Ülkemizde en çok sevilen gruplardan biri, şüphesiz ki OPETH. Bunu pasifagresif’e konan OPETH haber ve yazılarının okunma sayılarından, bu haber ve yazılara yapılan yorum miktarından görmek mümkün. Bu sadece ülkemizle sınırlı bir durum değil elbet. OPETH var olduğu günden beri hep belli bir ilgiye mazhar olmuş, zaten son on yıldır da ismini dünyada adı en çok anılan gruplar arasına bileğinin hakkıyla yazdırmış bir topluluk.
Sitede albümü hiç olmayan sayısız grup dururken neden yine OPETH yazdığıma gelince; çünkü öyle istiyorum, bir; grubun yazılmayan tek albümü bu kaldı, iki; yazması da dinlemesi kadar zevkli, üç; biraz abarttım, dinlemesi daha zevkli; bu da dört.
Önceki OPETH yazılarımda görülen türde duygusal bir ibiş olmadan yazma niyetindeyim bu albümü; her ne kadar albüm, bu şekilde damardan yazmaya gayet olanak hazılayan düzeyde yoğun bir içeriğe ve haleti ruhiyeye sahip olsa da.
“My Arms, Your Hearse” OPETH’in ilk konsept albümü bildiğimiz gibi. İlkokulda olsaydım “Meeevsiiimleeeriiiiiişliiiiyoooooor” diye özetleyebileceğim konsept yapı, hakikaten de dört mevsimi işleyen ve tüm o OPETH hüznüne, yoğunluğuna falan rağmen bana ilkokulda sınıfın arka tarafında duvara asılı mevsim resimlerini anımsatan bir durum yaratıyor. [Öl geber mode on] O yüzdendir ki The Amen Corner’ı dinlerken aklıma pamukları uhuyla yapıştırmak suretiyle kar yapılmış ilkokul el işi çalışmaları, When dinlerken (cümleyi tamamlayamadan can vermek).
Fazla dağılmadan devam edelim. “My Arms, Your Hearse”, veya genel geçer OPETH adabıyla “MAYH”; OPETH’in en soğuk, en yoğun ve en dolu saatlerinden biri. “Morningrise’da daha çok doom metal, Still Life’ta daha çok death metal etkisi varsa, MAYH’ta da daha çok bir black metal hissi vardır” denmiştir yıllarca. Neden denmiştir? Çünkü doğrudur. “My Arms, Your Hearse”, OPETH’in en black metal albümüdür. Bunu müziğinden ziyade duygusuyla verse de, teknik durumlara eğildiğimizde karşımıza çıkan sayısız unsur da bu tezi destekler niteliktedir.
İlk evvela, Prologue’un ardından açılışı yapan April Ethereal OPETH tarihinin en iyi şarkılarından biridir diyerek başlayalım. Mikael’in üst üste binen birkaç sesiyle giren şarkı, içindeki enfes riflerden tutun da, yıllar içinde OPETH tarafından resmen sahiplenilecek ve OPETH’e atfedilecek akor bileşimlerine kadar, müziğin sahip olabileceği güç, kudret, ihtişam adına gerçek bir numuneliktir. Öyle bir ses duvarı yaratılır ki bu şarkıda, sanırsınız milyonlarca ağaç tarafından kapanmış bir ormanda ilerlemeye çalışıyorsunuz, üzerleri yaprakla dolu milyarlarca dalın arasından bir yerlere ulaşmaya çalışıyorsunuz. Şarkı size o denli güçlü ve altı doldurulmuş bir hissiyat yaratır.
“Black metal ve orman bilinci”, metal dünyamızın en bir sevimli yanları arasındadır. Bu hırıltılı gırtlaklar, bu birlikte basıldıklarında buz kesen nota bileşimleri, nasıl oluyorsa gürgen palamutla, köknarla, kurumuş yaprakla falan pek güzel gitmekte, adeta iyi bir et yanında içilen gövdeli bir kırmızı şaraba dönüşmektedir. Metal dünyası pastoralliği pek bir sevmektedir. Ama nasıl sevmesin? Akerfeldt’inki gibi bir ses, arkasında kuduran bir müzikal şölen eşliğinde,”Yağmur hoşçakal diyordu, ve gece geldiğinde orman dallarını üzerime örttü; yukarıdan bir şey geçti ve ben bir rüyaya daldım” gibi gönül teline solo attıran şeyler söylediğinde, doğal olarak pek az insan kayıtsız kalabiliyor, pek az insan “Hacı bırak yea” diyebiliyor. Ha, diyen yok mu var; ama, duygulu metal gönüllüleri olarak tasvip etmiyoruz, leave Britney alone diyoruz.
