Bu hafta YOUR PAIN IS ENDEARING‘den tanıdığımız, Pasifagresif katılımcılarından Nazım Kemal Üre’nin önerisiyle metal dışında dinlediğimiz müzik türleri ve sanatçılar konusunu ele alalım.
Metal hepimizin göz bebeği, başımızın tacı olsa da, elbette hepimizin eskiden beri sevdiği, ya da zaman zaman keşfederek, beğenip takip ettiği, başka müzik türlerini icra eden müzisyenler de mevcuttur.
Bu hafta biraz da önerme niteliği taşıyacak olan katkılarınızı ve görüşlerinizi bekliyor, haydi buyurun sohbete diyorum.
Son bir-iki haftadır Eits’nin debutuna kafayı takmış durumdayım. Her gün en az birkaç şarkı, vaktim varsa albümü döndürüyorum. Zaten bildiğim bir albümdü ama dikkat etmediğim çok şey varmış, yeni farkına varıyorum.
Lana Del Rey var, ilk dinlediğimde anlamıştım güzel bir şeyler olduğunu. Bayağı hoş yani, kendi türünde depresif bile sayılabilecek bir şey yapıyor bence.
Bu ikisi hariç irish folk grubu Déanta’yı dinliyorum, türün içinde nerededir bilemem ama bayağı tatlı bir grup.
Son haftalardır özellikle bu üçünü dinliyorum, geri kalanı oradan buradan duyduğum post-rock/indie grupları.
Başlığı gördüğümde direk aklıma Kings of Convenience geldi, zira ölüp biterim kendilerine. Yine onların aracılığıyla tanıştığım Feist var, gayet başarılı buluyorum. Dredg’e bayılırım, Ahmet Kaya buldum mu kaçırmam. İlk etapta aklıma gelenler bunlar.
Tenhi, Vàli, Neun Welten gibi dark folk gruplarına hastayım. Yaptıkları her şeyin kusursuz olduğunu falan düşünüyorum. Ha bir de en üst sıraya koyduğum grup Pink Floyd olarak kalacak sanırım her zaman. Pink Floyd demişken, psychedelic tabanlı müzikler de candır. Psychedelic rock dışında psychedelic folk, psychedelic pop, neo-psychedelia gibi. Geçen seneki Tame Impala’ya hayran kalmıştım mesela. Animal Collecive, The Flaming Lips, Deerhunter falan yine aynı şekilde.
Bunun dışında en çok sevdiğim metal dışı türler noise rock, post-hardcore ve ambient tabanlı şeyler olsa gerek. Bu sene çıkardığı “The Man Who Died in His Boat” isimli albümüyle tanıdığım Grouper’ı da en başlara koydum ambient olayında. Kendisinin 2008′deki “Dragging a Dead Deer Up a Hill” albümü de çok iyidir. Kadın indie folk ile ambient tarzlarını o kadar kusursuz bir şekilde bir araya getirmeyi başarmış ki, hayran kalmadan edemedim. Sessiz, sakin ve huzurlu dakikalar geçirmek isteyenler dikkate alabilirler. Stars of the Lid, Tim Hecker falan direkt aklıma gelenler. Nadja insanı Aidan Baker var, saygı duyulası.
Post-hardcore, noise rock konusunda koca bir Unwound hayranıyım. Bırakmasalarmış iyi ederlemiş. “Leaves Turn Inside You” gibi çok çok başarılı bir albümle, hatta kariyerlerinin en başarılı albümüyle veda ettiler. Onun dışında Drive Like Jehu da çok sevilir, sayılır. Envy’m var, screamolu. Gospel denen acayip bir şeyle de tanışmıştım. Cidden acayipti (Umutcan bu satırları okuyorsan teşekkürler sdfgs).
Sonra Portishead diye bir gerçek var. Onları da müzik tarihinin en kusursuz gruplarından biri olarak görüyorum. Trip-hop etiketine sıkıştırılsa da, 1994 yılında “Dummy” gibi bir albüm yapan insanlar söz konusu. Geoff Barrow da bence yaşayan en inanılmaz müzisyenlerden bir tanesi. Deneysellik anlayışına kurban. Kendisinin Beak> isimli bir başka projesi de vardı. O da bayağı iyi. Arcade Fire, Build to Spill gibi sıradan indie rock gruplarından ayrılan grupları da gayet seviyorum.
Post-rock derdim var. Bir grup post-rock grubunun hemen hemen aynı şeyleri yaptığını düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. Kötü müzik anlamında söylemiyorum bunu tabii ki. Sadece bu nedenle kendini keskin çizgilerle diğer gruplardan ayırabilenleri bayağı seviyorum; GY!BE, Explosions in the Sky, Sigur Rós gibi gibi.
Modern klasik severim. Muhtemelen Arvö Part favorim. Clint Mansell önünde ceket iliklenir. Yenilerden de A Winger Victory for the Sullen candır mesela. Şu aralar da IDM ile aramı düzeltmeye çalışıyorum fakat Autechre’da takıldım. Olmuyor. Pas diyeceğim sanırım.
26.03.2013
@Onur Sancu, üstünkörü geçeyim dedim de uzatmışım lafı. Geez.
Metale derinlemesine dalmadan önce uzunca bir süre 90′ların popüler rock gruplarını ve bir sürü alternatif rock/grunge grubu dinledim, hala arada açıp dinlerim bazılarını. Beatles, Oasis, Arctic Monkeys, Foo Fighters gibi grupları pek severim.
Progresif Rock dinlerim fazla olmasa da. Floyd, Camel, King Crimson ve b’nin yaptığı bir liste vardı oradan fırsat buldukça bazı albümleri dinliyorum.
Son birkaç senedir metal haricinde en çok takıldığım türse kesinlikle post-rock. Pasifagresif sayesinde tanışmıştım ve haftalarca sadece post-rock’la geçirdiğim zamanlar oldu. Hatta gaza gelip bir sürü diskografi indirdim, yarısını bile dinleyemedim daha. Fazlaca Balmorhea ve Mono döndürdüm son zamanlarda.
The pillows sayesinde fazlasıyla J-Rock dinledim, Lastfm’de bir numaraya oturdular.
