Polonyalı progresif rock grubu RIVERSIDE, yeni albümünün adını “Shrine of New Generation Slaves” olarak açıklamıştı. Albümden “Celebrity Touch” isimli parçaya şuradan ulaşabilirsiniz. “The Depth of Self-Delusion” için hazırlanan şarkı sözü videosu da aşağıda.
“Celebrity Touch”a bir de klip çekilmiş.
Ve işte trailer.
Bu da RIVERSIDE:
Albüm detayları da var.
1. New Generation Slave (4:17)
2. The Depth of Self – Delusion (7:39)
3. Celebrity Touch (6:48)
4. We Got Used To Us (4:12)
5. Feel Like Falling (5:17)
6. Deprived (8:26)
7. Escalator Shrine (12:41)
8. Coda (1:39)
Yorum alanı
“RIVERSIDE’dan şarkı sözü videosu” yazısına 33 yorum var
Bu adamları çok çabuk unuttum ya. Goodbye Sweet Innocence’ı bayağı dinlediğimi hatırlıyorum bu yazdan önce. Sabırsızlıkla bekliyorum yeni albümlerini,ve Memories in My Head’i de komple baştan bir dinleyeyim şöyle tekrar.
@hiç,Hay ağzına sağlık ne güzel demişsin…Riverside’ı bilip de sallamayan kişinin hayatında müziğe yüklediği manayı ve müziği sınırlandırdığı kalıpları çok merak ederim.Hatta duygusal varlığından bile şüphe edebilirim.Fanboy değilim, keskin konuştuğumu da hiç zannetmiyorum.Bu grup öyle tarz ya da dinleti meselesi diyerekten kesip yabana atılacak bir grup değil ki!
Benden de hepinize bir ”Hay ağzına sağlık,çok güzel dedin.” Memories in My Head en son çalışmaları olmasına rağmen en iyisiydi bence ayrıca bu sadece EP’ydi,albümün muhteşemliğini düşünemiyorum bile.
pasifagresifin bana kazandırdığı en önemli gruptur. öyle 1-2 dinlemelik değil; ömürlük bir müzik yaptığını düşünüyorum adamların. son dönemde böyle kaliteli işler son derece az kanımca ..
Son albüm de EP de çok güzeldi. Aynı ayarda devam eder sanırım. R.E.M. dışında uzun süre dinlemediğim sevmediğim işleri olmadı. Belki beklenenden çok farklı şeyler yapmadıkları için ilgi kaybolmuş olabilir ama yine de çizgileri güzel. Herhangi birini birebir taklit etmeden 70lerin gruplarının boşluğunu dolduruyorlar.
Girişten itibaren pek bir Porcupine Tree havasında geldi bana yahu, hele ki Duda’nın sesi Steven Wilson’a bu kadar benziyor muydu dedim.. Merakla bekliyorum albümü ,bakalım genel anlamda nasıl olacak.
memories in my head dışında ta ilk albümden beri porcupine tree sularında gezinen topluluktan başka da bir şey beklememek lazım. tahmin ediyordum. ki mariusz duda steven wilson gibi takılmak istiyor. son dönemde çoğu müzisyen vokalist vs. onun gibi olmak istiyor. riverside’ın kendi müziğinden bir şeyler olursa iyi ama yok tamamen porcupine tree üzerinden bir şeyler olacaksa da tehlike çanları çalabilir biraz özgünlük adına.
Yayınladıkları şarkıyı riverside’ın insanda kendine özgü yarattığı o samimiyetten eser yok.Ki bu bana en çok koyan nokta bir diğer nokta ise sound olarak bariz bir şekilde black sabbath, deep purple ve kısmen rush gibi grupların izlekleri mevcut.Neden böyle gereksiz bir çaba içine girmişler anlamak mümkün değil.Mesela şarkının hemen arkasından Forgotten Land şarkısını dinledim ‘hah Riverside bu işte’ diyerek içerlemiş olmam bile eleştirimi haklı hissettirmeye fazlasıyla yetti.Ama riverside yine de Can’dır albümü dinlemeden beklentiyi kısmamak lazım
ben bittim öldüm nasıl albüm bu böyle? sanırım bu senenin en iyilerinden listelerde de en yukarılarda gezinecek. müzikal açıdan bir şaheser bir başyapıt. kendileri birçok şeyi aşmış yeni bir sound. hemen hemen bay wilson’ın albümüyle yakın tarihlerde verildi nete ama bu albüm ezdi geçti, yıktı geçti. üzgünüm bay wilson.