Ara pasajları falan saymazsak topu topu beş şarkı barındıran “MAYH”, öncesindeki “Morningrise“dan on dört, sonrasındaki “Still Life“tan da on dakika kısa olması sebebiyle üzse de, bu beş şarkının sahip oldukları kudret, notalarındaki asil kanda… Aman sevmedim bu benzetmeyi. Evet albümde sadece beş şarkı olsa da, bu şarkıların barındırıdığı varyasyon ve zenginlik, “MAYH”ı eşsiz bir dinlemelik kılmaya yetiyor. April Ethereal dışında When ve Demon of the Fall da muhakkak ki grubun yaptığı en önemli şarkılar arasında.
Her şarkının telaffuz edilen son kelimesinin bir sonraki şarkı ismi olduğu albüm, Akerfeldt tarafından da açıklandığı üzere sözleri müziklerden önce yazılan ilk ve sanırım da tek OPETH albümü. Üç akustik şarkının da kitapçıkta sözlere sahip olduğu albümün diğer bir özelliği de AMON AMARTH’tan gelen Martin Lopez’in ilk OPETH performansını yansıtıyor olması. Baslar ise, gruba alınmış olmasına rağmen şarkıları öğrenecek zamanı olmadığından, yeni çocuk Martin Mendez tarafından değil, Akerfeldt tarafından çalınmış.
Uzatmayalım, bitirelim. “MAYH”, OPETH’in her biri birbirinden başarılı pek çok albümü arasından, bazısına göre en iyisi, bazısına göre en iyilerden, bazısına göreyse geri plandakilerden biri; tıpkı diğer tüm OPETH albümleri gibi. Bir grubun her albümü başka bir dinleyici kesimi tarafından en iyi olarak gösteriliyorsa, o grup yırtmıştır arkadaş. OPETH de bu gruplardan biri. Her albümü bir başkasının favorisi, her albümü bir başkasına göre grubun zirvesi.
Yazıyı bitirirken, henüz bilmeyenlere kötü bir sürpriz yapayım dedim. Tüm bu duygusallığına, yoğunluğuna rağmen, “MAYH”ın şöyle de bir durumu var. Eğer albümün en güzel anlarından Credence’ı bir dahaki dinlemenizde acılar çekmeyeceğinize, hatta Credence’ı bir daha bu duyacağınızı hatırlamadan dinleyebileceğinize dair kendinize güveniyorsanız dinleyin. Ben uyarayım da.
shit nigga! the amen corner, demon of the fall gibi şarkıları zamanında çok dinlediğim için artık sıkıcı geliyor bana. April ethereal, karma favorilerim olarak kaldı. bir de davul prodüksiyonu çok kötü. baya kötü hatta.
benim de her albümüne bayıldığım opeth’in bence açık ara en vasat albümü. bir türlü sevemedim. belki de fazlasıyla black metal etkisinde olduğundandır.
Opeth’in bu albümü bence en iyi albümüdür.Walkman’imde bu albümü dinlediğimde başka bir dünyaya girdiğimi hissediyorum.Bu albümde her şarkı benim için özeldir.Eskiden bir dergide çok doğru bulduğum yorumda Opeth için ”o kadar çok riff kullanıyolarki başka gruplar onların bir şarkıda kullandığı riff ve melodiyle bir albüm yapabilir” yazıyordu.Opeth grubu insanlarda değişik etkiler bırakıyor.BEnce olağanüstü müzik yapan (son albüme hala ısınmaya çalışsamda!) harika bir grup.
@pea, opeth akustik parçalar yazan ve bunları da şarkı geçişlerinde kullanan bir grup olduğu için farklı kitleler de bazı şarkılarını dinleyebiliyor. Ama opeth temelde “extreme prog. metal” yapıyor.
