Baran Yıldırım

Edebiyatta gerçek-üstücülük akımının modern zamanlarda en yaratıcı temsilcilerinden birisi olan HarukiMurakami ile tanışmam bundan yıllar öncesine rastlar. “Sahilde Kafka” romanının ilk kısımlarına fon edilen orman ve ağaçlık alanların yer aldığı dağ tasvirleri ilk okuyuşta beni büyülemiş, yazarın diğer romanlarını yakından takibe almaya karar verirken etkili olmuştu. Bu büyülenme halinin, Old Graves tarafından 2015 yılında piyasaya sürülen “This Ruin Beneath Snowfall”’ isimli albümünü dinlemeye başladığım dakika kendini en güçlü şekilde tekrar hissettirdiğini fark etmem uzun sürmedi.

Kısa bir akustik intro ile bizleri selamlayan Old Graves, albümün ilk melodisinden itibaren doğayı, görüş mesafesinin yetersiz kaldığı sessiz manzaraları ve sükunetin hüküm sürdüğü kadim ormanları en dingin şekliyle önümüze seriyor.

Colby Hinks tarafından 2013 yılında Kanada’da kurulan tek kişilik oluşum Old Gravesbir süredir farklı bir rota izleyen Alcest ya da dağılma haberi ile bizleri hüzne boğan Agalloch dinleyicisi için adeta çölde bir vaha.

Grubun tarzını melankolik black metal olarak tanımlamaya meyledecek dinleyiciler elbette olacak fakat parçalar kanımca dinleyende depresif bir ruh halinden çok, huzurlu bir yalnızlık ve doğayla iç içe inzivada geçirilen zamanın ödülü bir aydınlanma anını yaratmayı hedefliyor.

Bu anlamda Panopticon sayesinde aşina olduğumuz atmosferi hatırlamamak mümkün değil. Ancak Old Graves kolay bir Panopticon kopyası olmak hatasına düşmeksizin, müziğin teknik detayına daha az, his boyutuna ise daha fazla ağırlık vererek kendini farklı bir noktada konumlamayı başarıyor.

EP’nin 10 puanı hanesine yazdıramıyor olmasının başlıca sebebi prodüksiyonun gelişime açık olması. Toplam 24 dakikalık bu deneyim tadını damakta bırakırcasına, biz daha fazlasını talep eder vaziyette iken terk ediyor.

Fakat grubun beyni Colby Hinks de dinleyicileri bu vaziyette bırakmak istememiş olmalı ki Ağustos 2016’da “Long Shadows” adında yeni bir albüm piyasaya çıkartacağını açıklarken, bu albümden ilk parçayı tadımlık mahiyette dinleyicilerin beğenisine sundu.

Satanizm, savaş, mizantropi, kıyamet, ölüm gibi kavramlar ile black metali bağdaştırıyor, blast beatler’in şimşek olup çaktığı kavurucu riflerle bezeli agresiflikten keyif alıyorum diyorsanız Old Graves aradığınız tat olmayabilir.

Fakat huzurlu bir doğa köşesine çekilmek, dingin fakat ihtişamlı bir yolculuğa çıkmak ise istediğiniz, “This Ruin Beneath Snowfall”’un elinizden tutacak en doğru yol arkadaşı olduğunu anlayacaksınız.