Rapte ise Eminem’i çok sever, geri kalanına katlanamam.
Tür ayırmadan sevdiğim grupların dinlemediğim ya da sindiremediğim albümlerini dinliyorum uzunca bir süredir de, misal Death’in Human albümünü ilk defa az önce dinledaskjfnaksd…
My Chemical Romance da dağıldı bu arada pek severdim.
26.03.2013
@oz, Rexx sinemasının önündeki emoların yarısında My Chemical Romance tişörtü olurdu. Emolar yok olunca (zamanla büyüdüler sonuçta :), herhalde M.C.R.’da satmamaya/eskisi gibi dikkat çekmemeye başladı. Disturbed’ın öne sürdüğü gibi bir sebepten ötürü dağıldılar sanırım.
Pek bir açıklama yapmamışlar zaten dağılma konusunda. Biz dağıldık demişler. Disturbed gibi açık sözlü değillermiş :)
26.03.2013
@Rotten Angel, Emoları bilmemde MCR iyi gruptu. Gayet eğlenceli ve kaliteli müzik yapıyolardı bana kalırsa, zamanında biz emo değiliz gibi açıklamaları falanda vardı. MCR iyiydi de fanları kötüydü asdf.. Satmama konusunda da, eh biraz öyle gibi :)
Son 1 haftadır, The Doors dışında çok az şey dinlediğimi söyleyebilirim.
metal müzik dışında dinlediğim müzik genelde eminem,rihanna şarkılarından oluşur.arada bir klasik batı müziği ve bazen türkülere kayan bir süreçte olmuyor değil.ama şu anki durumum müzik dinleme alışkanlığımın yüzde doksan beşini metal müziğin oluşturduğudur.geriye kalan yüzde beş ise bahsini geçirdiğim süreçlerden ibarettir.
26.03.2013
@serdar91, birde açıkçası metal müzikle haşır neşir olduktan sonra diğer tarzlarda icra edilen müzikler gözümde samimiyetini yitirdi ve metal müzikte bulduğum “sıcaklığı” hiçbir zaman bulamadım.
Massive Attack hayranıyımdır metal dışında.
26.03.2013
Jazz’da vokal kullanılmasından haz etmeyen biri olarak Vokal kullanmayan jazz oluşumlarının takipçisi olduğumu ve özellikle son zamanlarda başta Esbjörn Svensson Trio ve The Bad Plus gibi klasik jazz’ı güncelleyen oluşumların sıkı bir dinleyicisi olduğumu söyleyebilirim.Tim buckley,neil young,johny cash ve hatta jeff beck gibi ozanların yanı sıra melankolik nick drake ve şarkılarını konuşarak yazan şeker adam jeffrey lewis dinlemek hakkaten ayrı bir keyif.Romantize bir ruh halindeysem Yanni,leonard cohen the cure bu duruma fazlasıyla pekiştiren sesler olur.Enstrümantal olarak da Mp3′üme fırsat buldukça; Paul Gilbert , Ron jarzombek ,Buchethead ,Jeff loomis, Patric Rondat,Kiko Loureiro,Vinnie Moore gibi metalik gitaristlerin solo albümlerini atar dinlemeye çalışırım.Zamane prog. rock’u andığım vakitlerde çok sıktır bu konuda Camel ve Gantle Giant’ın diğer temel gruplardan ziyade gönlümde her zaman ayrı bir yeri vardır(Mahavishnu orkestra ve Weather Report’a da selam olsun). Chopin, Shubert, Tchaikovsky, Mozart (v.s) prelude’lerini youtube’ta keman’a uyarlamış yaşlı dedeleri ve japon kızları da ayrı bir sever sık sık kulağımı misafir ederim.Keman demişken Paganini’ye ayrı bir parantez açıp kapatmak lazım (N.P).:) Genel olarak dinlediğim türlerden bir kaç örnek daha vermem gerekirse The velvet underground atasından gelen psychedelik rock gruplarının yanı sıra tinderstick,madrugada,fleetwood mac(’65 ve ’74 arası), the smiths ..Off staja geç kaldım bitirmem lazım.Zaman yeterki müzik dinlemekle geçsin dinleyecek tonlarca nota var hiç şüphesiz.Bu ömre ne kadar nota sığdırsak o kadar k(şapkalı a)r diyerekten yazıya arabeskle bitiriyorum:)
Rock/Metal müzik dışında pek birşey dinlemiyorum. Çok garipim evet.
Cesária Évora, Mercedes Sosa…
Metal dışında dinlediğim müzikler diye bir liste yapsam en başta kesinlikle Michael Jackson gelir. Bir aralar o kadar çok dinledim ki, unreleased’dan tutun demosuna, konser kaydından video klip versiyonlarına kadar hepsini ezbere bilirdim. Bu sebeple Michael dinlemek benim için tam anlamıyla nostalji yapmak oluyor.
Bunun dışında yıllardan beri King Crimson ve son bir senedir Genesis’in tüm albümlerini teker teker dinliyorum. Progarchives.com dan sürekli araştırma yapıp bilmediğim gruplara göz atıyorum. (Öyle ki bazen bütün günüm o sitede geçiyor)
Hayatımda hiç Türkçe Rap dinlemedim, 2000 – 2001 zamanlarından kulağıma aşina olmuş birkaç şarkı var, yeri geldiğinde dinliyorum. O sıralar daha çok VH1 izlediğim için Steve Wonder, Elvis Presley, Beatles, Bonjovi, Aerosmith gibi kişi ve grupların şarkılarını çok severim, canım istedikçe açar dinlerim.
Ha bir de Lana Del Rey var, severim sayarım, sesine ayrı kendisine ayrı hastayım. 3<
sıkca Kesmeşeker dinlerim =)
işyerinde hoparlör benim bilgisayarda…bütün oda için benim bilgisayarımdan ses veriliyor ve maalesef joytürk dinleniyor:) bende metal hariç joytürk dinliyorum…sabah ve akşam işe gidiş gelişlerde açığı metal müziklen kapatmaya çalışıyorum:):):):) bu arada ben linlin park hybrid theory ve meteora yı baya severim…bunun haricinde evanescense fallen albümünü ara ara severek dinlerim:)şu an berksan – ölüyorum diye bir parça çalıyor joytürk te:D
Metal müzikle tanışana kadar baya çeşitli bir yelpazeye sahiptim diyebilirim. Latin müziğinden rap müziğe kadar. Metal diğer türlerde bulamadıklarımı bana sunduğu için metal dışı cazip gelmiyor yıllardır.
