Aslan Karadayı HİÇDURMAZ
Bugün size müthiş bir albümden bahsedeceğim. Grubun adı LYRAKA ve albümü “Vol.1″, gitarist Andy DiGelsomina’nın “operatik heavy metal” projesi. Ama bu 2010′da çıkmış olan ilk albümleri üzerinden konuşacak olursak bana fazlasıyla progresif bir çalışma gibi geldi.
Neden “Operatik” tanımlamasını uygun görmüşler de, sadece “progresif heavy metal” deyip geçmemişler albümü dinleyince az çok anlıyorsunuz. Gerçekten de Opera havasında icra edilmiş bir çalışma havası veriyor albüm. Rock Opera türünün ve Wagner’in tarzının bu müziğe uyarlanması albümün en temel özelliği. Bana göre operatik heavy metal diye kafa karıştırmaktansa yaptığı işi progresif rock/metal + opera/rock olarak tanımlamak mümkün. Çünkü fazlasıyla progresif. Öyle ki saksofonlu pasajlar ve keman solosu bile kullanılmış bu albümde. Manowar ve Accept tarzı koro partisyonlarını da unutmamak lazım.
Grup 2008′de kurulmuş ve 2010′da da bu albümü çıkarmış. Andy DiGelsomina tam bir virtüöz. Etrafına yeteneğiyle o kadar güven vermiş olacak ki başlattığı bu projeye Impellitteri, Rainbow ve Alcatrazz’dan tanıdığımız Graham Bonnet, Judas Priest’in Halford’dan önceki vokalisti Al Atkins ve Tommy Heart gibi isimler de dâhil olmuşlar. Bu albümlerindeki pekçok parçayı da Graham Bonnet o enfes sesiyle seslendiriyor zaten.
Albümdeki tüm parçalar Andy tarafından bestelenmiş. Yaptığı işteki kaliteyi dinlerken hemen anlıyorsunuz. Zaten kendisi aslında opera parçaları besteleyen bir sanatçı. Şimdi de bu yeteneğini metal müziğe uyarlayarak metalin ilham kaynaklarından Wagner’e selam çakıyor. Kendisi pek çok ünlü müzisyen tarafından deha olarak tanımlanmış biri.
Etkilendiği şahıslar arasında başta Wagner ve Beethoven olmak üzere Scorpions’un ilk dönem efsanevi gitaristlerinden Uli John Roth, Ritchie Blackmore ve Black Sabbath müziği yer alıyor, ki bu albümünde parçaların atmosferi bir nebze olmak üzere özellikle sözleri bana karanlık bir atmosfer sundu. Klasik müziğe olan ilgisini koyu Roman-Katolik inancına sahip olması da etkilenmiş olabilir.
Bu süper debut albümden sonra “Sonata Sirena” EP adlı, 4 yeni şarkı barındıran yeni kayıtları geçtiğimiz ay çıktı. 2. albümleri “Volume 2: Sonata Sirena” içinse halen çalışıyorlamış. 2014′de çıkması beklenen albümü sabırsızlıkla bekliyorum.
Lyraka projesi Andy’nin eşi Jasmine Lyraka tarafından farklı bir amaçla taa 2006′da düşünülmüş bir proje. Jasmine projesine kocası Andy’i de dâhil edince zamanla Lyraka projesi metal opera işine dönüşüyor ve çok da iyi oluyor.
Andy bu iş özelinde The Who’dan King Diamond’a ve Richard Wagner’a (özellikle onun 13 operasından bana göre en güzeli olan Valkyries adlı eserinden) kadar pek çok isimden ve çalışmalarından ilham almış. Opera oyunu olarak başlayan şey bir metal albümüne dönüşmüş.
Albümdeki parçaların sözleri bana karanlık göründü demiştim. Buna artı olarak Carl Jung, Friedrich Nietzsche ve Søren Kierkegaard gibi psikolojiyle, felsefeyle ve varoluşçulukla ilgilenmiş olan ünlü birtakım adamların çalışmalarından esinlenerek albümün sözlerinin yazıldığını da ekleyelim. Tabi bunu yaparken bol bol kinayeli anlatım tekniği kullanılmış. Albümde metal sevdalısı Neires’in rakiplerine karşı verdiği mücadele konu ediliyor.
Albüm eleştirilerde, karşı konulamaz, taze, yaratıcı ve NWOBHM sound’unun Led Zeppelin ile karşılaşması olarak görülmüş. Gerçekten de Led Zeppelin gibi farklı bir tarzı var. Yani ne tam heavy metal, ne tam hard rock, ne de sadece opera soundu. Ne o ne bu. Çünkü hiçbiri değil! Tamamen benzersiz bir karışım.
