a giriyorum gitarist olarak, turnedeyiz direkt. Ama amk gitar çalmayı bilmiyorum ki ben. Mastodon üyeleri çok süper insanlar olduğu için hiç bişey demiyor benim çalamayışıma; “hadi yaparsın bak şöyle dene bi de” falan diye bana öğretmeye çalışıyolar. Ben de “vay amk hala beni gruptan atmıyolar” diye şaşırıyorum.
Yıllar evvel görmüştüm bunu: Evi basan zombileri odamın kapı deliğinden Hammer Smashed Face söyleyerek kaçırıyordum :)
Taake konserinden kovulmuşluğum, Kirk Windstein’le kavga etmişliğim var.
Nedense bilinçaltımda metal dünyasıyla hep bi mücadele halindeyim.
08.03.2017
@şeyh hulud, Kirk adamı fena ufalar.
bi kere de bizim evde Dave Mustaine var, yanındaki biriyle Alice in Chains hakkında konuşuyor yan odada. “Çok iyi değiller, Ceri Kantrel diye bi gitaristleri var” gibi bişey diyor. Ben de odanın önünden geçerken bunu duyuyorum ve odaya dalıp “O bi kere Ceri Kantrel değil, Ceri Kentırel. Ayrıca Megadeth’den iyi müzik yapıyolar amk; zaten bok gibi albümler çıkarıp duruyosun yıllardır” gibi bişey diyorum. Nası bilendiysem herife rüyada bile “senin amk” demekten kendimi alamamışım.
Kerry King’in siyah atletle senfoni orkestrası yönettiğini gördüm.
Carcass üyeleriyle tur otobüsündeyim. Bir deniz feneri kenarında durup dinleniyoruz.
Birçok kereler gitar çalıp beste yaptığımı veya müzik dinlediğimi gördüm. Hayatımda hiç dinlemediğim şarkıları rüyamda dinledim.
Thrown to the Sun üyeleri tiyatro oynuyor. Babamla izlemeye gidiyoruz.
En sansasyoneli: Deathspell Omega davulcusunu gördüm. Siyah kısa saçlı beyaz tenli düz yüzlü ve inanılmaz yakışıklıydı. Üstünde siyah bi t-shirt ve kot pantolon vardı. Davul başında aşırı karmaşık şeyler çalıyor ama bread of bitternesstaki “dup tıs tıs tap tıssss”lı kısmı çalamıyor ve bu yüzden sinir krizleri geçiriyordu.
Çok süper bir bilinçdışım var.
08.03.2017
@12ParmakBağırsağı, ”Kerry King’in siyah atletle senfoni orkestrası yönettiğini gördüm.” HARİKA.
Aylar önce görmüştüm.
Evimde bir kutlama oluyordu ama neyi kutluyorduk emin değilim. Salondaydı insanlar bense odamda Chuck Schuldiner’laydım. Bu çok normal bir şeymiş gibi davranıyordum ama yine de heyecanlıydım. Havadan sudan sohbet ediyorduk. En son gitarları çıkardık, çok heyecanlanmıştım. Bayaa Chuck’la jam session yapıcaktık yani. Ne oldu tahmin edin? Evet rüya bitti :D
Trey Azagthoth u görmüştüm yıllar önce rüyamda, niyeyse ilk iş “abi sen de zamanında baya quake oynuyomuşsun doğru mu” demiştim, yoo ne alaka falan demişti terslemişti baya, uyandığımda baya moralim bozuldu ve ciddi ciddi o zamandan beri baya az morbid angel dinliyorum
Ben de bi tane gördüm, normalde ana avrat söverek uyanırım o sabah gülerek uyandırmıştı beni ama rüyayı hatırlayamıyom.
Satyricon’ la Per ”Dead” Ohlin sahneye çıkmak üzereler. Onları durup izliyorum bir 5 dakika kadar. Hazırlanıyorlar, tam çıkacaklar, araya girip ”Dead, why you are not dead?” demiştim. Yaklaşık bir 5 saniye kadar tip tip baktı böyle. İçim bi kötü oldu uyanınca, unutamıyorum da amk suratını. Sarı saçları suratını kapatmış, kafesteki hayvana benziyordu.
