Eğer herkesin beğenisi benim gibi olsaydı, bu albüm henüz çıkmasına rağmen klasikler arasındaki yerini alırdı. 2001’de kurulmuş Suspyre’ın eski albümleri pek dikkatimi çekmemişti, şu anda arşivimde bile yoklar hatta. Ama bu kendi ismini veren albüm, dikkat çekmeyecek gibi değil. Doğaçlama kısımları kurgu gibi, Bach etkili neo-klasik kısımları doğaçlama gibi. Tuhaf anlattım değil mi? Ama albüm kendisi öyle zaten. En güzeli de, bu acayip albüm acayip bütünlüklü. Atonal tınlayan piyano-vokal kısımlarının dizonantlığı bile kulağa lezzetli ve uyumlu gelir mi? Geliyor valla. Eğer sezgilerim beni yanıltmıyorsa, en ufak kasma vuku bulmamış bu albümün bestelenmesi ve icrası esnalarında. Öyle akıcı, art arda dizilmiş, ilk bakışta alakasız gibi gelen kısımlar öyle birbirlerine bağlanıyorlar, ya da ayrışıklıkları öyle lezzetli sarmallanıyor ki, anlatamam.
Geleneksel progresif metal’de genelde bir kasma, bir ciddiyet, bir vakurluk vardır; deneysel progresif metalde ise uçukluk ve aykırılık yönüne fazla baskı yapılması halinde dinlerken bunların sizi yorması, sıkması muhtemeldir ne kadar inanılmaz müzikler yapılıyor olursa olunsun. Bazı şeylerin matematiği, mantığı olmaz. Size çekici gelen bir insanın “hmm gözü şöyle, burnu böyle, ondan çekici” şeklinde analiz edilebilecek bir çekiciliği yoktur aslında. Müzikte de böyledir. Tam da istediğiniz şeylerin yapıldığı bir albüm bazen size hiç de hitap etmez, ama “nefret ediyorum o tarzdan” denen bir türde olan bir albüme aşık da olabilirsiniz. Henüz böyle bir şey başınıza gelmediyse de, gelebilir. Demedi demeyin. İşte tüm bu sebeplerle, ben bu albümü ne kadar inanılmaz bulsam da, siz bulmayabilirsiniz, bu doğaldır.
Chapman stick denen acayip aleti de albümde kullanan Gregg Rosetti için ne desem bilemedim, herhalde şu multi-yetenekli ve donanımlı metal müzik müzisyenleri arasına ismini yazdıracaktır bu ivmeyle devam ederse. Aslında vokalist Clay Barton da çok iyi, yer yer Russell Allen tarzı agresif çıkışları, ve genele yaydığı oturaklı entonasyonlu yorumu dikkate değer. Ama albümde, ne kadar hayvani iyi çalınmış, icra edilmiş enstrümanlar ve vokal varsa da, en çok hayranlık duydurtan şey düzenlemeler ve besteler bana kalırsa.
Caz etkilenimli kısımları, klasik müzik kalıplarında ve metal soundunda bir düzenin içine, hiç de sırıtmayan, hatta inanılmaz uyumlu bir şekilde entegre etmek bence çok büyük bir başarı. Gerçi “sezgilerim beni yanıltmıyorsa” şeklinde ifade ettiğim durum burada da mevcut. Yani, belki de adamlar sakız çiğneyip geyik çevire çevire bu besteleri yapmışlardır, bilemiyorum. Ama bana çok çok özenilmiş gibi hissettiriyor bestelerin kalifiye yapılarına kulak kesilince. Geri vokallerin, ana vokale destek çıktığı yerlerin “gediğine konmuş” hissi vermesinden mi bahsedeyim, piyano ve bas gitarın birbirini tamamladığı muhteşem melodik örüntüler,ve sanki onları öne çıkarmak için bu esnada vokallerin silik partisyonlarda takılmalarından mı bahsedeyim bilemedim. Gerçek manada bir progresiflik, albümün her tarafına sinmiş ve her deliğinden fışkırıyor. Hatta öyle progresif ki, albüm içi diziliş bile “ilerlemeci”. Yani albüm herhangi bir albüm gibi başlasa da, git gide abarıyor diyebilirim. Ayrıca bu albümü dinlemezseniz kıyamet kopabilirmiş, öyle diyolla.
