Ağustos’un eğlence ve keyif dolu olmasını umut ettiğim bu son haftasından herkese merhaba. Bu hafta, pek çoğumuzun hayatında en azından bir dönem önemli bir yer kaplamış olduğunu tahmin ettiğim çeşitli oyunlardan bahsedelim. Öncelikle bilgisayar, konsol, masaüstü, kart, FRP gibi oyunları kastediyoruz, ancak bunlarla yakın olduğunu düşündüğünüz tüm oyunlardan söz edebilirsiniz.
Bu gibi oyunlarla ne ölçüde haşır neşirsiniz? En çok hangi mecrada, ne tür oyunları oynamaktan zevk alıyorsunuz? Oyun dünyası deyince aklınıza ilk gelen şeyler neler? Bu tür oyunları oynamak için ne kadar vakit ve nakit yatırımında bulunuyorsunuz? Bir oyundan hoşlanmanızı veya hoşlanmamanızı sağlayan faktörler neler? Bu tür oyunlara vakit ayırmak size neler kazandırıyor?
Yorumlarınızı, konuya ilişkin anılarınızı ve dallanıp budaklanacak muhabbetleri ilgiyle bekliyor, bolca güldüğünüz muazzam bir hafta diliyorum.
çok uzun yıllar dota ve dota 2 oynadıktan sonra katil olmamak için MOBA türüne tövbe etmiş biri olarak, bana cinnet geçirten ayrıntıları yok etmiş bir oyunla karşılaştım, Heroes of the Storm.
herkese tavsiye ederim. oynayan ve oynamak isteyen olursa haberleşelim.
Steam Summer Sale tam bir çılgınlıkmış yalnız.1-2 sene önce 150-200 liraya satılan oyunları 10 liraya almak aşırı garip geldi bana ahah.
80′lerde Commodor 64′üm vardı.Kasetlerimde binlerce oyunum vardı. 14 saat oyun başında olma rekorum var. 1987 de gözlerim de bozulunca kendime oyunları yasakladım. Yeni oyunlardan hiç anlamıyorum. Ara sıra oynadığım tek oyun, yine o yıllardan kalan ve biraz geliştirilen Atomic Cannon. Felaket takıntılı hastasıyımdır.
19.01.2019
@Kaan, sırf bu oyun yüzünden askerliğimi topçu olarak yaptım. Her türlü kale fethedilir.
Son dönemde oyun konusu nedense çok fazla karşıma çıktığı için bir mini anket de burada yaparak oyun konusunda ne kadar geride olduğumu göstermek ve bu durumdan çok memnun olduğumu söylemek istedim ahah.
Tüm Zamanlarda En Sevdiğim 10 Oyun:
1- Warcraft 1 (1994)
2- Warcraft 2 (1995)
3- Warlords 2 (1994)
4- Heroes of Might and Magic 2 (1996)
5- Quake III (1999)
6- The Elder Scrolls II: Daggerfall (1996)
7- PES/FIFA (1996-2006 arası)
8- Shannara (1995)
9- Commandos (1998)
10- Moonstone (1991)
Not: 1000 yaşındayım.
22.02.2019
@Ahmet Saraçoğlu, Moonstone ile ucundan beni yakalamışsın :)
23.02.2019
@Ahmet Saraçoğlu, Commandos mükemmeldi ahah.RTS türünün bitmesi oyun dünyası adına en büyük kayıptır.
23.02.2019
@Ugur, Shadow Tactics: Blades of the Shogun diye çok başarılı bir RTS var, bilmiyorum hiç karşılaştın mı? Ben de commandos, desperados oyunlarını çok severim ve açıkçası o ruhta başka oyun bundan sonra gelmeyecek herhalde diyordum. Yanlız Shadow Tactics her yönüyle bayrağı modern standartlara muhteşem şekilde taşıdı.
24.02.2019
@şeyh hulud, Shadow Tactics’i biliyorum baya güzel gözüküyor, Metro Exodus’u bitirdikten sonra oynamayı düşünüyorum.
Bu arada işten güçten vakit bulduğumda Metro Exodus’u bitirmeye çalışıyorum.Sırf oynayabilmek için Epic Games’i kurdum.Zira Steam’de satılmyacak 1 sene boyunca.’Exclusive’ olayına PC platformlarının da başlası çok kötü oldu.Böyle rekabet olmaz olsun.
