GHOST için “metal dünyasının son yıllarda gördüğü en büyük olaylardan biri” demek yeterli olur mu, açıkçası emin değilim. O “son yıllar” kısmı bir hayli geriye gidebilir bazıları için. “Abartılıyor” diyen de var, 2000 sonrasının en önemli gruplarından biri diyen de, “şimdiden efsane oldular” diyen de.
Gerçek şu ki, GHOST’un yaptığı türde bir atılımı çok uzun zamandır başka hiçbir grup yapmadı. GHOST’un çektiği ilgiyi başka hiçbir grup çekmedi. Fenriz, James Hetfield, Dave Grohl, Phil Anselmo, Anders Friden… Bunlar GHOST’u açık şekilde destekleyen, bazıları konserlere GHOST tişörtüyle çıkan isimlerden sadece birkaçı. Her şeyini şeytan üzerine kurmuş bir grubun tişörtünü James Hetfield’ın, Dave Grohl’un üzerine giydirebilmiş olması nasıl bir başarıdır, tek albümle IRON MAIDEN’ın, OPETH’in, MASTODON’un altında çalmak, Rock in Rio’dan tutun da dünyada çalınmadık festival bırakmamak, alt grubun olan GOJIRA’nın adını bile afişte kendi logonun 50’de 1’i ufaklıkta yazılması nasıl bir etkidir, gerçekten hayran olunası. Adamlar arkalarına öyle bir rüzgâr aldılar ki, şanslarına tam albüm promosyonu döneminde Papa görevi bıraktığını açıkladı, Papa Emeritus adaylığını açıkladı yahu. Böyle ballı bir promosyon olabilir mi?
Tüm bunlar bir yana, GHOST’a çok da iyi bakmayan kesimin yaklaşımı ise, grubun müzikal olarak çok bir şey barındırmadığı ve görsellikleri ve yarattıkları gizem olmasa çok matah bir olay olmadıkları, kısacası balon oldukları yönünde. Sanıyorum ki bu tarz düşünceler, grubun yaptığı müziğin kalite düzeyine bakılmaksızın ilelebet sürecektir. Gerçek olan bir şey var ki, o da ilk albümüyle bu denli akıl alan GHOST’un ikinci albümünü çıkarmış olduğu. “Tek albümlük grup mu?”, “Balonları sönecek mi?” tarzı kuşkucu yorumların ortasında, GHOST “Infestissumam”ı (Düşman) dün itibariyle piyasaya sürdü.
“Opus Eponymous” Genesis ile bitiyor ve şeytanın doğumunu vurguluyordu. Bu albüm ise şeytanın doğumundan sonrasını anlatıyor. Vatikan Meydanı’na doğmuş, ayağını emen bir bebek formatında. Detayları geçip müzikten bahsedelim.
Albüme dair ana fikrimi şöyle özetleyeyim. “Opus Eponymous”, 70’lere öykünen sound’u ve genel anlamda her şeyini eskilik üzerine kurmuş, gerçek anlamda “retro” bir çalışmaydı. Heavy metal tabanı baskın şekilde hissediliyordu. “Infestissumam” ise, “Opus Eponymous 2” olmamak ve masaya yeni bir şeyler koymak adına bence yapması gereken en iyi şeyi yapıyor ve “retro olalım” amacını ilk albüm kadar hissettirmekle beraber, onun yanına daha tinsel, daha ilahî bir yan katıyor. Albüm “Opus Eponymous”a oranla çok daha aydınlık, daha çok eşlik edilir, daha kolay içine girilir bir havaya sahip olmasının yanı sıra, bestesel anlamda da daha “büyük” yönlere gidiyor. Secular Haze’in karnavalımsı atmosferi, Year Zero’nun olağanüstü görkemi, Monstrance Clock’ın şarkı içinde tekrar edilen “singing” işaretlerinde de görüleceği üzere sahip olduğu marşsal havası, daha albümü ilk dinlemenizde dahi bu şarkıların konserlerde binlerce insan tarafından söyleneceğini fark etmenizi sağlıyor.