Şaka bi yana, bu albümü, kaliteli müzik dinleyicisi olup “metal şöyle böyle kötü” diyen kişilere itinayla dinletin. Özellikle caz ve klasik müzik hayranı kişilerin ön yargılarını yerle bir edebilirsiniz. Daha fazla uzatmak istemiyorum bu kritiği, ve ilk defa bir albüme not vermiyorum. Evet, SUSPYRE’ın 2012 albümü benim için modern bir klasiktir şimdiden.
Kadro Gregg Rossetti: Gitar, saksafon, programlama, perdesiz bas, chapman stick (1, 2, 4. Şarkılarda)
Gabriel Marshall: Davul, parküsyon
Sam Bhoot: Bas
April Sese: Klavye, piyano
Clay Barton: Vokal
Andrew Distabile: Gitar
Şarkılar 1. Chaser
2. Tranquility and Stress
3. The Divided Son
4. Still Bending the Violet
5. The Fire Dancer
6. Cancún
7. Shades...
8. The Cycle
9. The Whispers Never Written
10. The Man Made of Stone
@saw you drown, belki ben üşengeç bi adamım abi. şakabiyana aslında benim istediğim, yazarın albümde en sevdiği 2-3 şarkıyı koyarak bizimle paylaşması. Grubun en iyi işlerini öne çıkararak, yeni dinleyiciler kazandırması.
@Ufuk Sönmez, YouTube’da yeni şarkılardan hiç bulamadım. Grubun sayfasının linki de var zaten aşağıda, isteyen baksın diye koyuyoruz arkadaşlar onu! Aaaa! sdgfds
ben bunların when time fades… isimli albümlerini dinle diye vermiştim kaydetmiştin ama sanırım pek dinlemedin oysa o albüm çok daha iyiydi. hatta suspyre’ın en iyi albümü. grubun bu son albümünü ise pek beğenmedim. bence topluluk kendisini tekrar etmiş besteler ise son derece vasat. suspyre’a göre vasat diyorum çünkü when time fades…’deki bestelerle karşılaştırdığımda bu albümü neden çıkardılar ki diyorum. grubun en büyük artısı klavyedeki april sese isimli bayan klavyeci. bu arada bu grubun vokalisti clay barton shadow gallery’nin son albümü digital ghost’daki venom adlı şarkıda vokalleri de üstlenmişti. artı bir bilgi. kapak çok iyi, yazı da güzel ama içerik olmamış pek.
@b, Diğer albümlerine baktım, uçukluk ve tutarlılığın iyi harmanlanmadığını hissettim. Fazla deneysel geldi açıkçası. Sanırım progarchives.com’da da benim gibi değerlendirenler çoğunlukta. 3.5 falan almış when time fades, oysa ki bu albüm 4.5 civarı.
@b, Tamam anladım. Kişisel beğeni diyelim o zaman. Bu arada dinlemeyeceğim şeyleri bir bir arşivimden siliyorum artık, saygısızlık olarak alma da Suspyre’ın eski albümleri de uçtu. Sağol gene de, senden aldığım albümlerin haddi hesabı yok. :)
@Aeonian_Lich, benim bilgisayarımda tatu klipleri var, onlara da bi el atsana kardeşim :D yalnız itiraflar ardı ardına geliyor, bakalım daha neler çıkçak bu tayfadan.
tatu’dan aeonian lich’e gelsin o zaman bu şarkı: “not gonna get us”
@Ufuk Sönmez, Şaka maka flac arşiv yapınca hard disk dayanmıyo, eksternallerle de destekle destekle nereye kadar. Radikal değişiklikler yaptım artık, acımıyorum siliyorum.
Beni yakalayamazlar da senin adın belli soyadın belli, tatu da kurtarmaz seni xD
@saw you drown, Brutal kısımları değil de, nakarat kısmında pes ve tiz iki vokalin üst üste olması lazım. Shagrath bulunur yoksa kolay, ama birbirine uyumlu iki clean ses bulmak biraz meşakkatli. :)
Progresif aleminde böyle gruplara ihtiyaç var.Daha ilk şarkılarında yetenekleri açığa çıkıyor.Dinlemek lazım tüm albümü.
İyi de abicim hem albümü dinleyin diyosun, hem de 1 tane link koyuyosun, o da 2 dk. civarı. Ben nerden bilcem senin beni kandırmadığını :D
09.05.2012
@Ufuk Sönmez, facebook sayfalarından dinlenebiliyor albüm.