Nerede olduğuna dair hiçbir fikrimin olmadığı bir konser alanının sahnesinde Nevermore’u görmüştüm. Çaldıkları şarkıyı hatırlamıyorum ama o sırada o kadar iyi hissediyordum ki “Demek ki dağılmamışlar!” diye düşünüp konseri gözümü kırpmadan izlemiştim. İzlediğim yer de kalabalıktan oldukça uzak ama aynı zamanda grubu çok yakından görebildiğim bir yerdi. Warrel’ın şapkası hâlâ hafızamda.
Çok devasa bir stadyumda Metallica konserindeyiz, sahneyi tam karşıdan, en uzak tribünden görüyorum. Eski bir tanıdık sahneye çıkıyor, mikrofona geçip “Bugün benim doğum günüm, bugün benim doğum günüm, bugün benim doğum günüm!!” diye bağırıyor. Seyircilerden hiç ses çıkmıyor, “kim lan bu?” diye aralarında konuşuyorlar.
Bu kadar.
ben de 2010′daki sonisfer öncesi (artık seattle 89 izleye izleye ne hale geldiysem) bilinçaltı al şunu da sus dercesine beni metallica’yla sahneye çıkarmıştı.
tek hatırladığım bis için james beni sahneye davet ediyor ve breadfan giriyor, süper çalmaya başlıyorum (ki helvacıoğlu flüt dışında bir enstrümanla zerre tecrübem yoktur)ama ne zaman sözler geliyor “bıreeeedfen ıpınıpyormayığınpınspörsfsfusfüfsfsdfdsa…” diye felaket bir şekilde çemçük ağızla bir şeyler sıkıyorum ve aynı anda da kendimi seyirci arasından izleyip “vay babovvv bu ne rezilliktir” diye yerin dibine giriyorum.
bir daha da bilinçaltı rüyada bile sahneye çıkarmıyor ki iyi de oluyor. (ha daha sonra del potro ile tenis oynadığım ve durum 5-5 iken “olm ben tenis bilmiyorum ki ne işim var burda” diyip bir anda servis bile atamamaya başlayarak korttan kaçma rüyam da var ama sayılmaz tabi.)
Cok cilgin ruyalar gormuslugum vardir, ama metalle alakali 2 tane ruya hatirliyorum sadece. Birinde davulcu Nicholas Barker’in nasil oyle hizli atak yaptigini canli gorup “cozmustum”. (:) Kollari cok kisaydi ve trampetten altoya salisesinde gecebiliyordu. Bir diger hatirladigimda yine cradle’dan Dani’yi sokakta yalniz basina yururken gorup yanina gitmistim. “Sen de ne mucadele verdin, bravo.” gibi bisey demistim, omuzlarini yukari cekip vucut diliyle “anlayan biri iste” dercesine kafasiyla onaylar gibi yapip yoluna devam etmisti. Bunlardan yola cikarsam, bilincaltimda en cok Cradle of Filth yer etmis diyebilirim herhalde. Gonul isterdi ki bir Bruce Dickinson, bir Michael Romeo’yu goreyim. Ama olmadi. Bir de bazen ruyalarimda dunyanin en guzel ama bestelenmemis sarkilarini duydugum olmustu. Hatta nota bilsem kalkar kalkmaz yazabilirdim belki. Zira cok notali jazz fusion tarzi seylerdi ve mirildanarak kaydedebilmem imkansizdi. Ve her enstrumanin oldugu polifonik ve tam sarkilar gormustum.
Dürüst olmak gerekirse metal ile ilgili hiç rüya görmedim. Buraya yalandan bir şey uydurmayacağım.
Benim gördüğüm rüyalar genelde eski sevgili veya gelecekte ne olacak gibi konular üzerinden gidiyor. Metal müziğin hayatımda önemli yeri olmasına rağmen neden rüyalarıma girmedi bilmiyorum.