Albümü şarkı şarkı inceleyecek ve öne çıkan ya da geride kalanları tek tek belirtecek değilim. Bence albümde ilk albümdeki bazı şarkılardan çok daha güzel yapıtlar da var, ilk albümdeki kimi şarkıların gerisinde kalanlar da. Sonuçta “Infestissumam” hiçbir şekilde “Opus Eponymous”un gerisinde kalan bir çalışma değil. Daha şimdiden bazıları ilk albümü, bazılarıysa bu albümü daha üstün olarak görmeye başladı bile. Eminim ki, tıpkı her büyük grup gibi, her GHOST albümü de başka kesimler tarafından en iyi GHOST albümü olarak nitelenecek; zaten büyük grup olmak, kaliteli müzik yapıldığının tescillenmesi de bu şekilde oluyor, bir sürü iyi albümün arasından en iyi albümün hangisi olduğunda uzlaşılamıyor. Bugün büyük çoğunluk tarafından üzerinde en iyi olduğu şeklinde uzlaşılmış bir OPETH, bir MASTODON albümü var mı? Birkaç albüm daha çıkardıklarında bence aynı şey GHOST için de geçerli olacak.
Yazıyı kapatırken, GHOST’u gerçekten çok sevdiğimi belirtmek isterim. İnancı veya değer verdiği birtakım ulvî değerleri olmayan bir insan olsam da, grubun tüm konseptini kurduğu şeytan temasını bu kadar sevimli, çekici ve adeta mizahilikle gizem arasında gidip gelen bir ustalıkla işlemesine hakikaten hayranım. Yıllardır şeytan diye, cehennem diye en korkunç olmaya çalışan sayısız grubun aksine, GHOST’un bu işi tatlı dille yapıyor olması, ilk albümün kritiğinin sonunda da dediğim gibi, 12-13 yaşında çocuklara “Yaşasın Şeytan, önünde diz çöküyorum” dedirtiyor olması ve bunu da hiç itici olmadan yapıyor olması, tek kelimeyle fenomenlik düzeyinde bir iş.
Yazıyı, hangi enstrümanı çaldığını bilmediğim (doğal olarak) bir Nameless Ghoul’un bu konudaki bir soruya verdiği cevapla bitiriyorum.
“İşin içinde bir tutam mizah duygusu olmadan, yaptığımız şeyin anlaşılmasının zor olduğuna inanıyorum. Mizah aslen Şeytan’ın bir armağanıdır. Bir kahkahadan daha şeytani hiçbir şey yoktur.”
Kadro Papa Emeritus: Vokaller
Nameless Ghouls: Diğer enstrümanlar
Şarkılar 1. Infestissumam
2. Per Aspera Ad Inferi
3. Secular Haze
4. Jigolo Har Megiddo
5. Ghuleh / Zombie Queen
6. Year Zero
7. Idolatrine
8. Body and Blood
9. Depth of Satan’s Eyes
10. Monstrance Clock
@bathory, çok az doğruyu söylemek gerekirse. işlerini çok iyi yapan, dikkat çekmeyi ve sevilmeyi bu kadar “kanırtmadan, ortalığın amına koymadan” bir müzikle yapan grup.
opus eponymous tan sonra daha kaliteli bir albüm yapabilecekler mi diye bir düşünmüştüm
bu albümde de aynı şeyi düşünüyorum :)
ghost beklentiyi oldukça yükseltiyor
umarım beklentilerimiz boşa çıkmaz
Ghost hakkında hiçbir yorumum yokmuş, baya şaşırdım. Sürecini dinleyerek takip edebildiğim bir grup olduğundan benim için özel bir grup Ghost ve Infestissumam da yine bu sene dinlediğim en iyi Heavy Metal albümü oldu şaşırtmayarak. İlk albümlerine göre daha az “oha, oha, OHA!” diyerek, daha sakin ama hayranlıkla dinledim albümlerini ve basitliklerinin gücüne kapıldım yine. Çıktığından beri her ay en az iki defa bağıra bağıra Secular Haze, Year Zero ve Body and Blood’a eşlik etmişimdir. Şeytani havalarından çok bu hit yaratmadaki rahatlıkları ve olabildiğince basit şekilde bu işi becermeleri beni çeken şey esas olarak Ghost’ta. İlham alarak, gıpta ederek, köpeği olarak takip etmeye devam ediyorum kendilerini, 9.