Ama yakın bir dönem Vicente Amigo’ya, ya da genel olarak flamekoya felaket sarmıştım mesela. flamenko haricinde sanatsal olarak dikkatimi çeken pek bir şey yok.
26.03.2013
@Kamil, ben de çok severim vicente’yi. callejon de la luna, morente, mezquita süper şarkılar.
26.03.2013
@Ufuk Sönmez, bi de adam ayrı boyutlara geçiyor çalarken ona bitiyorum.
26.03.2013
@Kamil, piç yakışıklı bi de, elflere benziyo.
Post-Rock’tan epey uzaklaştım. Constellation grupları, Mogwai, Sigur Rós dışında bir şeyi çekmiyor canım artık. Bol bol post-punk ve slowcore dinliyorum.
Koca bir DIY punk ve grindcore dünyası var, eski cevherlerin peşinden koşarken yanı sıkı işleri de kaçırmamaya çalışıyorum. Industrial/noise ekseninden çıkalı epey oldu ama hala ara sıra Throbbing Gristle, SPK, Cabaret Voltaire açıyorum. Baharla birlikte gönül yeniden shoegaze’e ve dream pop’a kayıyor; Slowdive, My Bloody Valentine, Ride, The Radio Dept. yine, yeniden baş tacı.
Farid farjad,loreena mckennitt dinlerim aradasırada sagopa o kadar
Genel olarak bahsedecek olursam metalin hemen arkasından rock türevleri geliyor. Özellikle progresif rock (rush, pink floyd, camel, king crimson, yes vs. en başlarda) ve post-rock (mogwai, god is an astronaut tarzı ve özellikle son yıllarda ülkemizden çıkan kafabindünya, on your horizon, oracles always lie kafası gruplar) başa güreşir. Bir de tüm gruplardan, türlerden ayrı tuttuğum bir red hot chili peppers hayranlığım var kendimi bildim bileli.
Rock kılıfından sıyrılacak olursam, karşıma caz ve fusion tarzı elemanlar geliyor. Ne zaman sakin kafa bir şeyler dinlemek istesem hemen caz’a sarılıyorum. Belirli ünlü yabancıların yanında (Miles Davis, Bill Evans, Cannonball Adderley, Herbie Hancock, Chick Corea ve bas temelli caz Jaco Pastorius, Marcus Miller, Stanley Clarke vs) özellikle yerli cazdan çok zevk alıyorum ben. İlhan Erşahin, İstanbul Sessions, Kerem Görsev, Alp Ersönmez, Elif Çağlar, Ozan Musluoğlu, Alper Yılmaz, Ferid Odman, Birsen Tezer… Gider de gider.
Son olarak da, annemden gelen bir klasik müzik sevgim var. Bana hamileyken karnına dinletirmiş, evi temizlerken kasetlerini takıp dinliyor gibi gibi. Beethoven, Mozart, Pagagnini (ki kemanda bir hayvandır kendisi, tavsiye ederim), Vivaldi, Bach (hastasıyım) ve Wagner hayran olduğum bestekârlardır.
26.03.2013
@Batu Sarıtürk, Yahu Paganini yazacağıma Pagagnini yazmışım. Ki öylede bir grup varmış eserlerini yorumlayan, onları öğrenmiş oldum böylece. :D
26.03.2013
@Batu Sarıtürk, rock kılıfından sıyrılıp bahsettiğin kişiler ve gruplar yok mu off bee dedirtti bana şu an. kulaklarımız aynı soydan geliyor desem abartı olacak ama hakkaten öyle hissettim.Bu arada Elif Çağlar ve Alp Ersönmez bu yıl Ege üniversitesine geldiler ikisi de tek kelimeyle muhteşemdi hele ki bass gitarla olan uğraşımdan ötürü Alp Ersönmez gibi bir bassist’i izlerken o kadar büyülendim ki.Uzun zamandır izlediğim en iyi bireysel performanstı kesinlikle.Farklı tarzlarda olsa dahi (pekiştirmek amacıyla söylüyorum) türkiyede jazz’ın ve hatta groove’un steve digiorgio’su resmen çalmadığı müzisyen ve grup yok.Kendi solo çalışmaları ve ”yazısız” albümü ayrı bir dikkati hakediyor.Ayrıca kullandığı PEDAL ve perdesiz bas gitarın hastası oldum.
26.03.2013
@brutallica, Aynen katılıyorum sana. Bende bas gitarla uğraşıyorum bu arada :) ve Alp Ersönmez ülkedeki en beğendiğim basçılardan, hatta en beğendiğimdir diyebilirim. Gittiğim bir konserinde, Yazısız albümü tanıtımı gibi bir şeydi, albüm imzalatma bahanesi ile kulise geçip uzun süre muhabbet etme olanağım olmuştu. Yine dediğin gibi, adam kendisini tür vs. ile sınırlamıyor. İstanbul Sessions’da ve Yazısız projesinde gayet serbest, efektleri kullanarak falan caz yaparken aynı zamanda Tarkan ve Nil Karaibrahimgil ile de çalıyor. Kişilik olarak da çok canayakın bir insan. Keza Elif Çağlar’da öyle.
Ben zaten bu yerli caz tayfasının genel olarak kişiliklerine, birbirleri ile olan ilişkilerine bayılıyorum.
Hep bahsediyoruz ya, ülkede metal camiasında bir bütünlük yok, herkes birbirinin arkasından konuşup kuyusunu kazmaya çalışıyor diye. Cazda bunun tam tersi işte. Millet hep destek, birbirinin albümünde çalıyor, sahneye çıkıyorlar beraber, gülüyorlar, eğleniyorlar, özel yaşamlarında bile bayağı arkadaşlar. Beni yerli caza çeken şeylerin biri de bu aradaki bağ aslında.