10.03.2017
@Asitli Günler, aynen. bu baslıkta bir bunu dusundum, bir de normalde neler gördugumu sorguladım:) cunku normalde kabus ya da zevk veren bır sey degılse acaba dun ne gormustum ruyamda dıye oturup hatırlamaya kasmam.
burada okuduklarım ”lan acaba ben bu müziği sevmiyorum da mı hiç bunla ilgili gördüğüm bi rüyayı hatırlamıyorum?” diye sordurttu kendi kendime açıkçası. gerçi bazılarında sallamasyon seziyorum da nys tatlı rüyalar :s
Saçma sapan rüyalar görmüşlüğüm çok ama uzun süredir metal dinlemem rağmen hiç metal ile ilgili rüya görmedim.
Travis Ryan üstüme kusmuştu ve alaycı bir tavırla omzuma vurup ”koç bu koooç” diyen dayı bakışı atmıştı. Bu kadarını anımsayabiliyorum.
11.03.2017
@Horrendous, ahahah
Bazen Varg Vikernesle kavga ediyorum. Ama nasıl kavga öldüresiye kadar, kanlı bıçaklı, acıma yok. Bazen o dövüyor, bazen ben dövüyorum. Bazen de Euronymous’da kavgaya katılıyor, ikimiz bir oluyoruz o zaman dayaktan kurtulamıyor tabi.
11.03.2017
@Küçük Zenci, Ahahahahahahaha
Lars Ulrich’i görmüştüm. Stüdyoda şaklabanlık yapıyordu. James ne kadar uyarıyorsa da aynı saçmalıkları devam ettiriyordu. Sonra bu telefonundan porno açtı izlemeye başladı. James dayanamadı daha fazla tokatladı bunu. Ben de bir tokat yetmez daha da vur aklı başına gelsin bu yeteneksizi diye gazlıyordum James’i.
Bir arkadaşımla arabadaydık. Arkadaşım kullanıyordu arabayı ben de yanında etrafa bakınıyorum. Bir ara arabayı durdurdu sonra sağ taraftan Akerfeldt ın geçtiğini gördüm. Arkadaşıma “Bak işte Still Life ı yazan adam bu.” dedim.
Bu da böyle bir rüyamdır.
Rüyamda liseliydim, marduk’un eski solisti legion benim müzikogretmenimdi ama sinir krizi geçiriyordu okulda ensturmanlari kırıyordu. Sonra ben başka sınıfta grubun gitaristi morgan ve yeni solisti mortuus ile karşılaşıyordum. Güya morgan veliymiş, sohbet ediyoruz çok güzel sonra benim jeton düşüyor ve türkçeyi nereden bildiğini sormayı akıl ediyorum. O da ben 13 senedir türkiyede yaşıyorum diyor. Sonra ben diyorum ki mortuus türkçe bilmiyor neden bizi dinliyor
sonra uyanis:(
valla sizin gördüğünüz rüyalar yine iyiymiş. gayet derli toplu rüyalar, kıskandım. ben hiçbir mantık çerçevesine sığmayacak şeyler görüyorum. geçen bir tanesinde etrafımda tanıdığım insanlar var. ev gibi bir yerdeyiz. size biraz gitar çalacağım deyip ok-yay çıkarıyorum. ya okları bir türlü yaya oturtamıyorum ya da saçma sapan atışlar yapıyorum. bir türlü olmuyor. ne anlarım ben ok-yay atmaktan! iyice terliyorum, millete bakıyorum fakat onlar gayet ciddi şekilde beni izleyip; “aferin çok iyi çalıyorsun.”,”kaç para bu gitar?” falan diyorlar. uyanınca anca fark ediyorum bunun ne kadar mantıksız, saçma bir şey olduğunu.
23.06.2017
@Raddor, puhahahahahahahahahahahahahahahahahahah!!!
rüyamda dave mustaine sahnede grubun diğer üyelerini hatırlamıyorum. dave coşturuyor ben de en önde headbang yapıyorum. bi ara sahneye çıkıp gitarı elime alıyorum gitarı taping tekniğiyle çalıyorum çok iyi değil ama yinede çalıyorum. müzik derslerinde flüt çalamadığım için istiklal marşını okurdum. sonra dave sahneden iniyor imzasını alıyorum. imzası el yazısıyla adı soyadı(gerçek imzasını hiç görmemiştim). sonra cami geziyoruz ben saçma sapan ingilizce konuşmaya çalışıyorum bide ne göreyim dave türkçe konuşuyor. ben acayip şaşırıyorum. türkçe biliyon mu diyorum evet biraz biliyorum diyor yengede arkada bizi takip ediyor. camiye başı açık girmiş buda dikkatimden kaçmıyor.