@pea, valla 10 numara yorum kardeşim :))… ne güzel ses var herifte,besteler müthiş, güzel güzel söylesene adamım şu şarkıları… sırf bu böğürtü yüzünden dinle(ye)miyorum opeth’i…. enstürmantel bi albüm çıkarırlarsa dinlerim ama :))… fanları kızmasın, içimden geçenleri söylüyorum valla…
@in the court of the crimson king, valla haberim yoktu… youtube’dan dinledim, gerçekten çok hoş… amazon.co.uk’den siparişi verdim bile… saol… teşekkür ederim…
Morningrise albümünden itibaren takip ettiğim opeth’in en sevdiğim albümü. Tüm opeth diskografisinde duygusal yoğunluğun en fazla olduğu albümün bu albüm olduğunu düşünüyorum. Ayrıca grubun yazdığı en iyi şarkı olarak gördüğüm When de bu albümde. Martin Lopez’ in de albüme çok şey kattığını düşünüyorum.
oooohhhaaaaaa…..ahmet abi ne yaptın yauu…eline beynine sağlık…siteye girince direk karşımda bunu görmek süper oldu…opeth in bana göre en iyi albümü…100 üzerinden 100…april ethereal….müthiş…alakasız olabilir ama bu şarkının başlarını enslaved in ethica odini şarkısına benzetiyorum…
1-morningrise
2-blackwater park
3-stil life
4-ghost reveries benim sıralamam. bu albüm de 5 veya 6 olur herhalde.
demon of the fall opeth’in yaptığı en iyi şarkılardan biridir. hiç bahsedilmemiş ama the amen corner da harika bir şarkıdır.
benim sıralamam:
1-morningrise
2-still life
3-blackwater park
4-ghost reveries
son ikiye deliverence ve damnation’u atarım. ortada MAYH, watershed ve orchid sabaha kadar oynasalar eşitlik bozulmaz. o yüzden ortalarda bir yerde diyeyim ben.
1- ghost reveries
2- blackwater park
3- deliverance
4- morningrise
5- orhid
6- damnation
7- still life
8- watershed
9- my arms, your hearse
… büyük ihtimalle yeni gelecek albüm de watershed’in altına girecek, çünkü yeni kadrosunu hiç sevmedim.
Albümün internette dolaşan mp3 formatındaki pek çok versiyonunda April Ethereal’ın son 3 dakikası yoktur. Haliyle grup da progresif; coşku geldiği anda şarkının çat diye bitip diğerinin başlaması dikkat çekmeyebiliyor.
@harro, Yücel Müziğin yayınlamış olduğu kasetten albümü ilk kez dinlerken o anda fena halde irkilmiş ve ne oluyoruz lan demiştim. Hakikaten çok çarpıcı bir geçiş.
opethi ilk defa lisede bir sınıf arkadaşım önermişti(hala lisedeyim bu arada) slow şarkılarıyla sevmiştim başta tabi ilk dinlediğim albümleri greveries old. içinde pek ısınamadım. bir dinledim iki dinledim üç olmuyo diyip bıraktım bir kenara sonra bir sonbahar akşamı en ergen halimle dinledim MAYHı albüm boyunca bir ürperme bir duygu yoğunluğu aşık oldum resmen.O gün bu gündür Opeth hayatımdaki en önemli 5 gruptan biri.
bide when müziğe bakış açımı değiştiren 3 şarkıdan biri.diğerleri
1.Pink Floyd Echoes
3.Enslaved The Voices
abi videoyu neden koydun..bunu 22.06.2011 tarihinde 02.21 ‘de farkettim ve artık credence dinlerken ”nedendir bilmiyorum” kötü oluyorumm.. uyarmıştın evet ama insanoğlu meraklıdır..sen bile izlemişsin :))
@saklanan saman, bu albümde bir adam ölüyor ama öldüğüne inanamıyor anladığım kadarıyla ruh olarak gezinmeye başlıyor.sonra sevgilisiyle konuşmaya çalışıyor.sonunda sevgilisi ona aşklarının bittiğini anlatınca bir yere hapsoluyor.ayrıca bu albümde her şarkının son kelimesi sonraki şarkının adıdır.
still life ta ise köyünden sürülmüş bir adam var (neden sürüldüğü albümde açıklanmıyor.)köyüne gizlice dönüp sevgilisiyle görüşüyor.sonra da delirip sevgilisini öldürüyor.
Senden aldigim gazla kendi listemi yazmak istiyorum.
1 – Still Life 10/10
Ilk Opeth albumum, sadece Moor tek basina 11/10 alir. Hala bu albumu ilk dinlerkenki yasadigim soku yasatacak bir grup/album ariyorum.