27.03.2013
@Batu Sarıtürk, Bence sana öyle denk gelmiş. Türk caz piyasası çok daha çekilmez genele vurduğunda.
27.03.2013
@sencer, Tam içinde olduğum söylenemez zaten. Benim gözlemim o yöndeydi, yanlış olabilir tabi.
Arabesk müzik ; ciddi anlamda ruhumu titreten bir tür. Müslüm Gürses ve Orhan Gencebay hayranıyım , hastasıyım. Arabeskin dışına çıktığım anda aklımda ve gönlümde olan isimler/gruplar “Erkan Oğur , Ahmet Kaya , Satellite , Pink Floyd , Camel”
Efendim cok tesekkur ederim oncelikle onerimi dikkate aldiginiz icin :D Ben dinlediginizi nereden bileyim, keske baska bisey isteseymisim !
Ben acikcasi insanlar biraz daha absurt seyler soyle diye bekliyordum ama sanirim herkes metal disinda agirlikli olarak prog rock, klasik, caz, elektronik gibi turleri seviyor. Ben de istisna sayilmam, metal dinlemedigim zaman bu turleri dinliyorum.
Komik itiraflar konusunda soyle bir olayim var. Biz cocukken acaip populer oldugu icin Spice Girls severdim ben :P Tabi yasimiz buyudukce astik bunlari ! Fakat gecen gun alakasiz bir sekilde bir sarkisina denk geldim ve hala zevk aldigimi gorup dehset icinde youtube u kapattim…
27.03.2013
@Kemal, 2 bcome one, wannabe, mel c ve mel byi çok severdim ben de. Spice up your life diye mi ne de sloganları vardı galiba :D Spice World the movie’yi de gelmiş geçmiş en kötü filmler listesinde görene dek saygıyla anardım :D
valla burada yazılanlardan sonra biraz garip olacak belki ama ankara havalarının hastasıyım. sürekli dinlemiyorum elbette ama yılda 2-3 kere kulaklığımı takıp saatlerce dinlediğim oluyor. içim kıpır kıpır oluyor ne yalan söyleyeyim. http://youtu.be/-POXbmemVyo şuna baksanıze, ne kadar güzel <3333
bunun dışında arada kardeş türküler, ahmet kaya, şivan perwer dinlediğim de oluyor.
bir de şu var hacı, bu konuya pink floyd, camel, king crimson örnekleri vermek bana biraz tuhaf geliyor. sonuçta bu adamlar dinlediğimiz müziğin temelini oluşturuyor. yani "metal dışında dinledikleriniz" denildiğinde bunların akla gelmemesi lazım gibi. bilemedim…
26.03.2013
@tembelist, Aslında o konu birazda Rock-Metal ayrımına giriyor gibi bence (Camel vs. örneği konusu). Çok iç içe oldukları için, ki zaten metal rock’tan türediği için, “Aynı şey sayılırlar mı?” sorusu arada kendime de sorduğum bir şey.
Ama benim için arada belli bir sınır oluyor. Yani bu rock koy bir köşeye, bu metal koy başka köşeye durumu var bende. Ondan dolayı örnek olarak verdim ben mesela.
26.03.2013
@Batu Sarıtürk, Tamam da metal dışı dinlediklerimiz başılığında pink floyd dinliyorum demek tuhaf değil mi?
Bence başlık rock ve metal dışında dinlediklerimiz olmalıydı. Çünkü metal dinleyipte rock dinlemeyen insan pek azdır diye düşünüyorum.
26.03.2013
@saw you drown, Başlık Rock ve Metal Dışı olsaydı biraz daha derli toplu olabilirdi belki.
Ama sadece “metal” diyorsak bence “rock” ile farklı şeyler. Bu benim kendi görüşüm tabi ki.
26.03.2013
@tembelist, Doğru söylüyorsun. Metal dışında pink floyd, king crimson dinliyorum demek tuhaf gerçekten.
Gerçen gün Torture Killer dan sonra Boy George dinledim.Varmı benden aşırısı :)
müzikal köklerim ricky martin’lere, enrique iglesias’lara kadar gider. oralardan geldik buralara, aslımızı inkar etmeyelim şimdi. az mı “bailamos, takiyero, namamiyo, del pierooo” diye mırıldandık.
valla ben metal müzik haricinde hep gitarist dinliyorum, misal satriani’yi dinlediğim kadar annemi babamı dinlememişimdir. şimdi enstrümental rock sound’u biraz sıktı açıkçası, metal soundlu gitaristler daha çok hoşuma gidiyo. dinlenecek diğer türlerde çok güzel müzikler var mesela yasmin levy ne biliyim sabahat akkiraz, klasik müzik manyaklığı, kitaro, yanni gibi new age’ciler, türk sanat müziğinin rahatlatıcılığı vs.. sayabiliriz ama alışmışız bi kere bu merete abi, elim gitmiyo açıkçası diğer müziklere. durum bundan ibaret yani.
Massive attack’a bayılırım her daim dinlerim. Ayrıca polonyalı besteci zbigniew preisner ile yunan eleni karaindrou’yu çok severim.
Genel olarak soundtrack dinlemeyi severim.dark folk gruplarından neun welten e taparım.trip hop massive atack candır böyle işte
alevi olduğum için genelde halk müziği dinlerim metalin dışında. ayrıca carbon based lifeforms, apparat, future sound of london gibi şeyler de dinlerim. ama yine de en çok alevi türkülerine, özellikle ali ekber çiçek’in eserlerine bayılırım.
The Aristocrats bu aralar en cok dinledigim gruplardan biri, onun disinda blues dinlemeyi de severim.
Herşeyi dinlerim fakat bir türde istikrar sağlayamadım. Bi aralar post-rock’a fena takmıştık fakat Sigur Ros, Godspeed You Black Emperor dışındakiler pek ilgimi çekemedi. Sigur Ros’a nerdeyse 1 yılda alıştım. İkisi de Allah Kerim gruplardır gözümde.