Dün gece rüyamda beş altı kişilik bi arkadaş meclisinde insanlara The Czar’ı övüp durdum. Durup düşününce sıkıcı bir rüya gibi duruyor ama ben överken çok eğlendim.
bi defasında rüyamda arkadaşlarım doğum günüme dark tranquillity’yi getirmişti ayrıntılarıysa hatırlamıyorum.gerçek hayatta dark tranquillity’yi doğru telaffuz edebilen arkadaşım yok
Birçok kez rüyamda Katatonia konserine gitmeye çalışıp gidemediğimi gördüm. Hayır, herifleri hiç izlememiş olsam neyse de…
Bir keresinde de Volbeat’in Anadolu Üniversitesi Yunusemre Kampüsü’nde konser verdiğini gördüm. İlgi çok azmış. Moralleri bozulmuş filan (gerçekçi değil diyemem :\)
Bir de dün gece, Varg Vikernes’in Türk vatandaşlığına geçtiğini gördüm. Ben de herife Türkiye’nin demografik ve etnik yapısını anlatmaya çalışıyordum mal gibi :))
01.04.2017
@Bende Saklı Kalsın, Unuttuğum bir tane daha vardı: Ghost üyeleri artık kimlik saklamaktan sıkılmışlar, makyajsız ve maskesiz takılmaya karar vermişler.
Bende genelde rüyalarımda gördüğüm rüya ile alakası olmayan, bir şarkının melodik bir kısmının arka planda çalıyor olması durumu var, soundtrack gibi.
İlginçtir çoğu zaman o kadar detay ufak bir kısım oluyor ki hangi grubun hangi şarkının olduğunu hatırlayamıyorum bile.
En iyi hatırladığım örnek yıllar önce rüyamda çalan ve şarkının ne olduğunu hatırlayana kadar kafayı yiyecek gibi olduğum In flames’in Condemned şarkısının 1.03 ile 1.08 arasındaki kısmı:
https://youtu.be/OsW0XPoZrMo?t=63
Ben daha rüya bile göremiyorum arkadaşlar kusura bakmayın. Ama küçükken hep hayal kurardım. Şarkıyı dinlerken solo kısmına geldiğimde sanki o soloyu ben atardım herkesin önünde. Herkesin olmak istediği, imrendiği o kişi ben olurdum . Tabi gerçekler her zaman üzücü olmuştur, ben aslında kimsenin fark etmediği, değer vermediği o kişiydim. Belki de o yüzden fazla hayal kurma ihtiyacım oluyordu. İlk çektiğim hayali klibim sanırım “No stranger to love şarkısıydı” Black Sabbath benim 2veya 3. kasetimde keşfettiğim gruptu. Seventh Star albümleriyle keşfettim onları sonrasında Manowar King Diamond Venom Obituary Anathema…ne gruptu Anathema hele Regret şarkısı…Bunları neden yazdım bilmiyorum yarın iş var canım çok sıkılıyor, sayımız çok az, değersiziz, iyiyiz güzeliz ama kültüz. Gişe getirmeyiz ama çok güzel sanat filmi olur bizden.
04.06.2017
@Emre, bu yazıya yapılan en iyi yorum seninkiydi.
Ruya degil hayalim var, Jeff Walker ve Bill Steer’le cig kofte yemek.hhaahhaha.
23.06.2017
@grotesksovguler, abi onun çiğ köfte değil de yoğurulmuş bulgur olduğunu düşününce rüyaık bişey yok gibi.
Bi de şeyi merak ettim etli mi etsiz mi?