şunu belirtmek gerekir ki ilk şarkı celebrity touch albümün nasıl olduğu konusunda yanlış bir fikir verebilir oldukça minimalist takılmışlar. şimdiye kadar dinlediğim en iyi riverside albümü olduğunu rahatlıkla söylerim. ayrıca night sessions adında iki çalışma mevcut ve deneysel bir müzik nasıl yapılır dersini vermişler. tangerine dream gibi elektronik manyak şeyler var içerisinde. unuttum gitti raven’ı…
@baha,Celebrity touch şarkısını dinlerken çok burulmuştum ama senin şu yazdıklarını okuduktan sonra var ya heyecanımın artış katsayısını tahmin bile edemem parmaklarımı yedim bitirdim hani o derece.Hemen aramaya koyuluyorum şu an
Albümü dün akşam indirdim.Ve akşamdan bu yana hiç ara vermeden dinledim, uyurken bile kulaklıkla uyuttu beni diyeyim siz anlayın.Celebrity touch beni korkutmuştu çünkü son zamanlarda anlam veremediğim bir 70ler rock sounduna özenme durumunu sezmiştim.Riverside’ın Haritage’ı mı olacak bu albüm diye düşünürken(Haritage güzel ama özel bir albüm değildir nezdimde) Öyle bir sound’la karşılaştım ki anam! anam! ruhumun son zamanlarda duyumsayabilediği en iyi dinleti oldu resmen.Bas gitara özel bir parantez açmak istiyorum.Arkadaş nasıl bass’lardır nasıl bass sound’udur o öyle ya!!! Second L.S albümü çıktığında nasıl çalacak konserde lan bu adam diye bu şarkıları diye merak etmiştim ama bu albümde işi fazlasıyla abartmış Duda. Yıllardır bana hep neden bas gitar çalıyon lan! diye soranlara şu şu şu albümleri dinleyin nedenini anlarsınız derdim ama nafile tabi:)…Bu albüm de kesinlikle neden bas gitar çaldığıma yönelik gösterebileceğim o EN iyi rock albümlerinden biri oldu.Şarkılara ve albümün geneline gelince bu albümü betimlemeye girişmiycem ki zaten tez zamanda bu sitenin değerli yazarlarından kritik edilecek ve bizde büyük bir iştahla okuyup değerlendirerek hakkını vermeye çalışacağız ama Riverside gibi her albümü ayrı bir özel olan ve yere göğe sığdırılamamayı sonuna dek hakeden bir grubun bu sefer arzdan arşa sığdıramayacağımız bir albümüyle karşı karşıyayız.Tez zamanda herkesin dinlemesini tavsiye ederim.
@brutallica, albumu henuz dinlemedim ama su konuda katiliyorum, Riverside son yillardaki en zarif ve estetik bas partisyonlarina sahip grup. Duda siir gibi yaziyor/caliyor baslari
Albümü yeni yeni dinliyorum ve gayet iyi bir iş ortaya çıktığını söyleyebilirim açıkçası riverside’dan böylesine iyi bir albüm beklemiyordum deprived parçasına tek kelimeyle bayıldım diğer şarkılarda pek az buz parçalar değil yalnız.
Galiba bu sene şu ana kadar dinlediğim en iyi albüm. İlk dinlemelerde de müthiş geliyordu ama ard arda dinleyince ne kadar inanılmaz bir albüm olduğunu sonradan keşfettim. Bence Riverside’in zirvesi bu albüm. Her şarkı ayrı ayrı güzel ama o da ne night sessions adlı iki parça var part 1 ve 2. Tek kelimeyle muazzam şarkılar. 10/9.5
Haberin yorum almaması epey şaşırtıcı. Riverside, son 10 yılın en önemli gruplarından biri.
2011′de yayınladıkları “Memories in My Head” ep’si ayarında olursa tadından yenmez. Merakla bekliyorum albümü.
Bu adamları çok çabuk unuttum ya. Goodbye Sweet Innocence’ı bayağı dinlediğimi hatırlıyorum bu yazdan önce. Sabırsızlıkla bekliyorum yeni albümlerini,ve Memories in My Head’i de komple baştan bir dinleyeyim şöyle tekrar.
artık pek kimse tarafından sallanmıyorlar. doğrusu bu.