Sonra Low, Beach House, The Cure, Queens of the Stone Age, Ulver, Massive Attack, Joy Division, Arcade Fire ve Portishead var. Portishead’i bunlardan ayrı tutmak lazım. Yukardaki post-rock gruplarıyla birlikte en sevdiğim 3 rock dışı gruptan biridir (evet post-rock rock değil).
Eski progların hepsini dinliyorum, yenilerden ise sadece Mars Volta’yı dinliyorum. Bu aralar John Frusciante’ye fena sardım.
Bunlar dışında emocore, post hardcore, grindcore, crust falan işte…
Trance dünyasından Armin van Buuren ve Markus Schulz’u üstünkörü takip ederim aslında.
26.03.2013
@Wildchild, Above & Beyond’u da denemelisin.Armin’in her perşembe A State Of Trance programı var bu arada.Çoğu zaman kaçırıyorum ama denk gelince gecem aydınlanıyor resmen.
26.03.2013
@Ugur, ASOT çok iyi evet ama her hafta takibi zor oluyor. Ben genelde 50 ve katları yani 500 550 600 gibi özel setleri dinliyorum ve onların anthemleri oluyor falan. Yeni albüm geliyor galiba Intense isimli.
Ben de burdaki çoğunluk gibi metal dışında rock türlerini dinlerim. eskiden sıkı bir punkçıydım. o nedenle offspring hala severek dinlediğim bir gruptur. Prog rock ve hard rock da kulağıma arada uğrar.
Bunların dışında çevrem dolayısıyla maruz kaldığım genelde popüler tarzda müzikler de olmuyor değil. ama kendi başıma bıraksalar metal ve rock dan başka bişey dinleyeceğimi zanetmiyorum. sadece geçenlerde fun ın we are young şarkısını keşfetmiştim (düşünün artık ne kadar uzağım) bi süre onu dinledim. o da sesini freddie mercury e benzetmem ve grubu queen sanmamdan dolayı.
Gayet Sander Van Doorn, Benny Benassi açar koparım. Norah Jones açar dinlendiririm bünyeyi. Alan Jackson açar bira içerim. Şehrin gürültüsüne kulak vermek için Arcade Fire gibi şeylere bakarım. Eski usül caz işleri ve kayıtları çok hoşuma gider. Arada günümüzün hit olan pop şarkılarından beğendiğim olursa dinlerim. Müzik güzel şey lan.
%70 metal, %20 trance, %10 film müzikleri.
Öncelikle mezopotamyadan çıkan bir grubumuz var, haftalardır bayıla bayıla dinliyorum çeşitli “hassasiyetleri” olmayan arkadaşlara şiddetle öneririm:
http://www.youtube.com/watch?v=Yx7Z3xrsj8c
Dinlediğim birkaç Indie/Britpop grubu var; Bloc Party(özellikle Silent Alarm albümü), Band Of Horses,Travis epey severim, The Smiths dinledim geçenlerde fena değildi. Onun dışında sağda solda rast geldikçe atlıyorum hemen, buradaki öneriler epey bir oyalar beni.
Punk, progresif rock vs. gibi türleri bu başlık altına yazmayı bende anlamsız buluyorum açıkçası onun için “Metal dışında dinlediklerimiz” kategorisine sokmayacağım onları.
Ergenlikten beri gelen bir Placebo ve Prodigy sevgim var, iki grubunda diskografilerini baştan sona hatmetmişliğim yok ama mesela Meds albümünü tekrar tekrar dinlememden mütevellit last fm. genelde en sevdiğim sanatçılar bölümüne almış bile.
Rap/Hip-hop sevgim çooook kısıtlı olmakla beraber ayda yılda bir eserse Public Enemy açarım.
Bu sitedeki birçok kişinin benimle aynı şekilde Radiohead(en azından OK Computer)hayranlığı olduğunu düşünüyordum ki kritik gelince emin oldum.
bölük pörçük oldu ama galiba bu kadar.
26.03.2013
@Zeynel, bu grubu bahoz filminde duymuştum,güzel müzikleri var
27.03.2013
@Zeynel, yalnız baya iyimiş bu bağladın bizide
27.03.2013
@sefagn, Eyvallah ya önerdiğim şeyler beğenilince epey mutlu oluyorum :)
27.03.2013
@Zeynel, Kürtçe müzik yapan diğer gruplara göre daha “kentli” ve Batılı tınlamaları ayrı güzellik.
müzik hayatımın çok büyük bir parçası. mp3 playerımından müzik dinlemediğim gün yok. ancak olağan üstü şartlarda oda yılda bir iki gün. o nedenle çok çeşitli bir müzik zevkim var. metal dışı denmiş başlıktada ama ben kendimi metalci olarak görmüyorum. ara ara metal dinleyen biriyim. çok severim o ayrı. ben sapına kadar rock’n roll cuyum.rock’n roll benim her zaman en sevdiğim tarz olmuştur. ölene kadarda öyle olacağa benziyor. genellikle klasik rock dinlerim blues, hard, prograsif rock. sonra blues çok dinlerim. blues kültürüne kendimi çok yakın hisetmişimdir hep. bluesla ilgili türkçe çıkmış abartmıyım ama tüm kaynaklar sanırım bende mevcut. hem dinlerim hemde okurum yani. ondan sonra jazz gelir. jazz çok uçsuz bucaksız bir dünya olduğundan genelde en iyi jazz albümleri listelerinden gidiyorum.vocal jazz hariç tüm tarzlarını dinlerim. özellikle saksafon ve gitar ağırlıklı tercihimdir. radyo3ten çok şey öğrendim jazz hakkında. uzun zamandır da pek dinleyemiyorum ama orda da ekenomik kısıtlamaya gidilmiş galiba eski elemanların çoğunu postalamışlar. bu aralarda da acayip bir anadolu rock merakım oluşmaya başladı. replikasın son albümü beni benden aldı resmen. özellikle moğollar üzerinden eski tüfeklere merak saldım bu aralar. ayrıcada saz üstadların güzel örneklerini bulup dinlemeye niyetim var.arif sağı çok merak ediyorum.
Bas gitar çaldığımdan bilimum s.clarke’tır, j.pastorious’tur, v.wooten’dır, m.miller’dır dinler, sinirlenirim
Elder Scrolls’un her melodisinin köpeğiyim.