Son zamanlarda doğru düzgün oynadığım tek oyun Rainbow Six Siege. Yapılmış en iyi multiplayer FPS olduğunu düşünüyorum.
Indie olarak Factorio favorim. Zekam bir yere kadar yetiyor ama olsun, daha oyunun sonunu görecek otomasyonu fabrikama oturtmayı başaramadım. Yakında 0.17 versiyonuyla birlikte early access’ten çıkacak galiba. Onu bekliyorum, o yüzden ara verdim.
Eskilerden King of Fighters 98 kendi başına arcade dövüş oyunlarının kutsal kitabıdır.
Heroes of Might and Magic 3 metal dinlememin sebeplerinden biridir büyük ihtimalle. Senaryolar uzun sürdüğü için çocukken arkaya Iron Maiden veya Blin Guardian açıp oynardım, ilk öyle öyle alıştım.
Genel olarak favorim Max Payne 1-2. Hikaye anlatımına odaklanan oyunlar son zamanlarda altın çağını yaşasa da bir oyun içinde anlatılmış en sevdiğim hikaye hala Max Payne.
22.02.2019
@şeyh hulud, ‘Eskilerden King of Fighters 98 kendi başına arcade dövüş oyunlarının kutsal kitabıdır.’
helal olsun be sana, herkes kof 97 manyağıyken ben her zaman bu oyunu savundum. hayatımda en çok para harcağıdım ve en çok vakit geçirdiğim oyun bu. oynamadığım tek kof oyunu, ps4 exc çıkan kof 14 şimdilik ama onuda elbet oynarım.onun haricindeki kof 94 ten kof 13 e kadar olan tüm serileri uzmanlaşacak kadar oynadım. hâlâ daha ps4 ümde her gün kof 98 oynuyorum:) tabi gönül ister eski usul atari salonlarında oynamayı ama o zman geçti artık maalesef…ilkokul 1. sınıftan 2011 yılına kadar aktif olarak bu salonlarda bulundum ve çok özlüyorum eski günleri…
birde en azından benim çevremde gördüğüm bi detaydan bahsedeyim belki sende görmüşsündür, kof 97 yi kendi çapında çok iyi oynayan tayfa kof 98 i oynarken zorlanıyordu ama kof 98 de iyi olan biri kof 97 yi çokta zorlanmadan oynayabiliyor. kof 98 bu konuda çok daha dengeli bir oyun, damage alma işi kof 97 kadar abartı değil:) son olarak ‘heavy d!’ <3 ben:):):)
22.02.2019
@P L A G U E, 98′i efsane yapan taraf yakaladığı kusursuz dengeydi. SNK ekibinin büyük ihtimalle en sağlam, en tecrübeli olduğu yıllar, adamların ustalık eseri. Zaten sonra SNK’nın çöküşü başladı, bir daha bu altın oranı yakalayamadılar.
MAME’ci olduğumdan 2003′ten sonra çıkan konsol oyunlarını bilmiyorum ama 98′den sonra seriye ekledikleri yeni özelliklere pek ısınamadım (yine de sevdiğim yeni karakterler olduğu için onları da oynarım). 98′in basitliğine hayranım, işin temeli resmen, satranç gibi bir bakıma. Dediğin gibi KOF serisi genel olarak belli kalitenin üzerinde olsa bile elimin gittiği ilk oyun hep 98.
https://www.youtube.com/watch?v=f1udDnaYuhc
@şeyh hulud, çöküş konusuna kesinlikle katılıyorum. 99 dan 2001 e kadar olan 4 adam muhabbetine bir turlu ısınamadım. En salakça detay ise kof 99 da iori ve kyo’nun (kyo 1 ve 2 hariç) gizli adam olarak seçilmesi. Hassiktirin ordan demistim zamanında. Hatta bir salonda 2 sini acinca herkes tepeme toplanmisti ‘oha iori yi secmis’ diye:):):) evet 98 den sonra guzel karakterlerde eklendi ama hic biri asla bir eiji olamadi…bu elemana cok ayip ettiler neyse. 98 sonrasi lin, k9999 ve vanessa ile cooook kisinin jetonlarını yemisligim var:):):)
23.02.2019
@P L A G U E, eiji, diğer nadir karakterler ve özellikle eski boss’lar olduğu için 98 Ultimate Match da oynuyorum eğlencesine arada, fantezi oluyor. Tabii denge falan hak getire, Ultimate Match genelev gibi daha çok.