albümün bazı yerlerinde öyle detaylar, kullanılan tonlar ve profesyonel geçişler var ki bunu ancak yıllarca bu işi yapmış veya dinlemiş müzisyenler yapabilir hissine kapılıyorsunuz. albümün prodüktörü çok iyi iş çıkarmış gerçekten. grupta herkes “gerektiği gibi” çalma konusunda uzmanlaşmış, roller belirlenmiş. cruyff’un futbol için yaptığı “futbol aslında basit bir oyundur, zor olansa bunu bu kadar basit oynamaktır” argümanının müzik için uyarlanmış hali gibi ghost grubu. albümün bookletinde de her şarkı için ayrı ayrı çizilmiş nefis görseller var bu arada(orjinal albüm yok bende, indirdiğim flac klasörünün içindeki pdf dosyasında gördüm).
kritik de çok iyi kaleme alınmış bu arada ahmet başkan. albüme puanımsa 8,5. yılın en iyilerinden.
nameless ghoullar kimdir bilmediğimizden grubun şöyle bir avantajı var ,grup her albümde farklı müzisyenlerle de çalışsa anlamayacağımız için her albümde kendini pek tekrar etmeden yeni şeyler ortaya koyabilir bizde ghost yine yapmış demeye uzun yıllar devam edebiliriz.
@zlayeric, Diğer enstrümanları bilmem ama Baterist ve bassist’in çalış tarzı biraz fazla belli diye düşünüyorum.Ama bu dediğim de sonuç olarak bir olasılık ihtimalinden öteye gitmez.
Bu mukemmel albumun kiymetini ancak 1 sene sonra anlayabildim ve hayatimda dinledigim en iyi albumlerden biri kesinlikle…kritigi biraz once tekrar okudum ve harika anlatilmis…ayrica kitapcigindaki resimler watain-lawless darkness ve marduk-rom 5:12 ile kapisacak derece psikopat ve mukemmel…adamlar her açıdan aşmış…
Dün akşam Ghost’un gitaristlerinden birinin kız arkadaşıyla tanıştım. Gitarında omega işareti olan hani. Tabi ki bana kimliklerini açıklamicağını biliyordum ama en azından birkaç soruya cevap buldum. Grup elemanlarının hepsinin Linköpingli olduğunu doğruladı (şu anda yaşadığım yer bu arada, kızla da burada tanıştım). Bu durumda Mikael Åkerfeldt ihtimalini siliyoruz hemen.
Grubun çaktırmadan eleman sirkülasyonu yapması ihtimaline “hayır yok öyle bir şey” dedi. İlk albümden sonra basçı değişmiş. Çocuğu olmuş ve grubu bırakmış o yüzden. Onun dışında tüm elemanlar baştan beri aynıymış. Yeni albümü sonbahar gibi kaydetmeye başlayacaklarmış. Papa Emeritus III olacakmış. Mış mış, bakalım göreceğiz.
P.S. Kızın gideri yoktu bu arada.
@Ömer Kuş, Kızın, kimliklerini söylememesini takdir ettim. Yalnız günün birinde ayrılırlarsa, kıza tekrar sormak lazım. Belki fikri değişir ve nameless ghoulların kim olduğu PA’den metal camiasına yayılır :)
@atoutlemonde, evet bi de serefsizlik yaparsa eleman kiz kesin uyuz olur aciklar :) Kizla tekrar görustum bu arada, hatta facebook’tan falan da arkadas olduk. Ghost’la ilgili sinsice sorularima devam edicem sdfa.