09.05.2012
@saw you drown, belki ben üşengeç bi adamım abi. şakabiyana aslında benim istediğim, yazarın albümde en sevdiği 2-3 şarkıyı koyarak bizimle paylaşması. Grubun en iyi işlerini öne çıkararak, yeni dinleyiciler kazandırması.
09.05.2012
@Ufuk Sönmez, Ahmet, sana diyor bak. :D İnanmıcaksın ama bende flash player bile yok youtube’u açmak için. Öyle alakasızım yani. :D
09.05.2012
@Aeonian_Lich, yazıyı Batu koydu, ona kızın. Ben 2 gündür yataktan kalkamıyorum felaket durumdayım.
09.05.2012
@Ufuk Sönmez, YouTube’da yeni şarkılardan hiç bulamadım. Grubun sayfasının linki de var zaten aşağıda, isteyen baksın diye koyuyoruz arkadaşlar onu! Aaaa! sdgfds
Ahmet sen de ağlama iki dakka ya. (geçmiş olsun)
ben bunların when time fades… isimli albümlerini dinle diye vermiştim kaydetmiştin ama sanırım pek dinlemedin oysa o albüm çok daha iyiydi. hatta suspyre’ın en iyi albümü. grubun bu son albümünü ise pek beğenmedim. bence topluluk kendisini tekrar etmiş besteler ise son derece vasat. suspyre’a göre vasat diyorum çünkü when time fades…’deki bestelerle karşılaştırdığımda bu albümü neden çıkardılar ki diyorum. grubun en büyük artısı klavyedeki april sese isimli bayan klavyeci. bu arada bu grubun vokalisti clay barton shadow gallery’nin son albümü digital ghost’daki venom adlı şarkıda vokalleri de üstlenmişti. artı bir bilgi. kapak çok iyi, yazı da güzel ama içerik olmamış pek.
09.05.2012
@b, Yazıda bolca “kişisel beğeni” yönünü vurguladım zaten. Yazı güzelse, içerik de öyle olmalı mantıken. :)
09.05.2012
@b, Diğer albümlerine baktım, uçukluk ve tutarlılığın iyi harmanlanmadığını hissettim. Fazla deneysel geldi açıkçası. Sanırım progarchives.com’da da benim gibi değerlendirenler çoğunlukta. 3.5 falan almış when time fades, oysa ki bu albüm 4.5 civarı.
içerik derken albüm, beste, şarkı içeriğini kastemiştim yazı değil.:) yani vasat demek istedim.
09.05.2012
@b, Tamam anladım. Kişisel beğeni diyelim o zaman. Bu arada dinlemeyeceğim şeyleri bir bir arşivimden siliyorum artık, saygısızlık olarak alma da Suspyre’ın eski albümleri de uçtu. Sağol gene de, senden aldığım albümlerin haddi hesabı yok. :)
09.05.2012
@Aeonian_Lich, benim bilgisayarımda tatu klipleri var, onlara da bi el atsana kardeşim :D yalnız itiraflar ardı ardına geliyor, bakalım daha neler çıkçak bu tayfadan.
tatu’dan aeonian lich’e gelsin o zaman bu şarkı: “not gonna get us”
09.05.2012
@Ufuk Sönmez, Şaka maka flac arşiv yapınca hard disk dayanmıyo, eksternallerle de destekle destekle nereye kadar. Radikal değişiklikler yaptım artık, acımıyorum siliyorum.
Beni yakalayamazlar da senin adın belli soyadın belli, tatu da kurtarmaz seni xD
17.05.2012
@Aeonian_Lich,
Nickiniz’e tıkladıktan sonra verdiğim ilk tepki.March of mephisto cover’ı da olmalı. Gerçekten de çok eğlenceli olmuş coverlar.)
17.05.2012
@saw you drown, Teşekkürler. Şu ara hiç yeni kayıt yapasım yok, bi de o şarkı geri vokal olmadan iyi olmaz. :)
17.05.2012
@Aeonian_Lich, Bir tane shagrath bulamazmısın:=)
17.05.2012
@saw you drown, Brutal kısımları değil de, nakarat kısmında pes ve tiz iki vokalin üst üste olması lazım. Shagrath bulunur yoksa kolay, ama birbirine uyumlu iki clean ses bulmak biraz meşakkatli. :)
17.05.2012
@Aeonian_Lich,Tamam o zaman.March of mephisto olmasa da başka coverlar bekliyoruz.Takipçinim. :)
17.05.2012
@saw you drown, Eyvallah. :)
Kapak haddinden fazla güzel.