23.02.2019
@şeyh hulud, bendeki de ultimate match versiyonu ama icinde klasik arcade kof 98 ide var, ben daha cok klasik olani tercih ediyorum. Ultimate olam tam bir çorba:) bazı karakterlerin hareketlerinde de değisiklikler var, arada zevkine akıyorum tabi.
silent hill 2 sevgimi deştiler. francis bacon’un “orantılarında bir takım gariplikler olmayan hiçbir güzellik yoktur.” diye lafı var ve sh2 benim oynadığım en “güzel” oyun. bilinçaltına çıkmamacasına yerleşmesi, sembolizmi, muğlaklığı, müziği, hikaye anlatımıyla resmen sanat dersi. saf kaotik sanat. dünyadaki bütün oyunlar silinip sadece sh2 kalsa kabulüm. aynen rocky 4 gibi.
25.02.2019
@northern, Henüz izlemediysen Jacob’s Ladder’ı izlemeni öneririm, SH2′den ve diğer SH oyunlarından izler göreceksin. :)
Bir de denk geldin mi bilmem, Fungo diye bir YT kanalı var, James’i seslendiren Guy Cihi Reis (herifin sesine hastayım) ve Eddie’yi seslendiren David Schaufele, kanalda SH2 baştan sona oynanırken konuk olarak yayına katılıyorlar. Bunu canlı yayında izlemiştim seneler önce, o heyecanı tarif edemem.
Birinci Bölüm: https://youtu.be/QM-o-epoPZw
İkinci Bölüm: https://youtu.be/5v9EWUcx6wM
27.02.2019
@Ouz, silent hill’e (ilk 3 oyuna) hasta olup bu dediklerini bilmemek olur mu? olmaz.
En son 15 yıl kadar önce oyun oynamış iflah olmaz bir futbol aşığı olarak sonunda ben de FM satın aldım, kurdum.
Zamanım kısıtlı olduğundan henüz çok az bakabildim, YouTube’da oyunun her detayıyla ilgili 72342 tane video var ama aranızda FM oynayan varsa oyuna sıfırdan başlayan biri olarak her türlü öneriye açığım.
İster yardımcı olacak bir video linki ister kendi tavsiyeleriniz, ne olursa.
30.05.2020
@Ahmet Saraçoğlu, 2005 – 2013 arası bütün FM versiyonlarını köpek gibi oynadım ama tavsiye etmiyorum. Ben de bağımlılık yaptı ve bütün zamanımı sikip attı.
”Scorn” oynuyorum. Brutal death metal albümü kapaklarından oluşan bir evrenin içinde gibiyim. Muazzam bir görsellik ve atmosfer var.
25.03.2023
@OblomoV, Giger atmosferi dışında aşırı sıkıcı bir oyun.
25.03.2023
@Melkor, Oyunun yarısına yaklaştım. Oynanış adına pek bir şey yok gerçekten. Yürüme simülasyonu havasında. VR ile deneyimlemek isterdim.
26.03.2023
@OblomoV, Metal isteyen Metal Hellsinger oynasın.
Diablo’un Immortal hariç her oyununu seven tek insan olabilirim sanırım.
Çünkü 2′yi seven 3′ü sevmiyor, and vice versa, 1-2 aya 4 çıkacak, onun betasını bile sevmeyen çıktı, ”Diablo 3 Part 2” diyen oldu (ki oynanış ve atmosfer olarak alakası yok)
Neyse ya, milleti fazla dinlemeden oyun oynayınca aslında insan ne kadar çok zevk alıyor. Sosyal medyanın en kötü yanı olabilir, genel olarak sevilmeyen bir medya materyalini sevdin diye bir öldürmedikleri kalıyor. Çok sıkılıyorum.
16.04.2023
@Cryosleep, diablo 2 sever olarak 3 ü de severim ama ben blizzard a uyuz oluyorum… 3 te paragon level kırmızı legendary’leri toplamaya kastım. tam aha güzel oldu dedim ve nerf geldi, set çöp oldu…orospuçocukları!
diablo 4 te de aynı iş olacak eminim.