2 – My Arm Your Hearse 9.5/10
En sevdigim atmosfer bu albumde. Kasetteki kotu baskidan sozleri okumaya calisirken gozluk numaram artmisti.
3 – Blackwater Park 9.5/10
Icimdeki Opeth askinin tavan yaptigi album. Bence “bol gecisli sarki yazma” sanatina Opeth bu albumde cag atlatmistir.
4 – Morningrise 9/10
Siir gibi album, ozellikle baslar cok efsane. Opeth malesef bunun gibi bir sey bir daha asla yapmadi.
5 – Ghost Reveries 8.5/10
Bence modern Opeth in doruk noktasi. Evet arada zayif sarkilar var ama albumun ilk yarisi resmen buyu gibi muzik otesi birsey.
6 – Deliverance 7.5/10
Bu album benim beklentilerimin cok altinda kalmisti malesef. Yinede albumle ayni adi tasiyan sarki tartismasiz basyapittir.
7 – Watershed 7/10
Herkesin aksine ben bu albumu ilk dinledigimde cok sevip sonradan vasat buldum. Ilk dinlemede “oha altin madeni gibi album, simdi anlayamiyorum ama kesin cok acaiptir” dedim, fakat daha sonra 100 kere dinlememe ragmen altinlari hic bulamadim.
8 – Heritage 6/10
Eger ileride yapacaklari seylerin prototipi ise gayet guzel bir album ama gercekten Mikael in hep hayalini kurdugu album buysa durum vahim. Bu arada 70 lerin progresif rockini cocugum gibi severim.
9- Damnation 6/10
Acikcasi ben “Harvest”, ‘Benighted” gibi seyler bekiyordum, aradigimi bulamadim bu albumde bi turlu. Evet cok cok guzel anlar var, ama biri bahsetmedigi surece aklima bile gelmiyor bu album.
10 – Orchid 5/10
Bu albumude bir turlu sevemiyorum affedin beni. Sarki gecisleri cok kopuk ve riffleri cok zorlama geliyor.
Methiyeler düzmek lazım bu albüme. Çok dolu,ruhu parçalayan bir albüm. Canlı dinlemek için neler verilmez ki. April Ethereal, Credence’ın son kısmı, Karma’nın son riffi, When, The Amen Corner.. öldürüyor.
opethin tüm diskografisini torrent den indirdikten sonra media player da karışık olarak çalıyordum. hiç unutmam media player playlist içerisinden rastgele şarkılar çalıyor ilk gelen şarkılar 1-burden, 2-to rid the disease, 3-credence, 4-isolation years idi. yani öyle denk geldi hepsi akustik şarkılar. bende bilgisayarımın başında oturuyorum bi yandan çaışıyorum falan. sonra birden april ethereal çalmaya başlamıştı durduğum yerde hopladım birden bire hatta sol dizimi masaya çok kötü çarpmıştım noluyo lan derken bi baktım adamlar bildiğin hayvan çıktılar ya la. akerfeldt in brutalinin yeryüzünde eşi benzeri olmadığını işte o zaman anlamıştım.
Bide bu albümle ilgili olarak opethin en black metal albümü yazılmış ama bana daha çok Orchid black metalimsi gelir. Teknik alt yapım yoktur eğer aydınlatabilecek olan varsa 1-2 kelam yazsın sevinirim.
Benime sıralamam :
Blackwater Park
Still Life
Orchid
Morningrise
My Arms, Your Hearse
Deliverance
Ghost Reveries
Damnation
Watershed
Heritage
Sanırım hayatımda dinlediğim en iyi intro bu albümde yer alıyor.
Hemen tahmin ettiniz değil mi? Tabiki de o parça The Amen Corner’dan başkası değil. Ya bi insan her dinlediğinde bu kadar gaza gelip tüm diskografiyi (yok ya fazla uçtum en fazla still life, morningrise, mayh :dd) baştan sona dinler mi?
Buradaki albüm kritikleri bir anma yeri,sanki bir mezar taşı gibi benim için. Eski albümleri dinledikçe gelip kritiği tekrar okuyup,yorumları kontrol edip çıkıyorum. Bu albüme de tek kelimeyle ölüyorum..