Daha iki gun önce gördugum ruya:
Böyle dans kursu gibi birseyin oldugu bir salondayiz. Kiz arkadasim da orda. Bi bilgisayar var iste oradan muzik caliniyor falan. O sirada MÅNEGARM gitaristi (kel olmayan) bilgisayara gidip sarkiyi degistiriyor, Baris Manco’dan “Anliyorsun Degil Mi”yi aciyor ahahs. Ben sarkinin girisini duyar duymaz “obaaaa Baris Mancoooo” diye gaza geliyor ve Månegarm gitaristinin yanina gidip “sen hayirdir ne is nerden biliyorsun bu sarkiyi?” diye soruyorum. Abi internet deryasinda rastgele buldum tarzi bisi diyor. Ben de Baris Manco’nun Turk oldugunu söyluyorum övunmeye calisiyorum falan. Kiz arkadasimi gösterip “He o turk mu?” diye soruyor, hayir o degil Baris Manco, sarkiyi söyleyen Turk diyorum. Hee diyor, yine kiz arkadasima gidip Turkce bisiler söylemeye calisiyor, lan o degil amk Baris Manco Turk diyorum asdasd. Ne mal adammis bu Månegarm gitaristi diyorum kafa basmiyor.
Baris Manco’yu da Månegarm’i da cok severim bu arada.
10.04.2017
@Ömer Kus, “lan o degil amk Baris Manco Turk diyorum” ahaha
Bugün rüyamda Dark Tranquillity’nin solistiyle markette alışveriş yaptık ama şöyle bir şey var ben ne oturup Dark Tranquillity dinlerim nede daha önce dinlemişliğim var.
Çok uzun zaman önce metalik rüyamı görmüştüm ama daha dün gibi hatırlarım..mevzu bahis rüyamda Iron Maiden konser için lisemize gelmiş üstelik benim sınıfımda kara tahta önünde (evet kara tahta vardı o zamanlar) The Number Of The Beast’i çalıyordu. O zamanki sıra arkadaşıma “bak şimdi birazdan Eddie girecek” dememle açılan sınıf kapısından milli güvenlik hocası emekli albayın sınıfa girmesi bir oluyordu. Tabi grup elemanları ile beraber tüm sınıfın ayağa kalkarak hazır ol vaziyetinde beklemesi ve hocanın “oturun çocuklar, siz de çalmaya devam edin” demesiyle konser devam ediyordu. Tabi konser tenefüs zilinin çalmasıyla sona eriyordu. Aslında çalan tenefüs zili değil, saatin alarmıydı ya neyse. Böyle saçma bir rüyaydı işte paylaşmadan edemedim.
Birkac hafta önce gördüm yolda yürüyorum harabe gibi duran arena tarzı ama çok küçük bir yerin yanından geçerken bi baktım ki içinden surekli garip tipli elinde bira olan tipler çıkıyor merak ettim baktım ne görim metallica,memlekete en sevdiğim gurup gelmiş haberim yok girdim içeri güvenlik falan hiç bisey yok bende çekingenlik var girisin önünde duruyorum arenada toplasan 100 kişi var ortada lars pici var beni gördü gülümsedi yanına çağırdı gittim “neden oturmuyorsun dedi biletim yok dedim siktiret amk dedi kimsenin yok” iyi dedim geçtim en onlere oturdum kırk geldi adamım papa het geldi elinde bira etrafa bağırıyordu manyak,gorili göremedim, yavsaklar saatlerce muhabbet ettiler içtiler bir şarkı soylemediler, rüya bitti acayip koydu lan üç yıldır her gün dinlediğim grup rüyama girdi şarkı söylemeden siktirolup gittiler halan zoruma gidiyor,zaten anca rüyamda görürüm diyordum oda olmadı,muhabbetinizi sikım lars
Dün rüyamda Dark Funeral’dan Lord Ahriman aynen şu fotoğraftaki hâliyle bir havuza atladı, havuzun etrafını saran mayolu insanlar alkışladı, bağırıp çağırdı, sonra Lord Ahriman sakin sakin havuzdan çıktı.
https://heavymetaltribune.files.wordpress.com/2010/10/mail.jpg
Rüyam bu kadardı.
15.09.2017
@Ahmet Saraçoğlu, iki tur Where Shadows Forever Reign dinlemen lazım abi bunun üstüne.
olay taze. aslında kimseyi görmedim ama rüyamda Metallica’dan “Heart-Shaped Box” coverı dinledim. James o kadar yanık söylemiş ki inanamazsınız. aşırı güzeldi.
