1996′da GODZILLA olarak kurulan ve 2001′e dek bu isimle 4 demo çıkaran GOJIRA’nın ortamlara giriş yaptığı albümle birlikteyiz bugün. GODZILLA demolarındaki şarkılardan 7 tanesine, 7 adet yeni şarkı eklenmesi sonucu oluşan “Terra Incognita”; “bilinmeyen yer”…
Asıl patlamasını “From Mars to Sirius”la yapan ve 2000′lerin en önemli metal grupları arasına adını yazdıran GOJIRA; “Fransa’dan neden metal grubu çıkmıyor?” sorusunu, Fransa’yı metal adına 2000′lerin en aktif ve üretken ülkelerinden biri hâline getiren fitili ateşleyerek cevapladı. Şimdi GOJIRA’ya ve “Terra Incognita”ya doğru yol alalım.
GOJIRA’nın öne çıkmasını ve metal dünyasına damga vurmasını sağlayan iki ana unsur var.
1- Özgünlük
2- Karakter
Özgünlük kısmı, “Terra Incognita”nın ilk notasından itibaren kendini gösteren, GOJIRA’nın bu denli büyümesini sağlayan bir numaralı şey. Grup her ne kadar kimi etkilenimleri olduğunu hissettiriyorsa da, bunları tümüyle içselleştirilmiş bir biçimde sunmayı başarmış ve eşsiz olmak adına dev canavar adımları atmıştı. MORBID ANGEL, PANTERA, MESHUGGAH, SEPULTURA, TOOL, METALLICA gibi grupların etkilerinin hissedildiği GOJIRA sound’u, bunları, 2. maddemiz olan karakter içine yedirerek benzersiz bir formülle sunmayı bilmişti.
Neydi bu karakter?
Duplantier biraderler, Christian ve Jean-Michel, GOJIRA’nın ne olması gerektiği konusundaki kararlarını çok önceden vermişlerdi. GODZILLA’nın 1996′daki ilk demosu “Victim”in ikinci şarkısı Blasphemy’nin girişinden bile bunu görmek mümkün. Grup; etkin davullar, tarama gitarlar, groove’u körükleyen dur kalklar gibi çeşitli dinamikleri müziklerine zaten 1. dakikadan yedirmişti. Bunun kusursuzlaştırılması ve karakter katılması ise, zaten GOJIRA’yı GOJIRA yapan şeydi. Burada esas nokta, GOJIRA’nın kimliğini, atmosferini, sound’unu oturtmaktı.
Bugün Oroborus’un dünyalar basiti verse rifinde gaza geliyorsak, 3-4 notalık bir melodi barındıran bir rifle aklımızı yiyorsak, GOJIRA bunu çoktan başarmış demektir. Grup albümden albüme öyle altı dolu bir yoğunluk, atmosfer, tavır ve karakter yaratmayı başardı ki, artık GOJIRA’nın çaldığı şeyin ne derece basit, ne derece kompleks olduğunun bir önemi kalmadı.
Kapağında grubun gitaristlerinden Christian Andreu’yu gördüğümüz “Terra Incognita”ya dönersek, albüm GOJIRA’nın sayısız müthişliğini içinde barındıran, sonrasındaki albümlere göre her açıdan daha çiğ, ancak özgünlük anlamında bir eksiği olmayan bir çalışma. Ne sonrasındaki ağaç kadar oturaklı, ne ondan sonraki balina kadar yoğun ve hisli olan, ancak daha vurdulu kırdılı ve cesur yapısıyla GOJIRA’nın alametifarikalarını cömertçe sergileyen “Terra Incognita”; clean’imsi vokalleri daha ilk şarkıdan tattıran, Space Time’ın sonunda enfes bir atmosfer yaratıp sıradan bir death metal grubu olmadığının altını çizen, In the Forest ile de geleceğine ışık tutar boyutta bir eşsizlik vadeden bir albüm.
GODZILLA’da öğrenilenlerin ışığında yaratıldığı için içinde deneme yanılmadan ziyade tecrübesel anlamda geliştirilmeyi bekleyen unsurlar olan “Terra Incognita”, pekala birilerinin en sevdiği GOJIRA albümü olabilir ve kimse de buna bir şey diyemez. Zira ortada sonradan büyüyecek ve metal dünyasının en ön plandaki isimleri arasına girmek adına ilk adımlarını atan toy bir gruptan ziyade, ne yaptığını çok iyi bilen ve olaya direkt olarak birkaç sıfır önde başlayan bir grup görüyoruz.
“Terra Incognita” baştan sona tutkuyla yanıp tutuşan bir grubun, aynı iştahla yazdığı ve içerdiği oriinallikten dolayı dikkat çekmemesi, pas geçilmesi imkânsız ilk albümü olarak kulaklarımıza doluyor ve sonradan duyduklarımız düşünüldüğünde, müthiş bir başlangıç olarak GOJIRA’nın sonrasındaki geleceğine ışık tutuyor.
Kadro Joe Duplantier: Vokal, gitar
Mario Duplantier: Davul
Jean-Michel Labadie: Bas
Christian Andreu: Gitar
Şarkılar 1. Clone
2. Lizard Skin
3. Satan Is a Lawyer
4. 04
5. Blow Me Away You (Niverse)
6. 5988 trillions de tonnes
7. Deliverance
8. Space Time
9. On the B.O.T.A.
10. Rise
11. Fire Is Everything
12. Love
13. 1990 quatrillions de tonnes
14. In the Forest
@Ahmet Saraçoğlu, Abi bunu kaçırdım en azından Fortitude’u albüm çıkmadan önce incelemezsen benim de hakkında bir şeyler yazma imkanım var mı? Ortak inceleme misali
bu albümü şu an çıkartsalar her yerden 10 üzerinden 10 alırlar, ortalık yıkılır bence. son 3 albümün toplamından iyi bir albüm bence bu, deneysellik, agresiflik her şey yerli yerinde.
Fire Is Everything’de ateş sesini kaydetmek hala tüylerimi diken diken ediyor.
04 ve 1990 quatrillions de tonnes parçaları boyut atlatıyor resmen
Sitede incelemesi yok bari ben yazayım diyordum. Yazdığım esnada bir kontrol edeyim dedim ve meğer varmış sadece etiketleri eksikmiş.
19.02.2021
@TanSolo, ekledim, sağ ol.
19.02.2021
@Ahmet Saraçoğlu, Abi bunu kaçırdım en azından Fortitude’u albüm çıkmadan önce incelemezsen benim de hakkında bir şeyler yazma imkanım var mı? Ortak inceleme misali
19.02.2021
@TanSolo, ortak yazabiliriz tabii neden olmasın.
2001 yılında Space Time gibi bir şarkı yapmak.
Yakın zamana kadar dinlemedim hiç, bu da benim ayıbım olsun.
Ayrıca Space Time ne manyak bir şarkıdır ya?
Bu aralar dinlemek istediğim tek albüm.
bu albümü şu an çıkartsalar her yerden 10 üzerinden 10 alırlar, ortalık yıkılır bence. son 3 albümün toplamından iyi bir albüm bence bu, deneysellik, agresiflik her şey yerli yerinde.
https://youtu.be/q7BfLyKKIx4?si=-pLNWXcCGrQmkq85
Suffocation worship.
Bu albüm bana Fransız filmlerinin verdiği depresif havayı veriyor. Melik ağabeye de buradan selamlar.
7.5 Aşırı düşük kalmış bu albüm için