Eski EXODUS vokalisti Steve “Zetro” Souza’nın, yanına iki oğlunu ve iki de gitaristi alarak kurduğu HATRIOT’tan bahsedeceğiz bugün.
1990 ve sonrasında doğmuş, EXODUS’u “Tempo of the Dmaned” ile tanımış biriyseniz, muhtemelen o albümü sonraki EXODUS işlerinden daha çok seviyorsunuzdur. Aynı şekilde EXODUS’u zamanında sevmiş ve verdikleri uzun aranın ardından çıkaracakları albümü merakla beklemiş kitledenseniz de “Tempo of the Damned”I çok sevmiş, hatta en iyi geri dönüşlerden biri olarak değerlendirmişsiniz.
Kısacası, “Tempo of the Damned” birçokları için hâlâ 2000’lerde çıkmış en iyi thrash metal albümlerinden biri olmayı sürdürüyor. Bu albümün ardından gruptan ayrılan Steve “Zetro” Souza’nın bu gidişine sevinip “İyi ki Rob Dukes” geldi diyen kesim de bir hayli az gibi gözüküyor. Demem o ki, vedasını yaptığı “Tempo of the Damned” ile thrash metal severlerin damaklarında tat bırakan ve hayli özlenen Souza, bu açlığın farkında olacak ki, EXODUS’la kaldığı yerden devam eden bir projeye imza atmış.
HATRIOT, “Tempo of the Damned” EXODUS’unu sevenler için yapılmış, hatta kimi EXODUS hayranları tarafından grubun son birkaç albümünden daha iyi bulunabilecek düzeyde yarman bir thrash metal albümü.
Berbat ötesi bir kapağa sahip olan “Heroes of Origin”, altı kelimeyle cayır cayır bir thrash metal albümü. Gerçekten de, seksenler ile günümüzü bir araya getirmeyi başaran, vahşi mi vahşi, yırtıcı, agresif, bayağı taş gibi bir thrash metal var karşımızda.
Rifler, sololar, Souza’nın kariyerindeki belki de en yırtıcı vokal performansı ve kütür kütür davulalrla, “Tempo of the Damned”I seven neredeyse herkesin seveceği, onun dışında da EXODUS; TESTAMENT, SLAYER, ONSLAUGHT, OVERKILL gibi agresif thrash metal gruplarını seven pek çok kişinin de ayılıp bayılacağı düzeyde “istenenei” veren bir çalışma. Albüme öylesine konmuş bir parça olmadığı gibi, kimi şarkılardaki zekice fikirler, her şarkının kendi kimliğine kavuşmasına, albümün heyecan dozunun yüksek kalmasına neden olmuş. Taş gibi gitar tonuyla icra edilen etli rifler, kafa sallamamanın pek mümkün olmadığı groove’lar, kısacası bir thrash metal albümünde arayabileceğiniz her şeyi barındıran bir iş “Heroes of Origin”.
“Tempo of the Damned” veya “Killing Peace” gibi ağızları açık bırakan bir manyaklık olmayabilir, ancak yüzde yüz thrash metal aşkıyla yapılmış, yüksek müzisyenlik, akılda kalıcı şarkılar ve yaratıcı adamların yüz bin yıldır yapılan bir tür içinde bile yapacak farklı şeyler bulabileceklerini kanıtlayan, çok çok iyi bir albüm.
Benim için son SLAYER albümünden de, son EXODUS albümünden de, son TESTAMENT albümünden de, son OVERKILL albümünden de iyi, her şeyiyle saf bir thrash metal albümü. Daha fazlası değil evet, ama yapmak istediği şeyi de her şeyiyle başarıyor. Değerli Souza ailesindeki büyüklerin ellerinden, çocukların gözlerinden öperim.
Kadro Steve "Zetro" Souza: Vokal
Cody Souza: Bas
Nick Souza: Davul
Miguel Esparza: Gitar
Kosta V.: Gitar
Şarkılar 1. Suicide Run
2. Weapons of Class Destruction
3. Murder American Style
4. Blood Stained Wings
5. The Violent Times of My Dark Passenger
6. Globicidal
7. And Your Children to Be Damned
8. The Mechanics of Annihilation
9. Shadows of the Buried
10. Heroes of Origin
…Benim için son SLAYER albümünden de, son EXODUS albümünden de, son TESTAMENT albümünden de, son OVERKILL albümünden de iyi, her şeyiyle saf bir thrash metal albümü.
her ne kadar cayır cayır çatır çatır bir albüm olsa da bir şeyler eksik sanki yine de . albüm başlangıcında hissedilen coşku albüm boyunca sürmedi bende. tempo of the damned gibi olması beklenemez zaten ama daha iyi olabilirdi albüm. hele hele zetro özlendiğini ve dinleyicilerin tempo of the damned ayarında bir albümün yüksek beklentisi içinde olduğunu biliyorken….
Bence hiçbir şey eksik değil. Sanırım albüm nete ocakta düşmüştü, o zamandan beridir sürekli dinliyorum. Son zamanların en iyi 5-10 thrash metal albümünden biri olmuş bence.
Büyüleyici değil ama zaten beklenen de bu değil. Thrash metal daha fazla tür içi ruh barındırdığından olacak ki sadece özünde olan bazı şeyleri benimseyip onları hissedebildiğinizde standardı çok bozmadan muhteşem denebilecek derecede gaza getirici, boyun kırıcı albümler çıkabiliyor. Blood stained wings’i açıp kafa sallamak ibadet haline gelebilecek kadar bağımlılık yapıyor. Cayır cayır old school thrash işte, her anı gaz dolu.
Görmüş ama hayal kırıklığıdır diye dinlememiştim, merak ettim şimdi…
long live thrash metal diyorum! başka söze gerek yok.
…Benim için son SLAYER albümünden de, son EXODUS albümünden de, son TESTAMENT albümünden de, son OVERKILL albümünden de iyi, her şeyiyle saf bir thrash metal albümü.
Bu iddiaya dayanarak merak ettim dinliycem.
04.03.2013
@kıvanç, kişisel görüşüme göre yazarın bu iddiası gayet yerinde.açıkçası old-school thrash kokan bir albüm.
İndirdim ama dinleme fırsatım olmadı henüz. Ayrıca evet ”pure thrash” olayını bayağı övmüşler albümdeki.
Dinledim, gercekten yamanmış…
her ne kadar cayır cayır çatır çatır bir albüm olsa da bir şeyler eksik sanki yine de . albüm başlangıcında hissedilen coşku albüm boyunca sürmedi bende. tempo of the damned gibi olması beklenemez zaten ama daha iyi olabilirdi albüm. hele hele zetro özlendiğini ve dinleyicilerin tempo of the damned ayarında bir albümün yüksek beklentisi içinde olduğunu biliyorken….
Bence hiçbir şey eksik değil. Sanırım albüm nete ocakta düşmüştü, o zamandan beridir sürekli dinliyorum. Son zamanların en iyi 5-10 thrash metal albümünden biri olmuş bence.
Büyüleyici değil ama zaten beklenen de bu değil. Thrash metal daha fazla tür içi ruh barındırdığından olacak ki sadece özünde olan bazı şeyleri benimseyip onları hissedebildiğinizde standardı çok bozmadan muhteşem denebilecek derecede gaza getirici, boyun kırıcı albümler çıkabiliyor. Blood stained wings’i açıp kafa sallamak ibadet haline gelebilecek kadar bağımlılık yapıyor. Cayır cayır old school thrash işte, her anı gaz dolu.