Yaş 16, ergenliğimin en yoğun dönemindeyim, bütün duyguları uçlarda yaşıyorum kendimce. O yaz aileyle memlekete gelmişim ilk kez. Sigaraya da yeni başlamışım. Evdekiler bilmiyor. O yaz hemen her gün bu albümü açar, 1 saat yol yürüyüp yaklaşık 1 paket sigarayı burada içerdim: https://www.hizliresim.com/6iaifxh
Birkaç gün evvelinde uzun yıllar sonra ilk kez yine memlekete geldim. Boşluk bulunca dedim “çıkayım şuraya da bi nostalji yapayım.” yıllar sonra tekrar yoğun hisler yaşayacağım beklentisiyle çıktım buraya, bu albüm eşliğinde manzarayı izledim. Ancak gel gör ki sikim hissedemedim. Yok yani, olmadı. Ne yıllardır görmediğim manzara ne de yıllardır dinlemediğim bu albüm bende bir tetiklenmeye sebep olmadı. Hee albüm yine de güzel ama orada bir sıkıntı yok. Eskisi gibi kapılıp gidemesem de epey keyif aldım.
Bir de buuu ghost reveries haricindeki tüm opeth albümlerinin yarrak gibi prodüksiyonunun olmasının sebebini hakikaten merak ediyorum. Bu the pineapple thief’teki eleman deliverance ve damnation’ı yendiden mikslemişti. Opeth dinlemeyi bıraktığım zamanlara tekabül etse de müthiş verim almıştım o yeniden mikslenmiş deliverance’tan (damnation da o kadar farklılık yoktu). Darısı diğer 2008 öncesi albümlerinin başına diyeyim. Gruba dair tek beklentimin eski albümlerinin yeniden mikslenmesi olması da… Neyse ya, 10 yıl oldu, artık sıkıldım bu hikayeden.
Bugün yine bir ankete denk geldim ve artık eminim ki bu album benim hayatimin en önemli albümü. 15 yıl oldu ilk dinlememin üzerinden geçeli hala aynı his aynı heyecan. April Etheral dinlediğim en güzel outroya sahip şarkı.
Herkesin başka bir albümüne bayıldığı grubun “bence” çok açık ara en iyi albümü. Her şarkısına ölürüm ayrı ayrı.
(Sondaki videoyu kaale almadan comment yazmak)
26.04.2011
@havitetty, you cant trust those hoes.
shit nigga! the amen corner, demon of the fall gibi şarkıları zamanında çok dinlediğim için artık sıkıcı geliyor bana. April ethereal, karma favorilerim olarak kaldı. bir de davul prodüksiyonu çok kötü. baya kötü hatta.
benim de her albümüne bayıldığım opeth’in bence açık ara en vasat albümü. bir türlü sevemedim. belki de fazlasıyla black metal etkisinde olduğundandır.
Opeth’in bu albümü bence en iyi albümüdür.Walkman’imde bu albümü dinlediğimde başka bir dünyaya girdiğimi hissediyorum.Bu albümde her şarkı benim için özeldir.Eskiden bir dergide çok doğru bulduğum yorumda Opeth için ”o kadar çok riff kullanıyolarki başka gruplar onların bir şarkıda kullandığı riff ve melodiyle bir albüm yapabilir” yazıyordu.Opeth grubu insanlarda değişik etkiler bırakıyor.BEnce olağanüstü müzik yapan (son albüme hala ısınmaya çalışsamda!) harika bir grup.
çok damar albüm…
“run away, run away, run awaaaaaay” ve tabii ki de
“And I cried,
I knew she had lied.
Her obsession had died,
it had died.”
bölümlerinin insana alıp soyut dünyalara götürdüğü, aynı zamanda akerfeldt’in en duygusal ve şirin(!) vokallerini yaptığı albümdür… bi de still life…
26.04.2011
@blackroseimmortal, run eveyyyyyyyyyyyyyyyyy liseli detected (bilmeyenler için (bkz:troll))
26.04.2011
@Kemalistim, ben bilmiyorum. nedir?
26.04.2011
@blackroseimmortal, en duygusal still life tabii ki ama bunun en şirin olduğu doğru.
Abicim mis gibi güzelim sesin var.Niye inatla böğürtülü şarkılar yapıyosun?
İyinin yanında kötüyü görün , iyiyi sevin mantığı mıdır nedir?