Rush, dinlediğim tüm metal gruplarının çalma süresinin toplamından daha fazla yer ediyor kendine hayatımda. Bıkamıyorum resmen, tükenmiyo şarkıları.
Prog/post rock ve jazz dinleyebildiğim kadar dinliyorum.
Bir ara klasik müziğe merak sarıp bırakmıştım, herhalde ben beceremedim.
Ama her türlü metal en güzel müziktir tartışmasız.
Sezen Aksu, Jehan Barbur, John Mayer, Dire Straits, Eric Clapton, Michael Jackson… Tür ayrımı çok yapmam. Dinlediğim şey ruhuma hitap ediyorsa güzeldir.
Dar görüşlülük mü denir, bağnazlık mı denir bilmem ama, ciddi biçimde metal dışında hiçbir şey dinlemeyen bir insanım. Elbet metal olmayan ve çok sevdiğim, ayılıp bayıldığım şeyler var (Türk popudan bazı şarkılar da dâhil), ancak normal şartlarda, evde, dışarıda, herhangi bir yerde müzik dinleyeceksem bu %99,9 metal olur.
Büyük ihtimalle çok uzun zamandır kritik yazıyor olmanın bir getirisi olarak, yazacak bir şeyler olması adına da metal dinlemek ve bu sebepten başka bir şeyler dinlemeye vakit olmaması durumu da vardır.
Şöyle bir düşününce, en azından 13-14 yıldır metal harici olan ve baştan sona dinlediğim albüm sayısı 15-20′yi bulmaz sanırım.
26.03.2013
@Ahmet Saraçoğlu, Metal müziği hayatının tam merkezine oturtmuşsun. Gayet normal.
26.03.2013
@Ahmet Saraçoğlu, http://www.youtube.com/watch?v=F48IaXnoRXU&feature=youtu.be
27.03.2013
@Lex Luthor, Amon Amarth da benden. \o/
Ambient,stoner rock ve post rock’a hastayımdır. Black metal ve post-hardcore türlerinde serpiştirilmiş ambient bölümleri de çok severim hatta tercih ederim,ama tek başına da müziğin müthiş bir boyutu bence. Türün dinlediğim en iyi albümü Moloch’tan Abgrund Meines Wesens’tir,”kış etkisinde kaybolma” tarzı bir olayla ilgileniyorsanız kesinlikle dinlemenizi tavsiye ederim. Bunun dışında Nox Arcana,Nest ve Melankolia en sevdiğim ambient projeleridir.
Post rock çoğu kişinin malumu zaten. Özellikle de Sleep Dealer ve The Other Side of The Sky son zamanlarda aklımı alan projelerden. Hele de Sleep Dealer tek kişilik bir proje olmasına karşın şöyle bir şarkıyı nasıl çıkarıyor anlam veremiyorum:
http://www.youtube.com/watch?v=KKNxOTJES1U
Stoner rock sağolsun Batuhan abinin sayesinde oldu biraz da. Önceden türe sempatim olsa da Batuhan abinin kritikleri olsun yorumları olsun beni tetikledi ve şu an daha hakkında çok az şey bilmeme rağmen dinlemeyi bırakamayacağım bir tür olduğunu söyleyebilirim. YOB,The Sword ve Kyuss’la başladı,tam gaz devam ediyor.
Bir de yavaş yavaş kendimi jazz sularına sokmaya çalışıyorum çünkü jazz hakkında hiçbir şey bilmiyorum diyebilirim eheh.
Hazır konusu açılmışken kendimi bildim bileli muzdarip olduğum bir konudan bahsetmek istiyorum. Yukarda dediğim gibi, metalden başka hiçbir şey dinlemeyen bir insanım. Ancak şöyle bir durum var ki, sanırım hepimize olan bir şeydir, sabah uyandığınızda bazen kafamızın içinde bir şarkı çalar. Sanki rüyada çalmaya başlamış da devam ediyormuş gibi.
İşte o olay bende hep çok alakasız şarkılarla cereyan ediyo. Mesela uyanıyorum, şöyle bir doğrulup yatağın yan tarafında oturuyorum, o anda kafamda:
“İki ikiiii dört eeeder, bırak yakamı bııraaaak…” falan diye, belki hayatımda 2-3 kez sağda solda duyduğum bi şarkı çalmaya başlıyo. Aynı şekilde Demet Akalın’dan tutun da Kendi’ye, Serdar Ortaç’a kadar, dinlemediğim ne kadar abuk subuk şey varsa, sabah uyandığımda kafamda çalıyor oluyorlar.
Belki de beynimin uyku sırasında yaşadığı, “Bunlara da ihtiyacım var laaan!” türünde bir çırpınışıdır.
Dinlediğin için tşklr cnm kib.
27.03.2013
@Ahmet Saraçoğlu, valla sadece uyandığım an değil, her zaman oluyor bu bende. arkadaşla yolda yürürken, durduk yere, hemi de yüksek sesle sibel can şarkısı söylediğimizi hatırlarım. ulan hadi az biraz mırıldanırsın ama tüm sözleri nasıl ezbere biliyorsun? bir kere bile baştan sonra dinlememişim, hayret birşey. heralde televizyonda, sokakta, mağazalarda sürekli duyuyoruz, beyne yerleşiyor. tuhaf valla.
ayrıca gaza gelip ara ara ilahi söylediğim de oluyor. sorsan dinsiz ama!
27.03.2013
@Ahmet Saraçoğlu, Bana da olur çok, bildiğimi bile bilmediğim şarkılarla. Çişe uyanıp taktik diziliş tartışmaya geçtiğim falan da olur. Zihni ciddiye aldıkça azıyor kerata, olur olmaz şeyler yapıyor, kafayı kazan ediyor. Pek yüz vermeyecen. Kuru gürültü.
