Oğuz Sel
2017’ye gireli birkaç gün olmasına karşın, müzikal açıdan 2016’nın nimetlerinden hâlâ faydalanmaya devam ediyor ve sizleri, Almanya menşeli taze black metal gruplarından Eternal Alchemist ile tanıştırmak istiyorum. Çok değil, bundan beş sene önce kurulan ve 2015 yılında piyasaya çıkardığı bir EP ile “sahada ben de varım” diyen Eternal Alchemist, 2016’nın ortalarına doğru ise “Demon Summoning” ile eski usul, melodik sayılabilecek black metal yaptığını dosta düşmana gösterdi. Tek kişilik bir grup olan Eternal Alchemist, ikinci dalga black metal gruplarının izinden giden, türe öyle ahım şahım bir yenilik katmayan ama yaptığı işi de, gerçekten eli yüzü düzgün bir şekilde icra ediyor.Haydi, şimdi gelin, albüme şöyle bir göz atalım.
Sıkıcı yapıdaki tanımlama kısmını baştan halledeyim müsaadenizle. Buzluktan henüz çıkmışçasına bir yapıya sahip olan albüm, gitar çiğliği ve davul tonlarıyla sizi doğrudan geçmişe götürüyor. Grubun her şeyi konumundaki Unkraut kişisi, enstrüman hâkimiyetindeki başarısını, vokal konusunda rahatlıkla gösteriyor.Uzun uzadıya bağırmalar, hırpani vokaller, türün gerekliliklerini rahatlıkla yerine getiriyor. Şimdi gelelim Eternal Alchemist’i ilginç kılan yanlara.
Eternal Alchemist’i türdaşı sayılabilecek yeni nesil gruplardan ayıran temel etmen, şarkılarda yer verilen rifler ve zengin melodik kısımlar. Yani Unkraut, “Haldır huldur kazıyalım, tarama gitarlarla dakikaları dolduralım, sertlikten taviz vermeyelim,” dememiş, albüme adını veren eser başta olmak üzere hemen her parçada, hakikaten dile dolanıp, döndür döndür mırıldanabileceğiniz birçok melodi ve rif yaratmış.
Şarkı isimlerini ve grubun tema aldığı meseleleri ele aldığınızda, bazı melodilerin kimi noktalarda “iyi niyetli” ve duygusal kalabildiğini düşünseniz de, şarkıların kendi içlerinde bir bütünlük oluşturmaları sayesinde o duygusallık, eriyip bir anda isyankâr ve hatta tehditkâr bir yapıya bürünüyor. Melodi bulmak, müzisyenler için zor değildir ancak bahsettiğim biçimde, yerine göre duygusal kalabilecek bir melodiyi şarkı içine yedirip isyankâr yapıya kavuşturmak, bence oldukça hesap kitap ve emek gerektiriyor.
Türün takipçilerinin rahatlıkla benimseyebilecekleri “Demon Summoning” sağında solunda pek bir kusur bulamadığım, kendini uzun uzadıya dinlettiren, altı dakikalık şarkılarında bile sıkmayan, akıcı ve keyifli bir albüm. Bunlara ek olarak yapımın, tek kişinin elinden çıkmış olduğunu da göz önüne aldığınızda, puanı ve değeri benim nazarımda artıyor.
Son yıllarda çıkan ve prodüksiyon açısından cilâlı olmasına karşın dinlemesi zor ya da bana göre sıkıcı sayısız albüme kıyasla gayet kaliteli ve şans verilmesi gereken bir albüm “Demon Summoning”. Eternal Alchemist’in önümüzdeki yıllarda daha çok ses getireceğini düşünüyorum, umarım beni yanıltmaz.