01.10.2012
Pasif Agresif ve Türkiye için böyle bir şey söylenebilir belki ama Dünya geneli için pek de doğru bir saptama değil.
şimdiye kadar yaptıkları bile bana bir ömür boyu yeter.yeni albümün de şahane olacağını umut ediyorum.
31.10.2012
@hiç,Hay ağzına sağlık ne güzel demişsin…Riverside’ı bilip de sallamayan kişinin hayatında müziğe yüklediği manayı ve müziği sınırlandırdığı kalıpları çok merak ederim.Hatta duygusal varlığından bile şüphe edebilirim.Fanboy değilim, keskin konuştuğumu da hiç zannetmiyorum.Bu grup öyle tarz ya da dinleti meselesi diyerekten kesip yabana atılacak bir grup değil ki!
31.10.2012
@brutallica, hay ağzına sağlık! çok güzel dedin.
01.11.2012
Benden de hepinize bir ”Hay ağzına sağlık,çok güzel dedin.” Memories in My Head en son çalışmaları olmasına rağmen en iyisiydi bence ayrıca bu sadece EP’ydi,albümün muhteşemliğini düşünemiyorum bile.
06.12.2012
@hiç, Bende de bir hay amk gelsin o zaman. Bu kadar hayla başlayıp devamında amk gelmeyince birşeyler eksik kalmış gibi geldi. Sırf o sebepten yani.
pasifagresifin bana kazandırdığı en önemli gruptur. öyle 1-2 dinlemelik değil; ömürlük bir müzik yaptığını düşünüyorum adamların. son dönemde böyle kaliteli işler son derece az kanımca ..
grubun tribünlere ya da cebine oynamadığını zaman gösterecek bize.Bundan 10 yıl sonra grubun bilmem kaçıncı albümünü konuşuyor olacağız.
Son albüm de EP de çok güzeldi. Aynı ayarda devam eder sanırım. R.E.M. dışında uzun süre dinlemediğim sevmediğim işleri olmadı. Belki beklenenden çok farklı şeyler yapmadıkları için ilgi kaybolmuş olabilir ama yine de çizgileri güzel. Herhangi birini birebir taklit etmeden 70lerin gruplarının boşluğunu dolduruyorlar.
bir an önce gelsin,feci meraktayım.
Girişten itibaren pek bir Porcupine Tree havasında geldi bana yahu, hele ki Duda’nın sesi Steven Wilson’a bu kadar benziyor muydu dedim.. Merakla bekliyorum albümü ,bakalım genel anlamda nasıl olacak.
02.12.2012
@Berker İlhan, ben de tam onu yazacaktım. Baya PT hissi var yoğun şekilde.
Gol geliyor.
memories in my head dışında ta ilk albümden beri porcupine tree sularında gezinen topluluktan başka da bir şey beklememek lazım. tahmin ediyordum. ki mariusz duda steven wilson gibi takılmak istiyor. son dönemde çoğu müzisyen vokalist vs. onun gibi olmak istiyor. riverside’ın kendi müziğinden bir şeyler olursa iyi ama yok tamamen porcupine tree üzerinden bir şeyler olacaksa da tehlike çanları çalabilir biraz özgünlük adına.
Şu haberi görene grubu duymamıştım bile. Ama hem vokalistin basçı olması hem de basın önde olması direk “win win” oldu benim için.
ben yine beğeneceğim gibi hissediyorum bakalım. konu riverside olunca biraz hassas oluyorum sanırım :)
second life syndrome gibi bir albüm yapmış gruba anca saygı duyulur merakla beklenir yeni işleri.
şarkıda kullandıkları klavye tonları tam benim sevdiğim gibi harika olmuş ayrıca da baya baya rock takılmışlar.
Yayınladıkları şarkıyı riverside’ın insanda kendine özgü yarattığı o samimiyetten eser yok.Ki bu bana en çok koyan nokta bir diğer nokta ise sound olarak bariz bir şekilde black sabbath, deep purple ve kısmen rush gibi grupların izlekleri mevcut.Neden böyle gereksiz bir çaba içine girmişler anlamak mümkün değil.Mesela şarkının hemen arkasından Forgotten Land şarkısını dinledim ‘hah Riverside bu işte’ diyerek içerlemiş olmam bile eleştirimi haklı hissettirmeye fazlasıyla yetti.Ama riverside yine de Can’dır albümü dinlemeden beklentiyi kısmamak lazım
20.01.2013
@brutallica, Sustuk mu lan!! Al sana işte Riverside yine Can yine Can :))
Fena değil,ama albümdeki şarkıların bundan iyi olduğunu umuyorum. Atmosferli,ambiyanslı Riverside istiyorum ben!