26.04.2011
@pea, opeth akustik parçalar yazan ve bunları da şarkı geçişlerinde kullanan bir grup olduğu için farklı kitleler de bazı şarkılarını dinleyebiliyor. Ama opeth temelde “extreme prog. metal” yapıyor.
26.04.2011
@pea, tevbe gerektiren konuşmalar bunlar
26.04.2011
@pea, valla 10 numara yorum kardeşim :))… ne güzel ses var herifte,besteler müthiş, güzel güzel söylesene adamım şu şarkıları… sırf bu böğürtü yüzünden dinle(ye)miyorum opeth’i…. enstürmantel bi albüm çıkarırlarsa dinlerim ama :))… fanları kızmasın, içimden geçenleri söylüyorum valla…
01.05.2011
@semihtr, Damnation’dan haberin yok sanırım.
01.05.2011
@in the court of the crimson king, valla haberim yoktu… youtube’dan dinledim, gerçekten çok hoş… amazon.co.uk’den siparişi verdim bile… saol… teşekkür ederim…
24.06.2011
@pea, “ya opeth çok güsel de böürdükleri yerleri sefmiom”
13.08.2011
@blackroseimmortal, aynen shey yaaa
Karma ve When? diyorum.
Morningrise albümünden itibaren takip ettiğim opeth’in en sevdiğim albümü. Tüm opeth diskografisinde duygusal yoğunluğun en fazla olduğu albümün bu albüm olduğunu düşünüyorum. Ayrıca grubun yazdığı en iyi şarkı olarak gördüğüm When de bu albümde. Martin Lopez’ in de albüme çok şey kattığını düşünüyorum.
oooohhhaaaaaa…..ahmet abi ne yaptın yauu…eline beynine sağlık…siteye girince direk karşımda bunu görmek süper oldu…opeth in bana göre en iyi albümü…100 üzerinden 100…april ethereal….müthiş…alakasız olabilir ama bu şarkının başlarını enslaved in ethica odini şarkısına benzetiyorum…
26.04.2011
@B U R Z U M, AHMET ABİ (BKZ: Eski şehir bağımsız adayı) (bkz: Ahmet Yılmaz)
26.04.2011
@Kemalistim, sjsdsf +aradın mı Opeth’i?
+ara Opeth’i.
-arıyorum açmıyor abi :D
Bi bu eksikti şimdi tam oldu. :)
vuh en sevdiğim opeth albümü evet.
opeth in en sevdiğim albümü
Ben de albümü anasayfada görünce TKO linkini vereyim dediydim ki gerek bile kalmamış.
1-morningrise
2-blackwater park
3-stil life
4-ghost reveries benim sıralamam. bu albüm de 5 veya 6 olur herhalde.
demon of the fall opeth’in yaptığı en iyi şarkılardan biridir. hiç bahsedilmemiş ama the amen corner da harika bir şarkıdır.
10
10
10
benim sıralamam:
1-morningrise
2-still life
3-blackwater park
4-ghost reveries
son ikiye deliverence ve damnation’u atarım. ortada MAYH, watershed ve orchid sabaha kadar oynasalar eşitlik bozulmaz. o yüzden ortalarda bir yerde diyeyim ben.
şu en sondaki videonun başında konuşan kadınlar bana şunu :
http://www.youtube.com/watch?v=pL0pxU4pti8
ve dahası şunu hatırlattı :
http://www.youtube.com/watch?v=u8gjZRGUNBk&feature=related
serbest çağrışım.
bu arada nickim çok klas dimi gençler
24.06.2011
@in the court of the crimson king, 21st century schizoid man daha güzel olurdu…
1- ghost reveries
2- blackwater park
3- deliverance
4- morningrise
5- orhid
6- damnation
7- still life
8- watershed
9- my arms, your hearse
… büyük ihtimalle yeni gelecek albüm de watershed’in altına girecek, çünkü yeni kadrosunu hiç sevmedim.
01.05.2011
@b, still life’ı kaç kere dinledin hacı, sataşmak için sormuyorum.
24.06.2011
@b, ben de şu kadro olayını anlayamadım, 42429 kişi değişse zaten her şeyi mikael yazıyo, yok axenrot sert vuruyomuş, yok akesson şişmanmış…
13.11.2011
@blackroseimmortal, sorun çalma olayı değil ruh olayı.