Geçenlerde yine metalli bir rüya gördüm ama onu yazmadan unutmuşum bile. Dünkü rüyamı unutmadan yazayım.
Bayağı kalabalık ve aşırı aydınlık bir konser salonundayım, konserine gittiğim grup ise Children of Bodom (öyle konserine gidecek kadar çok sevmem, eskilerini severim sadece). Ama ne oluyorsa oluyor çaldıkları şarkıyı bırakıp Fates Warning’in We Only Say Goodbye’ını çalmaya başlıyorlar. Her şey o kadar net ki anlatamam, ben bir yandan şarkının hüzünlü yapısıyla dertlenip bir yandan davulcunun doğru çalıp çalmamasına odaklanıyorum. Sanki hatalı çalarsa ben rezil olacakmışım gibi hissediyorum.
Rüyayı görürken normaldi de böyle yazınca ne kadar saçma olduğunu anladım.
https://www.youtube.com/watch?v=sXDvT1RjaDQ
Rüyamda bir grup arkadaşım ile bi binanin merdivenlerinde sohbet ederken birden çok şiddetli deprem olmaya ve arkada da baya gürütülü şekilde bu şarkı çalmaya başlıyor. Sonrasında ben yere düşüyorum, herkes kaçıyor bir şekilde ben ise yerlerde baya sürünüp tam ölecekken uyanıyorum. Ne alakası olduğu hakkında hiç bir fikrim yok :)
baya güldüm okurken, ki ben de yazmışım zamanında unutmuşum. dün gibi aklıma geldi yine. bilinçaltı süper bişey valla. ha birisi de “sallama gibi geldi bazıları” falan bir şeyler yazmış ki rüyalardan daha da komikti. “inandırıcı, mantıklı” rüya beklentisi var herhalde bazılarının.
@northern, zamanında denyoluk kotamı aşmamak için ”bazılarında sallamasyon seziyorum” yazmışım ama bu yorum üzerine arttırıyorum; evet görüldüğü iddia edilen rüyaların bir kısmının sallamasyon olduğu apaçık ortada. üçüncü şahıslara söz hakkı doğurmamak için hangilerinden bahsettiğimi elbette söylemeyeceğim.
bir rüyanın nasıl olması gerektiği konusunda bir beklentim de yok ama insan davranışlarını az çok yorumlayabilecek, neyin kurgu olup olmadığını anlayabilecek ve böylesi ufacık bir durumda dahi olsa, geri kalma korkusunun bir insana neler yaptırabileceğini idrak edebilecek kadar deneyimim var en azından. ama eğer sen internet gibi bir ortamda önüne çıkan her şeye koşulsuz şartsız inanabiliyorsan önümü iliklerim tabii ki.
Rüyamda sürekli Motörhead tişörtlü insanlar gördüm. Dün Motörhead tişörtlü biriyle tanıştım. Sonrasında bilinç altıma girdi herhalde, rüyamda sürekli Motörhead tişörtlü insanlarla konuşuyordum. Sonra uyandım. Dedim ya bi’ hava alayım bari. Aklıma gelmişken de giyeyim Motörhead tişörtümü öyle çıkayım. Giydim çıktım. Tatil yerinde olduğum için Pazar günü kalabalık. Bir baktım çevremde bir sürü Motörhead tişörtlü insanlar var. Gezdikçe görmeye devam ediyordum. Bir de siyah-beyaz çeşit çeşit. Bir dönem Ramones tişörtleri gibi.
Ya hala rüyadayım, ya Truman Show gibi bir şeyin içindeyim. N’oluyor yahu bu tişörtü pazarda bedava dağıtmaya mı başladılar?
Dün çakra-makra bir şeyler yapmaya çalıştık. Evren iletişime mi geçti yoksa?
Çıkardım bayrak gibi odamın kapısına astım tişörtü. Lemmy baba büyüksün.
Not: T-shirt’ü okunduğu gibi tişört diye yazmak hep garip gelmiştir ama dilimize böyle geçmiş işte.