Malumlarda yerini almış,yumulunuz.
ben bittim öldüm nasıl albüm bu böyle? sanırım bu senenin en iyilerinden listelerde de en yukarılarda gezinecek. müzikal açıdan bir şaheser bir başyapıt. kendileri birçok şeyi aşmış yeni bir sound. hemen hemen bay wilson’ın albümüyle yakın tarihlerde verildi nete ama bu albüm ezdi geçti, yıktı geçti. üzgünüm bay wilson.
şunu belirtmek gerekir ki ilk şarkı celebrity touch albümün nasıl olduğu konusunda yanlış bir fikir verebilir oldukça minimalist takılmışlar. şimdiye kadar dinlediğim en iyi riverside albümü olduğunu rahatlıkla söylerim. ayrıca night sessions adında iki çalışma mevcut ve deneysel bir müzik nasıl yapılır dersini vermişler. tangerine dream gibi elektronik manyak şeyler var içerisinde. unuttum gitti raven’ı…
19.01.2013
@baha,Celebrity touch şarkısını dinlerken çok burulmuştum ama senin şu yazdıklarını okuduktan sonra var ya heyecanımın artış katsayısını tahmin bile edemem parmaklarımı yedim bitirdim hani o derece.Hemen aramaya koyuluyorum şu an
Albümü dün akşam indirdim.Ve akşamdan bu yana hiç ara vermeden dinledim, uyurken bile kulaklıkla uyuttu beni diyeyim siz anlayın.Celebrity touch beni korkutmuştu çünkü son zamanlarda anlam veremediğim bir 70ler rock sounduna özenme durumunu sezmiştim.Riverside’ın Haritage’ı mı olacak bu albüm diye düşünürken(Haritage güzel ama özel bir albüm değildir nezdimde) Öyle bir sound’la karşılaştım ki anam! anam! ruhumun son zamanlarda duyumsayabilediği en iyi dinleti oldu resmen.Bas gitara özel bir parantez açmak istiyorum.Arkadaş nasıl bass’lardır nasıl bass sound’udur o öyle ya!!! Second L.S albümü çıktığında nasıl çalacak konserde lan bu adam diye bu şarkıları diye merak etmiştim ama bu albümde işi fazlasıyla abartmış Duda. Yıllardır bana hep neden bas gitar çalıyon lan! diye soranlara şu şu şu albümleri dinleyin nedenini anlarsınız derdim ama nafile tabi:)…Bu albüm de kesinlikle neden bas gitar çaldığıma yönelik gösterebileceğim o EN iyi rock albümlerinden biri oldu.Şarkılara ve albümün geneline gelince bu albümü betimlemeye girişmiycem ki zaten tez zamanda bu sitenin değerli yazarlarından kritik edilecek ve bizde büyük bir iştahla okuyup değerlendirerek hakkını vermeye çalışacağız ama Riverside gibi her albümü ayrı bir özel olan ve yere göğe sığdırılamamayı sonuna dek hakeden bir grubun bu sefer arzdan arşa sığdıramayacağımız bir albümüyle karşı karşıyayız.Tez zamanda herkesin dinlemesini tavsiye ederim.
18.02.2013
@brutallica, albumu henuz dinlemedim ama su konuda katiliyorum, Riverside son yillardaki en zarif ve estetik bas partisyonlarina sahip grup. Duda siir gibi yaziyor/caliyor baslari
Albümü yeni yeni dinliyorum ve gayet iyi bir iş ortaya çıktığını söyleyebilirim açıkçası riverside’dan böylesine iyi bir albüm beklemiyordum deprived parçasına tek kelimeyle bayıldım diğer şarkılarda pek az buz parçalar değil yalnız.
cidden çok iyi şarkı şu the depth of self-delusion yau. albüm de şeker gibi. helal olsun.
Galiba bu sene şu ana kadar dinlediğim en iyi albüm. İlk dinlemelerde de müthiş geliyordu ama ard arda dinleyince ne kadar inanılmaz bir albüm olduğunu sonradan keşfettim. Bence Riverside’in zirvesi bu albüm. Her şarkı ayrı ayrı güzel ama o da ne night sessions adlı iki parça var part 1 ve 2. Tek kelimeyle muazzam şarkılar. 10/9.5