Daha önce İstanbul’da bir kez izlemiş olduğum THE HAUNTED’ın konserine gidip gitmemekte biraz tereddüt etmiştim açıkçası. Mart ayında çıkardıkları “Unseen” albümünü de hiç dinlememiştim ama okuduğum yorumlar grubun tarzını baya değiştirdiğine işaret ediyordu. Ama sonunda yine de gitmeye karar verdim ve doğru bir karar olduğunu konser başladıktan kısa bir süre sonra anlayarak sırıtmaya başlamıştım.
Konser gayet küçük bir barda gerçekleşti. Bronx kadar, hatta belki de daha küçük bir mekan Zaragon Rock Club. Grup 22:30’da sahneye çıktı ve aşağı yukarı 100-150 kişilik bir kitleye çaldılar. Daha az da olabilir, pek iyi değilim bu seyirci sayısı saptama olaylarında.
Ön grup yoktu ve grup kısacık bir selamdan sonra direk Never Better adlı, yeni albümün ilk şarkısıyla konseri açtı. Uzun sakalı ve uzamaya başlayan saçlarıyla yeni imajını sergileyen Göteborg’un yaramaz çocuğu (hep bu tabiri kullanmak istemiştim) Peter Dolving sahnede bir saniye yerinde durmadı.
Ara sıra vokaller duyulmuyordu ama açıkçası kimsenin umrunda değildi, Björler kardeşler ve Jensen adaşların (nasıl tembelim ya) yarattığı güçlü müzik mekanda bulunanları avucunun içine almaya yetiyordu.
Evet, Dolving demiştik. Bütün grup elemanlarını gerçekten çok istekli gördüm. Björler kardeşler bile her zamanki cool tavırlarını sergileseler de, seyirciyle daha çok etkileşime girdiler ve orada olmaktan çok keyif duyuyor gibilerdi. Dolving ise sadece sahnede hareket etmekle kalmayıp, iki üç kere stage diving bile yaptı.
Bu noktada bir de seyirciye değinmek istiyorum. Şu ana kadar İsveç’te izlediğim konserlerdeki açık ara en iyi seyirci bu konserdeydi. Ben yine sakin sakin durup, hafifçe kafa sallayarak eşlik eden konsere doymuş bir İsveçli kitle beklerken, ilk şarkıdan hareketlenmeye başlayıp konser ilerledikçe coşan, stage diving, crowd surfing, pogo yapan bir kitle görünce baya şaşırdım. Gerçekten seyirciyle grup arasında çok güzel bir etkileşim vardı. Ben de mosh pit içinde aktif olarak yerimi aldım tabii.
Son albümden iki üç şarkı dışında, D.O.A., 99, The Medication, Trespass gibi şarkılar çalındı. Ama konserin kapanışını yapan 3 parça öyle seçilmişti ki konser zirvede bitti kesinlikle. Dark Intentions + Bury Your Dead ve Hate Song. Kişisel favorilerim arasında da yer alan bu üç şarkı arka arkaya gelince olay koptu, çok leziz bir bitiriş oldu.
Dolving sözlerin yarısını kaçırmak pahasına seyircilerin arasına atladı, delicesine pogo yapıldı, hoplandı zıplandı falan. Yaklaşık 1 saat 20 dakika civarı süren konser kısa geldi.
Son albümleriyle davayı satmışlar mıdır, sıçmışlar mıdır bilemem, daha dinlemedim ama şu bir gerçek ki, THE HAUNTED sahnede varını yoğunu ortaya koyup seyirciyi coşturmasını bilen bir grup, bunu bir kere daha görmüş oldum.
İsveç seyircisini bile bu kadar gaza getirebilen bir grup başarılı değildir de nedir yahu?
Yorum alanı
“THE HAUNTED, 10 Eylül 2011 – Zaragon Rock Club, İsveç” yazısına 3 yorum var
Çocuk gibi ağlayasım geliyor şöyle konserleri izleyemediğim zaman. Ömer biz seni kıskanmaktan bıktık, sen İsveç’in keyfini çıkarmaktan bıkmadın. Tabii kim olsa öyle yapardı, orası ayrı. Yarasın koçum. Bal olsun, şekkker olsun.
@duraganyolcu, ee o kadar olsun artık, bütün gün laboratuarda kafa patlatıyoruz :) Fırsat bulunca da akıyoruz tabi ortamlara.
Ufukta daha ilginç konserler var, işler yolunda giderse yeni kritiklerle döneceğim.
sen.çok.şanslı.bi.adamsın.ömer.işte.bu.yüzden.seni.sevmiyorum.adamım.şaka bi yana orada olmayı acaip isterdim. yeni albümlerini de sevmiştim zaten.
Çocuk gibi ağlayasım geliyor şöyle konserleri izleyemediğim zaman. Ömer biz seni kıskanmaktan bıktık, sen İsveç’in keyfini çıkarmaktan bıkmadın. Tabii kim olsa öyle yapardı, orası ayrı. Yarasın koçum. Bal olsun, şekkker olsun.
19.09.2011
@duraganyolcu, ee o kadar olsun artık, bütün gün laboratuarda kafa patlatıyoruz :) Fırsat bulunca da akıyoruz tabi ortamlara.
Ufukta daha ilginç konserler var, işler yolunda giderse yeni kritiklerle döneceğim.