13.11.2011
@b, yeni gelecek albüm de büyük ihtimalle watershed’in altına girecek demişim. doğruya doğru oraya girdi bile. yanılmıyorum hiç.:)
Albümün internette dolaşan mp3 formatındaki pek çok versiyonunda April Ethereal’ın son 3 dakikası yoktur. Haliyle grup da progresif; coşku geldiği anda şarkının çat diye bitip diğerinin başlaması dikkat çekmeyebiliyor.
27.04.2011
@harro, Yücel Müziğin yayınlamış olduğu kasetten albümü ilk kez dinlerken o anda fena halde irkilmiş ve ne oluyoruz lan demiştim. Hakikaten çok çarpıcı bir geçiş.
opethi ilk defa lisede bir sınıf arkadaşım önermişti(hala lisedeyim bu arada) slow şarkılarıyla sevmiştim başta tabi ilk dinlediğim albümleri greveries old. içinde pek ısınamadım. bir dinledim iki dinledim üç olmuyo diyip bıraktım bir kenara sonra bir sonbahar akşamı en ergen halimle dinledim MAYHı albüm boyunca bir ürperme bir duygu yoğunluğu aşık oldum resmen.O gün bu gündür Opeth hayatımdaki en önemli 5 gruptan biri.
bide when müziğe bakış açımı değiştiren 3 şarkıdan biri.diğerleri
1.Pink Floyd Echoes
3.Enslaved The Voices
abi videoyu neden koydun..bunu 22.06.2011 tarihinde 02.21 ‘de farkettim ve artık credence dinlerken ”nedendir bilmiyorum” kötü oluyorumm.. uyarmıştın evet ama insanoğlu meraklıdır..sen bile izlemişsin :))
Videoyu izledim, şarkı hiç gözümden düşmedi valla. :D
herkes sıralama yapmış
1 – still life
2 – blackwater park
3 – morningrise
4 – mayh
5 – watershed
6 – ghost reveries
7 – damnation
8 – deliverance
9 – orchid
bu albümün ve still life’ın konusunu detaylı bir şekilde açıklayacak olan yok mu ?
01.09.2011
@saklanan saman, bu albümde bir adam ölüyor ama öldüğüne inanamıyor anladığım kadarıyla ruh olarak gezinmeye başlıyor.sonra sevgilisiyle konuşmaya çalışıyor.sonunda sevgilisi ona aşklarının bittiğini anlatınca bir yere hapsoluyor.ayrıca bu albümde her şarkının son kelimesi sonraki şarkının adıdır.
still life ta ise köyünden sürülmüş bir adam var (neden sürüldüğü albümde açıklanmıyor.)köyüne gizlice dönüp sevgilisiyle görüşüyor.sonra da delirip sevgilisini öldürüyor.
bir opeth sıralaması da benden gelsin bakalım:
1. Still Life
2. Morningrise
3. My Arms Your Hearse
4. Blackwater Park
5. Ghost Reveries
6. Damnation
7. Orchid
8. Deliverance
9. Heritage
10. Watershed
Heritage ile Watershed’i sonlara koydum ama ikisine de benden EN AZ 7 falan işler belirtmeden edemedim.
13.11.2011
@duraganyolcu,
Senden aldigim gazla kendi listemi yazmak istiyorum.
1 – Still Life 10/10
Ilk Opeth albumum, sadece Moor tek basina 11/10 alir. Hala bu albumu ilk dinlerkenki yasadigim soku yasatacak bir grup/album ariyorum.
2 – My Arm Your Hearse 9.5/10
En sevdigim atmosfer bu albumde. Kasetteki kotu baskidan sozleri okumaya calisirken gozluk numaram artmisti.
3 – Blackwater Park 9.5/10
Icimdeki Opeth askinin tavan yaptigi album. Bence “bol gecisli sarki yazma” sanatina Opeth bu albumde cag atlatmistir.
4 – Morningrise 9/10
Siir gibi album, ozellikle baslar cok efsane. Opeth malesef bunun gibi bir sey bir daha asla yapmadi.
5 – Ghost Reveries 8.5/10
Bence modern Opeth in doruk noktasi. Evet arada zayif sarkilar var ama albumun ilk yarisi resmen buyu gibi muzik otesi birsey.
6 – Deliverance 7.5/10
Bu album benim beklentilerimin cok altinda kalmisti malesef. Yinede albumle ayni adi tasiyan sarki tartismasiz basyapittir.