Bir de not düşeyim, hayatımda bana en çok acı veren ve dinlemekten çekindiğim şarkı da bir Sertab Erener şarkısıdır. En damar metal şarkısını dinlerim, o şarkıyı zorunlu olmadıkça dinlemem. Çok çok seviyorum, ama hatırlattığı bazı şeylerle mahvediyor beni. Hangisi olduğunu sormayın. :)
27.03.2013
@Ahmet Saraçoğlu, Ben hangisi olduğunu biliyorum.Bir iki sene önce bahsi geçmişti :)
Bende de var, Paradise Lost’un bazı şarkılarını dinleyemiyorum hatırlattıklarından dolayı.Öyle basit şeyler de değil hani.Neyse öyle işte.
27.03.2013
@Ahmet Saraçoğlu, Siz yine de incelikli davranın
Benim kadar değilse de ben bu yüzden, incelikler yüzünden
Belki daha çok üzüldüm … (bu bölüm nedense en sevdiğim yer, kısacık falan ama ağzına kürekle vurulmuş gibi hissettiriyor inceden ve her dinleyişte 3.30′da giren keman off)
28.03.2013
@mysh, böhüüü…
Metal dışı hayranlığa en yakın duyguyla dinlediğim isimler Pj Harvey ve Fiona Apple. Şevval Sam’ın TSM albümlerini, Portishead, Hooverphonic gibi grupları ve bazı ambient soundtrackleri severim.
Ahmet Kaya dinlerim çok ben bide itiraf edeyim.
cat stevens’a baya hastayım gerek müzik(o ne kadife sestir arkadaş) gerekse mesajı(özellikle yusuf olduktan sonra) bakımından candır. onun dışında kardeş türküler iyidir Ahmet Aslan pek popüler biri değildir ama candır ha bide blutengel var onuda severim baya(ulan şimdi farkettimde bunlar birbiriyle çok alakasız lan) dur bunlardan bikaçta şarkı önereyim hatta
blutengel http://www.youtube.com/watch?v=mhFxw09IX7I
ahmet aslan http://www.youtube.com/watch?v=YzMcj8zG-lc http://www.youtube.com/watch?v=1VZMJDsYla8
cat stevens http://www.youtube.com/watch?v=vjfI3uSN8DQ http://www.youtube.com/watch?v=798O30PPMRI http://www.youtube.com/watch?v=MshbaZqjDm4
bu şarkıları dinleyiniz dinlettiriniz :)
Metal dışında sık sık Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği dinliyorum. Gerçekten Türk Müziği’nin çok büyük bir hayranıyım. Mesela Neşet Ertaş üstadın Gönül Dağı albümünü bir çok metal albümüne tercih ederim, Zeki Müren’in o muazzam sesini günümüz bir çok kasıntı böğürtü vokalli metal grubuna tercih ederim. Türk Müziği’ndeki armonik yapıyı ve makamları çözmeye çalışıyorum. Türk Müziği’nin ölümüne bir hayranı olmamla birlikte diğer yöresel müziklerde hoşuma gidiyor. Mesela İskandinavya, İzlanda, İrlanda, İskoçya o yörelerin folk müziğini de severim dinlerim. Yer yer Balkan müzikleri Uzakdoğu vs..
90 lar Türkçe Pop Müziği’nin de hayranıyım desem yalan olmaz. Arada açar dinlerim. Pop Müzik kötü yapıldığında bom bok olmakla birlikte iyi yapıldı mı muazzam olabiliyor. ”Pop diyo lan muhahaha” deyip geçmeyin 90 lar Pop’unda son derece kaliteli işler var. Seden Gürel, Çelik, Burak Kut, Kerim Tekin vs… Özellikle 90 lar Tarkan hayranıyım desem yalan olmaz.
Rock müzikten bahsetmek ne derece doğru bilemiyorum ama konu ”Metal dışında dinledikleriniz” olduğu için bi sakınca görmüyorum. Geçmişten gelen bir Alternative Rock ve Hard Rock tutkum var. Bir Bon Jovi, AC/DC, Red Hot Chili Peppers, görüşlerini sevmesem de Mor ve Ötesi, Bulutsuzluk Özlemi, Rod Stewart, Queen vs… bunları bir çok yeni yetme kasıntı metal grubuna tercih ederim.
40 yılda bir yabancı Pop (o da denk gelirse) ve nadiren Klasik Müzik de sever dinlerim.
Rap (kısmen), Jazz Blues, RnB, Trance, Elektronik, Progressive cart curt hayatımın hiç bir döneminde dinlemedim, bundan sonra dinleyeceğime de pek benzemiyor sevmem de.
Bu arada gizli bir Michael Jackson hayranıyım.
27.03.2013
@Nightwing, Jazz sevilmez mi be. Sathanas belanı versin.
27.03.2013
@Nightwing, Vay vay vay seni çakma tr00 metalci:D
Metal değil de, rock dışında dinlediklerim olarak yorumlarsam daha iyi olur. Post-Rock’ı da hariç tutarsak: aşırı eğlenceli şeyler olmadıkça folk, boku çıkmadıkça elektronik (aslında sadece ambient/dark ambient ve cyberpunk/sci-fi oyunların, filmlerin soundtrackleri gibi şeylerden ibaret), çok fazla olmasa da blues, bu sıralar özellikle jazz ve fusion, yer yer de klasik müzik dinlerim. Bunlar dışında özellikle takip etmesem de 50′lerin müzikleri de hoşuma gider. (evet, çok Fallout oynadım)
Bi ara sıkı bir Ajdar dinleyicisiydim…. dalga geçme amaçlı tabii..
adam o kadar spastik ki izlerken insana gerçek hayattaki herşey yavan geliyor.. bundan daha kötüsü olamaz diyorsun…
Mehmet Ali Erbil’in programında Dale Don Dale dansıyla da koparmıştı ayrıca..
Çikita Muz’un üzerine de tanımam..
Ben daha fazla kişinin yazmasını beklerdim, şu ana bir kişi yazmış sadece: THE PRODIGY den bahsediyorum. Fat of the Land iyi albümdü: Diesel Power, Narayan, Breathe, Firestarter bıkmadan dinlediğim şarkılardır.