@Ömer Kuş, Aslında 2010 sonrası çocuk sahibi olan Linköpingli basçıları araştırsan en azından ilk albümde kimin çaldığını öğrenirsin. Sonra onu iyice dövüp geri kalan üyelerin kimlikleri de öğrenilebilir tabii..
Kendi kişisel karalamalarımı kurcalarken albüm hakkında çok güzel bir cümle yazmışım ^^
”Infestissumam” hayatın karanlık oluşu, şeytanın kutsal oluşuna dikkat çekip; insanlığın tek kurtuluş yolu olarak gördüğü her şeyin kıçına ”düşmanca” bir tekme vuruyor.
Evet beyler bayanlar dun itibariyle Nameless Ghoul’lardan biriyle tanistim, ayni masada 4-5 saat gecirdik muhabbet ettik. Kiz arkadasini önceden taniyordum zaten, simdi elemanin kendisiyle de kanka olma yolunda önemli adimlar attim. Nergal gibi itlik yapip buradan resim falan paylasmayacagim tabii ki sdf.
Neyse elemani cok sevdim, baya arkadas canlisi, sicakkanli biri. Turkiye konserinden de bahsetti biraz. O gun Istanbul’a konserden birkac saat önce gelmisler, konserden sonra da pek duramadan gitmisler falan o yuzden icinde kalmis. Normalde gezmek istiyormus baya.
Ilerleyen gunlerde Nameless Ghoul’larin icine sizma ve Ghost’u ele gecirme aktivitelerim hizlanarak devam edecek.
Uzun bir aradan sonra albümü açtım. Tekrar bir kritiği okuyunca bir şeyi belirtmek istedim.
”Yazıyı, hangi enstrümanı çaldığını bilmediğim (doğal olarak) bir Nameless Ghoul’un bu konudaki bir soruya verdiği cevapla bitiriyorum.”
Aslında elamanlar çaldıkları enstrümanlara göre kostüm giyiyorlar. Örneğin lead gitaristin kostümünde üçgen, bas gitariste ters üçgen simgesi var. http://i.imgur.com/gCan9cv.jpg
Body and Blood’ un bazı kısımları, özellikle solosu bana acayip Last Fair Deal Gone Down hissettiriyor. Bundan dolayı albümü dinlerken bu parçada takılı kalıyorum ve kalan parçaları tamamlayamıyorum. İlk 8 parçası ile 10/10 bende
albümleri bu kadar içine kolay girilen ve dinlemekten bıktırmayan mükemmel şarkılara sahip kaç grup var şurada ghost gibi
09.05.2013
@bathory, çok az doğruyu söylemek gerekirse. işlerini çok iyi yapan, dikkat çekmeyi ve sevilmeyi bu kadar “kanırtmadan, ortalığın amına koymadan” bir müzikle yapan grup.
Depths of satan’s eyes’in sonundaki fade out ile biten melodi ♥
opus eponymous tan sonra daha kaliteli bir albüm yapabilecekler mi diye bir düşünmüştüm
bu albümde de aynı şeyi düşünüyorum :)
ghost beklentiyi oldukça yükseltiyor
umarım beklentilerimiz boşa çıkmaz
Ghost hakkında hiçbir yorumum yokmuş, baya şaşırdım. Sürecini dinleyerek takip edebildiğim bir grup olduğundan benim için özel bir grup Ghost ve Infestissumam da yine bu sene dinlediğim en iyi Heavy Metal albümü oldu şaşırtmayarak. İlk albümlerine göre daha az “oha, oha, OHA!” diyerek, daha sakin ama hayranlıkla dinledim albümlerini ve basitliklerinin gücüne kapıldım yine. Çıktığından beri her ay en az iki defa bağıra bağıra Secular Haze, Year Zero ve Body and Blood’a eşlik etmişimdir. Şeytani havalarından çok bu hit yaratmadaki rahatlıkları ve olabildiğince basit şekilde bu işi becermeleri beni çeken şey esas olarak Ghost’ta. İlham alarak, gıpta ederek, köpeği olarak takip etmeye devam ediyorum kendilerini, 9.