16.04.2023
@retrokafa, Mevcut sezonda DH Natalya exploitinden ötürü nerf attılar ve GR ladderını resetlemek zorunda kaldılar mesela, exploiti abuselayıp saçma sapan sürelere inenleri de (böyle GR150′yi 2 dakikada falan dönmekten bahsediyorum, hayvan gibi paragonun yoksa çok çok zor) banladılar mesela…
16.04.2023
@Cryosleep, bir insanı bir şeyi beğendiği için triplere girip eleştirmek dünyanın en zavallı hareketlerinden biri. Bu salaklar yüzünden asla keyfini kaçırma. Zaten siktiriboktan bir hayat yaşıyoruz, bir şeyden hasbelkader keyif aldın diye bir de kendini kötü mü hissedeceksin. Neyi sevdiysen aynen devam.
16.04.2023
@Cryosleep, Diablo 3′ün Taksimdeki sikik lanmanından koleksiyoncu kutusunu kapmış biri olarak yazıyorum; oyun ilk çıktığında bayağı kötüydü. Muhtemelen AH’nin aktif kullanılması için bir item sistemi geliştirdiklerinden midir nedir, hep boşa kürek çekiyor gibiydik. Diablo evrenine getirdikleri boktan yaklaşım ve atmosfer olarak Diablo’larla alakası olmaması da tüy dikmişti. Sonra oyunun sorumlusu falan değişti, büyük değişiklikler yapıldı; gameplay olarak güzel bir raya oturdu. Ha çok casual bir oyun anlayışı vardı, oyun endgame odaklı, ‘hızlıca son seviyeye gelip rift farmlayalım’ gibi robotik bir oynanışa geçti, herkesi en başından belli buildlere yönlendirmeye başladı falan. Path of Exile gibi bir oyunun altında ezilmesi de cabası. Bir süre ben de oynadım, sonra yeni bir şeyler vermemeye başladığı için bıraktım.
Adı Diablo olmasa da neblim WoW arpg olsa çok daha zevk alırdım çünkü senaryosunun, atmosferinin, karakterlerinin ve seslendirmecilerin performansının vs vs boktanlığı o kadar can yakıyor ki oyunun campaign kısmını gerçekten hızlıca geçip gitmek istiyorum. Bu da benim sevdiğim bir şey değil. Zaten bu oyundan sonra Blizzard’a olan sevgi iyice nefrete dönmeye başladı.
Diablo 4′ten bayağı memnunum yalnız, sanırım bu sefer iyi bir iş çıkarmışlar. Görsel olarak aşırı hoşuma gitti. Vigo’nun hikayesi ‘hassiktir be abi’ dedirtti, skill ve item sistemi gayet iyi falan.
16.04.2023
@Cryosleep, kalabalığın sesine kulak verince her türlü sikko ve sığ yorumları da duymuş oluyorsun. Bir medyayı aynı anda herkesin sevmesinin ya da sevmemesinin mümkün olmaması gibi basit bir şeyi insanlar es geçiyor. E ben sevdim kardeş diyemiyorsun.
Oyun medyasında kaliteli eleştirmenler veya düzgün bir ortam bulmak zor. Kanser olmadan çıkabildiğim bir dc kanalı veya subreddit bulamadım.
Yağmurlu bir pazarda (moto3, moto2 ve motogp yarışlarını izledikten sonra) evde yapacak bir şey bulamadım, onset of putrefaction dinlerken dur pasifagresif’e gireyim dedim, siteyi kurcalamaya başladım.
Sitenin tam ortasında yaklaşık 3000 yıldır duran “indirmek için tıkla” bannerını (check out banner michael) “onset’ten sonra şuna geçerim” düşüncesiyle tıkladım ve…. throwntothesun.com sitesinde ful capon alfabesi görünce sitenin mortingenşıtraze olduğunu anladım fakat şaşırmadım. aslında şaşırdım fakat şaşırdığım nokta 7500 yıl sonra bu siteden hala albümü indirebilecek olduğumu sanmamdı. meraktan whois ile 5 saniyelik oldukça detaylı bir araştırma sonucunda domain’in “Nakazawa Trading Co” ismine 2017-2024 arası kaydedildiğini öğrendim. Nakazawa Trading Co ile biraz araştırma yapınca şirketin suriyeli bir sahibi olduğunu ve kendisinin 6 yıl önce türkiye’ye geldikten sonra hala okuyorsunuz di mi hahaha ulan… yok yav ne araştırması. kapadım sayfayı gitti.