06.05.2019
@Raddor, Harika bir twilight zone durumu yaşamışsın. Çok özendim. Rüyalarıma arasıra Ozzy girer harika uyanırım. Genelde bağıran adam giriyor malesef.
Silencer’daki Nattramn’ın beni kovaladığını görmüştüm bir kere. Bir keresinde de Varg Vikernes ile kavga ediyordum.
Yillar evel. Lise zamani. Yeni yeni metal ile tanismisim. Hypocrisy. Ilk ciddi death metal imtihanim. Delisiyim. Kopegiyim. Peter Tagtgren <3 ben, diyerek salak salak geziyorum. Adam bilinc altimda ustumde falan. Nereye baksam uzayli goruyorum. Virus albumunu evde mevlid seklinde 7/24 caliyorum. Ne donemlerdi be. Neyse…
Ruyamda Peter reis ile Abyss studyolarindayiz. Yanimda tarik menguc ve ismail yk. Peter abi bu arkadaslar senin studyonda yeni albumlerini kaydetmek istiyorlar. Ta turkiyeden geldik. Gozunu seveyim sunlarin albumunu kaydet abi diye yalvariyorum. Tamam lan tamam seni mi kiracaz deyip bizi iceri aliyo. Ben de oley diye seviniyorum????? Bunlar sarki soyluyo peter mixing, remastering falan yardiriyo ben de ordan izliyorum. Sonra peter ve tarik menguc bi tane amon amarth sarkisini coverliyolar beraber. Bunu japanese bonus track diye o albume koyuyolar. Isimiz bitiyo cikiyoruz studyodan. Tam cikista ben peterin elini opup basima koyuyorum. Ismail yk uzuluyo lan benimle duet yapmadi deyip agliyo. Adami teselli ediyorum ben de artik obur albumde abi napalim falan diyorum.
Rüyamda Du Hast’tan başka metal şarkı bilmeyen bir abimle arabada seyahat ediyorduk. Metal sevdiğimi bildiği için her zamanki gibi yine açtı Du Hast’ı, gümbür gümbür dinliyoruz.
“Abi” dedim. “iyi hoş ama hep aynı şarkı. Bak aynı buna benzeyen başka bir metal parça daha var. Çok seveceksin, tıpkısının aynısı.” dedim, bir heyecanlandı.
Hemen Ministry – Just One Fix yazıverdim. Parçayı açtım, o da ne? Başka bir şey çalıyor. Lan bu şarkı böyle değildi ki diye düşünüyorum. Herhalde yanlışlık var. “Dur abi bak fena gaza geleceğiz şimdi.” diyorum. Farklı yerden bulup basıyorum yine aynı başka şey, doom metal gibi bir müzik duyuluyor.
Bir an acaba şarkının adını mı karıştırdım diye düşünüyorum ama hadi lan öyle şey olur mu? Youtube’a yazıyorum, bildiğim bütün platformlarda Just One Fix diye arayarak bulduğum her şeye tıklıyorum. Ama asla benim bildiğim şarkı çalmıyor. Doom metal gibi parçayla yola devam ediyoruz. Abi de “senin açtığın şarkıyı sikeyim” diyor.
Bugün uyanmadan önce gördüğüm rüyanın merkezinde Ahmet Saraçoğlu ve Eren Başbuğ vardı.
Ödül töreni için büyük bir tiyatro salonundaydım (sahneyi kalem kâğıtla çizecek kadar net anımsıyorum rüyamı). Önce -saçlarını omuzlarına kadar uzatmış olan- Ahmet’in yaşadığı ilginç olayları fıkralaştırarak anlattığı kitabı için kendisine ödül verildi; Ahmet büyük alkış aldı. Kitabın okullarda dağıtılacağı, Nasreddin Hoca kitaplarıyla anılacağı söylendi. Ahmet yerine geçtikten sonra bu defa bir kısa film dolayısıyla sahneye yeniden davet edildi. Kısa film için ödül alırken konuşma yaptı ve arkadaki perdeye birden Eren Başbuğ’un canlı bağlantısı yansıtıldı. Yine bir alkış koptu. Eren’in önünde Roli Seabord vardı. Eren enstrümanını tıngırdatmaya başlayınca birileri hemen sahneye koşa koşa gitar getirip Ahmet’e verdi ve Ahmet’le Eren, Dream Theater unison’ları tadında karmaşık bir şeyler çalmaya başladılar. Görüntü de ses de süperdi, ne çalındığını hiç hatırlamıyorum ama içimde acayip bir coşku oluştu.