Bu albümde bas ve saksofonda Thom Carvey, ritim gitarda Andre Maquera, davulda Gary Spaulding ve vokallerde Graham Bonnet, Veronika Freeman ve Tommy Heart yer alıyor. Tabii baş gitarist de Andy’nin ta kendisi. Keman solosunu ise Hannah Beth Crary atıyor.
Albüm kapağında ise deniz üzerinde kayalıklara oturmuş süper güzel bir deniz kızı resmedilmiş. O kadar güzel ki, yakın çekim aşık olmamak mümkün değil.
Parçalara gelirsek… :( Maalesef YouTube’da sadece albümün 2 parçası var.
Açılış parçası Coronation. Yani taç giyme töreni. Dediğim gibi bu bir opera oyununun metale dönüşmüş hali. Parça Disney çizgi filmlerine girer gibi bir giriş havasına sahip. Daha sonra bu girişe gitar partisyonu ve daha sonra klasik rock&roll ve country bileşimi bir sound eşlik ediyor. Parçadaki davulları tekdüze ve orta tempoda buldum. Vokalde ise Graham Bonnet onca yıldan sonra bile güçlü ve sesine hakim, ki onun yaşında daha iyisi olamazdı. Parçanın sonlarına doğru ise saksofon devreye giriyor ve siz “ulan şimdi ben metal mi dinledim, country mi, yoksa opera mı?” diye kafanızdaki sorularla kalakalıyorsunuz.
2. parça ise Palace Guard… Gitara ve canlı bir davula eşlik eden koroyla başlıyor parça. Davul oldukça tempolu. Bu haliyle Alman power metal gruplarını, özellikle de Helloween’i andırıyor. Parçada birden çok gitar solosu var. Andy ortamı kimseye bırakmamış ve “bu benim projem” der gibi kendini belli etmiş. Parça son derece inişli-çıkışlı progresif bir yapıda ilerliyor. Ortalara doğru piyano sesi kulaklardan içeri süzülüyor. Davul temposu ise ortalarda vites düşürdükten sonra tekrar şaha kalkıyor.
3. parça Scatherus diğerlerine nazaran daha karanlık bir atmosferde bestelenmiş. Aynı zamanda da enerjik bir parça. Başlardaki kısa gitar solosuna ek olarak geri vokal de kullanılmış.
4. parça Errandia inanılmaz uzun bir eser, ama hiç sıkmıyor. Bunu neredeyse tamamen enstrüman odaklı olmasına bağlıyorum. Öyle ki ilk 6 dakika sadece enstrüman çalınıyor ve harika bir gitar hepsine öncülük ediyor. Sololarıyla, gitar hakimiyetiyle çok harika bir parça. Vokal ise 6. dakikadan sonra bir de 11. dakikada yüzünü gösteriyor. Onun dışında tamamen enstrüman odaklı.
5. parça ise metalci ana kahraman Neires’e adanmış. Dikkatleri çeken bir introya sahip. Vokal son tempolu bir şekilde marş söyler gibi ilerliyor. Parçanın senfonik kısımlarıyla akustik gitar birbiriyle çok uyumlu çalınmış. Keman kullanımı bu parçada gerçekleşiyor. Bendeniz kemanı ilk Deep Purple’da dinlemiş ve çok da beğenmiştim. O yüzden metalde keman kullanımını hep desteklerim. İşini bilmeyen br kemancı parçayı mahveder o ayrı tabii.
Kapanış parçası ise Beyond the Palace. Vokal konuşma havasında icra edilmiş gibi geldi bana. Koro kullanımına rağmen diğer parçalara göre tekdüze buldum bu parçayı.
Tüm albümü ise genel olarak değerlendirirsem ben kendi açıma yer yer country sound’u hissettim her parçada ayrı ayrı. Bunun dışında kötü yanı yok mu? Bence var. Andy aşmış-uçmuş bir insan, ama diğer tüm shredder’lar gibi “akılda kalıcı” solosu pek yok. En azından bu albümde yok. Mesela ben şimdi bir Amon Amarth ve Dark Tranquillity’yi, ya da Whitesnake’in Still of the Night’ındaki soloyu düşünüyorum. Hemen her parçada birbirinden karakterli, duyunca “aha bu Dark Tranquillity” ya da “bu Amon Amarth” diyeceğiniz sololar var. Lakin bu albümde o yok. Tüm sololar sanki birbirinin varyasyonu gibi. Andy genel anlamda müthiş bir besteci, besbelli, ama solo yazacağı zaman milyon tane notayı bir arada kullanmaya çalışmasa da daha temiz, akılda kalıcı sololar yazsa daha iyi olurdu gibi geldi bana.