Neyse pasifagresif anasayfasına dönüp “ulan ne geniş adamsınız birader, sitenin çalışmayan yerlerini bari ortadan kaldırın” diye düşünürken “acaba başka neler var” diye ana sayfanın ta altına indim. “haftanın yorumu” sekmesinde gözüm hem yaşardı hem de hafif seğirdi.
sonra “tartışma” sekmesi gördüm ona tıkladım, nice cevher başlıklarla karşılaşırken (satanizm, metalde sertlik algısı, bu yaz ne yaptınız…) bir anda gözüme “OYUN DÜNYASI” ilişti. 12000 yıllık bir oyunsever olarak kaçıramazdım burayı, ama gözümden kaçmıştı işte, ya da kaçmış mıydı……. ne de olsa siteyi nerdeyse açıldığından beri belli aralıklarla takip ediyordum, sanki işim gücüm yokmuş gibi (evet anca işsiz bir insan böyle internet sitesi takip eder)
neyse, 26 ağustos 2014′te açılan bu başlığa 30 ağustos’ta yazmıştım, evet zafer bayramında işim gücüm yokmuş gibi pasifagresif’e girip oyun sayfasına yazı yazmıştım (halbuki bando mızıka takımıyla bayramı kutlamalıydım). kendimden utandım. yaklaşık 10 yıl geçip benim yine bu siteye, yine aynı başlıklara ve yine aynı türkiye’den yazıyor olduğumu düşününce utancım katlandı ve bu hissiyata asabiyet de eklendi.
ve sonra “bi dakka, ben kendime acıma ve kızma amacıyla yazmaya başlamamıştım ki, nasıl oldu bu noktaya geldik, ben bu sayfayı neden açmıştım” diye düşünürken fazla üstkurmaca kasmakta olduğumun farkına vardım, yaklaşık 30 saniye önce. ve bunu kesiyorum, çünkü hoş değil.
hah tamam. kardeşim sitenin ana sayfasına azıcık çeki düzen verin, o “albümü hemen indirin! ful indirin! hd indirin!!” türü işlevsiz ve gaydırıguppak banner’ı (check out banner michael) kaldırın oradan. sonra “oyun dünyası” gibi metal dinleyen bahtsız ve ergen kafalı erkeklerin leş hobilerine hitap eden tartışma başlıklarını da görülebilir yerlere koyun, ki arada görüp tıklayıp bilmiş bilmiş yazalım.
mesela ben system shock 2, thief the dark project falan şu devirde hala bilmeyen, oynamayan ve fakat kendini “iyi bir oyuncu” olarak nitelemekte de hiçbir beis görmeyen kara cahillere arada vaaz vermek istiyorum ama bu ulvi görev için uygun yer bulamıyorum. “ekşi sözlüğe yazsana gardaş” diyenler varsa da 2024 senesine yaklaştığımız şu günlerde ekşi sözlük, twitter, facebook gibi sitelerde, kısacası boş insanların masturbasyon platformları olan bu bok çukurlarında hala dolananlara bir önce kendilerini kurtarmalarını, yavaştan insan olmaya başlamalarını öneriyorum. dostça bir öneri bu tabi, ha elimde olsa komple kapatırım buraları dostça ama maalesef şimdilik öyle bir yetkim yok. 2028′de belki.
ne diyecektim unuttum ya. ya da dedim mi acaba? albüm de bitti zaten. dur… those once loyal açalım… off beee, öldüm bittim kül oldum beee… senin bi telefonun gelseydi iyi olurdu…
heh, ne diyorduk? maltepe’ye gelmişiz bile.. evet, oyun, edebiyat ve sinema başlıkları ayrı ayrı gözümüzün önünde olsun da arada yazalım. bu siteye arada sırada uğruyorum ama metal müzikte eskidim (orçun künek şarkı ismi gibi oldu hahaha. metal müzikte eskidim (slow)) o yüzden iki bakıp çıkıyorum, malum sitede ilgimi çeken bir şey bulamıyorum. futbol ve iddia sayfası var ortada, ama allahü tealaya şükür varoş bir insan olmadığımdan 50 metre yakınına uğramıyorum. buranın özeline değil de genel anlamda futbol hadi izledin, tamam, spordur, ben de premier ligi arada izliyorum ama maçın ardından üzerine saatlerce konuşanları topluca taş ocaklarına göndermenin insanlık adına gerekli olduğunu düşünüyorum. yani bu insanl… gardaş anti-tank nasıl bir şeydir ya. dur bi.
daha yazamayacağım (geldim). sanırım guitar hero açacağım.
demek istediğimi anlatabildim sanırım. herkese iyi hafta sonları.
01.10.2023
@northern, valla sitenin ana sayfası acayip sıkıntılı bence de