Rüyam bu kadar, hayrolsun bakalım.
08.05.2022
@Ouz, “Ahmet’in yaşadığı ilginç olayları fıkralaştırarak anlattığı kitabı”
Olmaz olsun böyle rüya, düşününce bile midemden ağzıma acı su geldi.
Rüyanda beni konuk ettiğin için sağ ol, ben sahneyi Eren’e bırakıp hızlı adımlarla çekileyim.
08.05.2022
@Ouz, odaya girdiğimde Ahmet makinasını sıvazlıyordu diye biticek diye korktum
Iron Maiden konseri varmış Inönü Stadyumu’nda. Ben yine parasızlıktan vs. gidemiyorum. Ulan bari rüyamda olsun bir şeyler.
Rüyamda Avril Lavigne Mad Max vari bir dünyada kelle avcısıydı ve Rock ‘n’ Roll dünyası için bir tehdit haline gelmiş olan Slipknot’tan Sid Wilson’ı arıyordu.
Bir arkadaşı ve doberman köpeğiyle bir kafeye oturdular. Sid de oradaydı ama tanınmamak için maskesinin üstüne bıyık takmış Avril’ı gözetliyordu. Sonra bu Avril kalktı ve anlamsız biçimde bir garson kızı bıçakladı. Ardından kendini gözetleyen Sid’i fark etti ve bıyığını maskesinin üzerinden hışımla çıkartıp “sensin ha!?” dedi.
Bizim #0 Sid baktı Avril Lavigne tam psikopat “anannskm” diye masadan kalkıp şaşırtmak için yan masadaki kadının kucağındaki bebeği alıp Avril’a fırlattı ama Avril tepsiyle bebeğe havada bi tane koyunca Sid son çare olarak cebinden ıstakoz çıkartıp ortaya artı ve kaçtı.
Istakoz Avril ve arkadaşlarına bıçak çekti ama Avril “sikerim” deyip ıstakozu bir kenara fırlattı ve arkadaşı ve dobermanla arabalarına atlayıp Sid’i kovalamaya başladılar. Ama aracı köpek kullandığı için ağaca çarptılar ve köpek hakkın rahmetine kavuştu.
Tam bunun için araçtaki bu iki kadın kavga etmek üzereydi ki Avril’la bu diğer hatun bir anda kız kıza ölü köpeğin yanında öpüşmeye başladılar.
Avril köpeğini Guns ‘n’ Roses’ın November Rain klibindeki klisede öteki dünyaya uğurladıktan sonra Slash’in yaptığını yaparak gitarıyla klisenin önüne gelip kumlu zeminde solosuna başladı. Ancak anlamsız bir Pop şarkısına eşlik ediyordu. Şimdi sıra Sid’le hesaplaşmadaydı. Karşı karşıya geldiler.
Sid Wilson meşhur Slipknot kostümünü çıkardı. O da nesi?! Vücudu ayı, başı köpekbalığıydı. Avril’a saldırdı ama Avril gitarıyla köpekbalığının kafasını koparttı.
Uzaklardan Titanic’te Rose’u zorla evlendirmeye çalıştıkları abi kovboy kıyafetleriyle belirdi. Altında ginger scooter vardı. Rock ‘n’ roll dünyasını kurtardığı için Avril Lavigne’e teşekkür etti ve scooter’ıyla uzaya havalandı.
…
Terleyerek uyandım. Önceki gün hastalanmıştım ve 40 derece ateşle yatmıştım. Neyse ki terlemek biraz düşürmüştü. O ne korkunç bir rüyaydı ama! Allahtan rüyaydı da, böyle bir şeyi sizin görebilme ihtimaliniz yok. Her şey rüya, sadece boktan bir rüyaymış, oh bee…
Bi’ dakka ?!?!
https://youtu.be/uuNTO31FlY8?si=H8Daem1hIQrUH1xr&t=35