albümün bazı yerlerinde öyle detaylar, kullanılan tonlar ve profesyonel geçişler var ki bunu ancak yıllarca bu işi yapmış veya dinlemiş müzisyenler yapabilir hissine kapılıyorsunuz. albümün prodüktörü çok iyi iş çıkarmış gerçekten. grupta herkes “gerektiği gibi” çalma konusunda uzmanlaşmış, roller belirlenmiş. cruyff’un futbol için yaptığı “futbol aslında basit bir oyundur, zor olansa bunu bu kadar basit oynamaktır” argümanının müzik için uyarlanmış hali gibi ghost grubu. albümün bookletinde de her şarkı için ayrı ayrı çizilmiş nefis görseller var bu arada(orjinal albüm yok bende, indirdiğim flac klasörünün içindeki pdf dosyasında gördüm).
kritik de çok iyi kaleme alınmış bu arada ahmet başkan. albüme puanımsa 8,5. yılın en iyilerinden.
nameless ghoullar kimdir bilmediğimizden grubun şöyle bir avantajı var ,grup her albümde farklı müzisyenlerle de çalışsa anlamayacağımız için her albümde kendini pek tekrar etmeden yeni şeyler ortaya koyabilir bizde ghost yine yapmış demeye uzun yıllar devam edebiliriz.
30.12.2013
@zlayeric, Hiç böyle düşünmemiştim. Güzel tespit.
31.12.2013
@zlayeric, Diğer enstrümanları bilmem ama Baterist ve bassist’in çalış tarzı biraz fazla belli diye düşünüyorum.Ama bu dediğim de sonuç olarak bir olasılık ihtimalinden öteye gitmez.
Bu mukemmel albumun kiymetini ancak 1 sene sonra anlayabildim ve hayatimda dinledigim en iyi albumlerden biri kesinlikle…kritigi biraz once tekrar okudum ve harika anlatilmis…ayrica kitapcigindaki resimler watain-lawless darkness ve marduk-rom 5:12 ile kapisacak derece psikopat ve mukemmel…adamlar her açıdan aşmış…
Dün akşam Ghost’un gitaristlerinden birinin kız arkadaşıyla tanıştım. Gitarında omega işareti olan hani. Tabi ki bana kimliklerini açıklamicağını biliyordum ama en azından birkaç soruya cevap buldum. Grup elemanlarının hepsinin Linköpingli olduğunu doğruladı (şu anda yaşadığım yer bu arada, kızla da burada tanıştım). Bu durumda Mikael Åkerfeldt ihtimalini siliyoruz hemen.
Grubun çaktırmadan eleman sirkülasyonu yapması ihtimaline “hayır yok öyle bir şey” dedi. İlk albümden sonra basçı değişmiş. Çocuğu olmuş ve grubu bırakmış o yüzden. Onun dışında tüm elemanlar baştan beri aynıymış. Yeni albümü sonbahar gibi kaydetmeye başlayacaklarmış. Papa Emeritus III olacakmış. Mış mış, bakalım göreceğiz.
P.S. Kızın gideri yoktu bu arada.
18.05.2014
@Ömer Kuş, Kızın, kimliklerini söylememesini takdir ettim. Yalnız günün birinde ayrılırlarsa, kıza tekrar sormak lazım. Belki fikri değişir ve nameless ghoulların kim olduğu PA’den metal camiasına yayılır :)
22.05.2014
@atoutlemonde, evet bi de serefsizlik yaparsa eleman kiz kesin uyuz olur aciklar :) Kizla tekrar görustum bu arada, hatta facebook’tan falan da arkadas olduk. Ghost’la ilgili sinsice sorularima devam edicem sdfa.