Yer yer rock öğeleri kullandıkları için Cypress Hill ve Run DMC dinlerim. Cypress Hill’in Live at Fillmore diye bir albümü vardı, zamanında Kadıköy Atlantis sinemasının olduğu pasajın içindeki müzik marketten KASETini almıştım, her neyse güzel albümdü Live at Fillmore. Run DMC’nin de Crown Royal albümünden bazı şarkıları severim. Özellikle School of Old gaz şarkıydı.
Son zamanlarda yeni şeyler ararken Morcheeba diye bir grup buldum, onu dinliyorum Youtube’tan.
Yerli olarak da, Sezen Aksu ve Nazal öncelin kimi şarkılarını epey bir severim.
Dinlediğim Türk grup hemen hemen hiç yok…Sebebi de müzik dinlerken genelde ikinci bir meşguliyete odaklanmış olmam, yabancı olunca dikkat dağılmıyor, ama Türkçede dikkat kaçıyor…
Buna rağmen arasıra büyük oyuncu(İfot) ve ses sanatçısı Hümeyra’nın parçalarını Youtube’dan dinliyorum http://youtu.be/5W9e3keizsA
BABALAR:
———
Orhan Gencebay – (Bi arkadaşımın deyişiyle: Daha büyüğü Allah)
Müslüm Gürses
Ferdi Tayfur
Tanju Okan
Yıldırım Gürses
DAMAR:
——
Hakan Taşıyan
Hakan Altun
Alihan
Ayna
Murat Kekilli
Metin Şentürk
Melih Görgün
Burhan Çaçan
Cankan
Emral
DELİKANLI:
———-
Arto
Tarkan
Doğuş
Aydın
Çılgın Sedat
İsmail YK
ABLALAR:
——–
Nil Karaibrahimgil
Göksel
Şebnem Ferah
ECNEBİ:
——-
Placebo
Kylie Minogue
Radyoda ne çalarsa…
VAZGEÇİLMEZ:
————
Teoman
İŞİM OLMAZ:
———–
Sezen Aksu
Ahmet Kaya
Mahsun-İbo-İzzet-Alişan-Özcan
BİRAZ DA ARTİSLİSK YAPAYIM:
—————————
Sessizlik
Unuttuğum, yanlış telaffuz ettiğim varsa affola… (“Telaffuz” sözcüğünü bile doğru telaffuz ettiğimden emin değilim ama, neyse…)
27.03.2013
@Bende Saklı Kalsın, Orhan Gencebay ne açıdan çok büyük?? Ses ise evet, ama orijinallik açısından hayır http://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/825286-muslum-gurses
PS:
Tarkan delikanlı felan değildir…
Kaynak ünlülerin iç dünyasını da bilen yazar Bülent Yılmazın kitabı: http://www.idefix.com/kitap/butun-kadinlar-seytandir-bulent-yilmaz/tanim.asp?sid=PQI0FTQCFK0K10Q66ZBV
27.03.2013
@Lex Luthor, Orhan Gencebay -> Beste, ses, ağırlık, en önemlisi duruşu… Uzar gider bu; kitap bile yazılır aslında bu konuda.
Orijinallik -> Black Sabbath heavy metal için neyse, Orhan Gencebay da arabesk için odur. Bilmem anlatabildim mi?
Tarkan konusunu anlamadım. Ne bakımdan delikanlı değil?
27.03.2013
@Bende Saklı Kalsın,
‘Bizde arabesk yoktur, Mısırdan çalıntı melodiler vardır’ http://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/536713-arabesk-ve-abdulvahab
‘Bizdeki arabesk, Arap müziğinin son derece ucuz ve basit bir taklidinden ibarettir’ http://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/535227-halis-arap-muzigini-arabesk-saniyoruz
Bilmem anlat(ıla)abildi(m) mi!!??
Homofobik değilim, ama Tarkan eşcinsel. Delikanlı sıfatı eşcinsellikle pek uyumlu durmuyor da..
Linkini verdiğim kitapta da ünlülerin iç dünyalarından bilgiler var, yazarı menajerlikten gelmeydi galiba. Uzun zaman oldu okuyalı, ama Tarkan hakkında yazdıklarını çok net hatırlıyorum… Naylon sevgili mevzuları felan…
Kitabı da D&R’dan almıştım…
28.03.2013
@Lex Luthor, arabesk konusunda sana katılıyorum ama diğerine gelince şimdi güzel kardeşim eğer eşcinsel olmak kötü değilse homafobiklikte kötü değil yani öyle savunmaya geçmen gereksiz onu geçtim popüler olmaya çalışan birinin bir çok ünlüyle ilgili daha önce dillendirilmemiş iddia(yalan)lar ortaya atması yeni bişey değil, kimler hakkında neler söylendi bu memlekette
28.03.2013
@Lex Luthor, Heavy Metal için de benzer yorumlar mutlaka yapılmıştır; ancak bu Heavy Metal’in bir tür olduğu gerçeğini değiştirmiyor bizim gözümüzde. Arabesk için de durum böyle…
Tarkan meselesine gelince, malum fotoğrafları çıktığında Tarkan bunları hiç kıvırmadan kabul etmişti. İşte delikanlılık aslında burada.
Daha önceden en iyi yeni albüme yazılan madonnalara laf atıldığında “başlıkta metal denmiyor bıdıbıdıbıdı” diye atarlanmalar yapılıp “burası müzik forumu, Metal’e özel değil vıdıvıdıvıdı” falan gibi geyikler dönüyodu. Ve de mevzu bahis metal dışı zilyon tane şey var (belki Metal’den daha da fazladırlar). Bi de buraya taşınmış tartışma tamam olmuş :D
27.03.2013
@loser, http://www.loadtr.com/829703-bunaragmen.htm
27.03.2013
@loser, Değil mi ya bu site çok bozdu.Bir daha girme bence sen.
27.03.2013
@loser, babacım tamam hepimiz sağlam metalheadleriz metali çok severizde zorunluluk değilki bu hep metal dinleyelim güzel müzik metal değilse ben bunu dinlemem tribine girelim
Moloko dinlediğim de oluyor… http://youtu.be/kl8mpAvTm_Y
Batuhan metal dışında dinlediklerini buraya yazarsa diye korkuyorum açıkçası. Ciguli bile dinliyo adam.