Hiç düşünmeden bulun bir yerden ve dinleyin bu albümü. “Hep aynı şeyleri dinliyoruz, bıktık” diyenler sevecektir.
uzun parça biraz sıktı, ama tanıtım videosunu beğendim.., genel olarak iyi bir albüme benziyor, lakin 10 çok gibi… benden bir 8.5 çalışır…
01.08.2013
@hiç, pardon tanıtım videosu değil 5. parçaymış 2. videodaki… bana albüm derlemesi gibi gözüktü de:) parça iyi…
youtube’da da yok gerçekten… kickass, torrentcrazy ve pirateproxy’de de göremedim albümü… yazar nerden bulmuş, satın mı almış… yoksa torrenti var da biryerlerde de biz mi bilmiyoruz?? tanıtımı yapan arkadaş cevaplarsa sevinirim…
03.08.2013
@hiç, sitenin ismini vermeyeyim, sen google’a rockbox torrent yaz.
05.08.2013
@Koralp, kardeş nedir bu torrent cimriliği… sitenin adını versen ne olacak hem?? hani paylaşım ortamıydı burası?? vediğin sitede de yok ayrıca albüm…
05.08.2013
@moruk, link paylaşımı yapılmıyor burada.
05.08.2013
@Ahmet Saraçoğlu, anlamadım…
ne anlamda link paylaşılamıyor? torrentin linkini mi koyamıyoruz?? yasal engel mi var politikanız mı?
torrentin linkini koyamıyorsa torrentin bulunduğu sitenin adını verebilir mesela… ki kendisi de site adı vermem diyor zaten..
05.08.2013
@moruk, rockbox dedi ve sen de daha fazlasını talep edince indirme link’i istiyosun diye dedim. Evet, politika olarak albüm indirme link’i paylaşmıyoruz en başından beri.
05.08.2013
@Ahmet Saraçoğlu, yanlış anlaşılma var ben link vs istemedim…
adamın biri albümün torrenti bulamadım diye üstte cevap yazmış… birisi de ona rockbox’da var demiş… ben de girdim rockboxa albüm yok… üstüne de yazıyorum verdiğin sitede yok diye… verdiği yerde yoksa otomatik olarak ‘ha demek başka yerde de var ama söylemek istemiyor’ diye düşünüyor insan…
yani rockboxda çıkmayınca ordan farklı biryerde var ama söylemek istemiyor şeklinde algıladım ben…
05.08.2013
@moruk, tamam haklısın, isterse site adını versin, kendi bilir. :) Sadece direkt torrent link’i paylaşmıyoruz.
05.08.2013
@Ahmet Saraçoğlu, şimdi oldu… direk torrent linki vermek yasak, ama site ismi vererek aradığın albüm şu forumda, şu mecrada, sitede var demek serbest…
05.08.2013
@moruk, evet, biraz uzun sürdü karşılıklı anlaşmamız ama neyse halloldu. :)
05.08.2013
@moruk, burasi, o şekil bi paylaşım ortami olmadı ki hiç abi ya
05.08.2013
@patognomonic, bilgi sorma paylaşma ortamında o yönde sorular ve cevaplar var… geriye dönük tararsan ”şu şu grubun torrentini bulamadım yerini bilen var mı” gibisinden soru ve cevaplarla karşılaşabilirsin…
yani şu an burda neyin muhabbeti dönüyor anlamakda zorlanıyorum… daha evvel yapılmış birşey bana ”yok o burda yapılamıyor maalesef” diye mi takdim ediliyor? nedir yani..
05.08.2013
@moruk, sitedeki 68.159 yorum arasında 55 kez torrent kelimesi geçmiş ve bunlardan hiçbiri link değil. Sorular var, ancak link şeklinde bir cevap yok. Bugüne kadar sadece 2 adet torrent link’i paylaşılmış, onlara da kendi grubum olduğu için izin verdim. :)
http://www.monova.org/rss/torrent/4876016/thrown_to_the_sun_-_2011_-_of_oceans_and_raindrops.html
05.08.2013
@Ahmet Saraçoğlu, zaten -link soruldu paylaşıldı- anlamında söylemedim… ”şu albüm-grup nerede var, şu sitede var kardeş..” anlamında soru ve cevaplar bulunuyor dedim… direk link ben de görmedim… ara ara geriye dönük takılıyorum orada çünkü olsa görürdüm..
albümü dinlemedim, ama bunu sevenler Arjantinli Opera Metal grubu Kapel Maister’ın Into Salvation albümüne bir baksın derim…