18.05.2014
@Ömer Kuş, kızın gideri yoktu hahaha
19.05.2014
@Ömer Kuş, nasıl olur abi ya, bas çalan elemanın stili ilk albümle birebir ayni gibi geliyor bana
19.05.2014
@Ömer Kuş, Aslında 2010 sonrası çocuk sahibi olan Linköpingli basçıları araştırsan en azından ilk albümde kimin çaldığını öğrenirsin. Sonra onu iyice dövüp geri kalan üyelerin kimlikleri de öğrenilebilir tabii..
22.05.2014
@ali ihsan balı, ahah, “sonra onu iyice dövup…” bu fikri sevdim :)
gruptaki elemanlardan birinin de sen olduğuna dair çok pis şüphelerim var. bu tip hikayeleri de anlamayalım diye yazıyosun bence.
22.05.2014
@Ufuk Sönmez, 22 haziran’da görusuruz ;))))
Kendi kişisel karalamalarımı kurcalarken albüm hakkında çok güzel bir cümle yazmışım ^^
”Infestissumam” hayatın karanlık oluşu, şeytanın kutsal oluşuna dikkat çekip; insanlığın tek kurtuluş yolu olarak gördüğü her şeyin kıçına ”düşmanca” bir tekme vuruyor.
Evet beyler bayanlar dun itibariyle Nameless Ghoul’lardan biriyle tanistim, ayni masada 4-5 saat gecirdik muhabbet ettik. Kiz arkadasini önceden taniyordum zaten, simdi elemanin kendisiyle de kanka olma yolunda önemli adimlar attim. Nergal gibi itlik yapip buradan resim falan paylasmayacagim tabii ki sdf.
Neyse elemani cok sevdim, baya arkadas canlisi, sicakkanli biri. Turkiye konserinden de bahsetti biraz. O gun Istanbul’a konserden birkac saat önce gelmisler, konserden sonra da pek duramadan gitmisler falan o yuzden icinde kalmis. Normalde gezmek istiyormus baya.
Ilerleyen gunlerde Nameless Ghoul’larin icine sizma ve Ghost’u ele gecirme aktivitelerim hizlanarak devam edecek.
15.07.2014
@Ömer Kus, Şu an tarihe tanıklık ediyoruz
“içerdeyim” diyosun
Tesadüfen şu filme rastlayınca kaldım bir an.
http://www.imdb.com/media/rm2500827136/tt0086879?ref_=tt_ov_i
Sonra araştırınca şüphendiğim şey doğru çıktı.kapağın orjinali ilk albüm gibi yine bir filme aitmiş.
Uzun bir aradan sonra albümü açtım. Tekrar bir kritiği okuyunca bir şeyi belirtmek istedim.
”Yazıyı, hangi enstrümanı çaldığını bilmediğim (doğal olarak) bir Nameless Ghoul’un bu konudaki bir soruya verdiği cevapla bitiriyorum.”
Aslında elamanlar çaldıkları enstrümanlara göre kostüm giyiyorlar. Örneğin lead gitaristin kostümünde üçgen, bas gitariste ters üçgen simgesi var. http://i.imgur.com/gCan9cv.jpg
aradan ne kadar zaman geçti hala bu albümdeki (ve diğer albümdeki) şarkıları açıp keyifle dinliyorum, kesinlikle kaliteli bi iş çıkarmış adamlar!
hala bekliyyorum tam bir sene olucak 2 gün kaldı 1 sene olmasına çok merak ediyorum lütfen söyle
Body and Blood’ un bazı kısımları, özellikle solosu bana acayip Last Fair Deal Gone Down hissettiriyor. Bundan dolayı albümü dinlerken bu parçada takılı kalıyorum ve kalan parçaları tamamlayamıyorum. İlk 8 parçası ile 10/10 bende