7 – Watershed 7/10
Herkesin aksine ben bu albumu ilk dinledigimde cok sevip sonradan vasat buldum. Ilk dinlemede “oha altin madeni gibi album, simdi anlayamiyorum ama kesin cok acaiptir” dedim, fakat daha sonra 100 kere dinlememe ragmen altinlari hic bulamadim.
8 – Heritage 6/10
Eger ileride yapacaklari seylerin prototipi ise gayet guzel bir album ama gercekten Mikael in hep hayalini kurdugu album buysa durum vahim. Bu arada 70 lerin progresif rockini cocugum gibi severim.
9- Damnation 6/10
Acikcasi ben “Harvest”, ‘Benighted” gibi seyler bekiyordum, aradigimi bulamadim bu albumde bi turlu. Evet cok cok guzel anlar var, ama biri bahsetmedigi surece aklima bile gelmiyor bu album.
10 – Orchid 5/10
Bu albumude bir turlu sevemiyorum affedin beni. Sarki gecisleri cok kopuk ve riffleri cok zorlama geliyor.
Methiyeler düzmek lazım bu albüme. Çok dolu,ruhu parçalayan bir albüm. Canlı dinlemek için neler verilmez ki. April Ethereal, Credence’ın son kısmı, Karma’nın son riffi, When, The Amen Corner.. öldürüyor.
black metal tatları barındıran son opeth albümü. ilk 3 albüm içerisinde en sevdiğim.
09.08.2012
@Rotten Angel, aynen dost…bana göre opeth in en iyi albümü…
Bir tane de bizden gelsin bakalım
Morningrise
Still Life
Blackwater Park
My Arms, Your Hearse
Ghost Reveries
Orchid
Deliverance
Heritage
Watershed
Damnation
opethin tüm diskografisini torrent den indirdikten sonra media player da karışık olarak çalıyordum. hiç unutmam media player playlist içerisinden rastgele şarkılar çalıyor ilk gelen şarkılar 1-burden, 2-to rid the disease, 3-credence, 4-isolation years idi. yani öyle denk geldi hepsi akustik şarkılar. bende bilgisayarımın başında oturuyorum bi yandan çaışıyorum falan. sonra birden april ethereal çalmaya başlamıştı durduğum yerde hopladım birden bire hatta sol dizimi masaya çok kötü çarpmıştım noluyo lan derken bi baktım adamlar bildiğin hayvan çıktılar ya la. akerfeldt in brutalinin yeryüzünde eşi benzeri olmadığını işte o zaman anlamıştım.
Bide bu albümle ilgili olarak opethin en black metal albümü yazılmış ama bana daha çok Orchid black metalimsi gelir. Teknik alt yapım yoktur eğer aydınlatabilecek olan varsa 1-2 kelam yazsın sevinirim.
Benime sıralamam :
Blackwater Park
Still Life
Orchid
Morningrise
My Arms, Your Hearse
Deliverance
Ghost Reveries
Damnation
Watershed
Heritage
bir black mtalci olarak en iyi albüm bu,tabii still life,blackwater park ve morningrise de güzel ama bu tam benim zevkime hitap ediyor
Sanırım hayatımda dinlediğim en iyi intro bu albümde yer alıyor.
Hemen tahmin ettiniz değil mi? Tabiki de o parça The Amen Corner’dan başkası değil. Ya bi insan her dinlediğinde bu kadar gaza gelip tüm diskografiyi (yok ya fazla uçtum en fazla still life, morningrise, mayh :dd) baştan sona dinler mi?
Buradaki albüm kritikleri bir anma yeri,sanki bir mezar taşı gibi benim için. Eski albümleri dinledikçe gelip kritiği tekrar okuyup,yorumları kontrol edip çıkıyorum. Bu albüme de tek kelimeyle ölüyorum..
Opeth metal üstüdür. Her albümü güzeldir, özeldir.
Yaş 16, ergenliğimin en yoğun dönemindeyim, bütün duyguları uçlarda yaşıyorum kendimce. O yaz aileyle memlekete gelmişim ilk kez. Sigaraya da yeni başlamışım. Evdekiler bilmiyor. O yaz hemen her gün bu albümü açar, 1 saat yol yürüyüp yaklaşık 1 paket sigarayı burada içerdim: https://www.hizliresim.com/6iaifxh
Birkaç gün evvelinde uzun yıllar sonra ilk kez yine memlekete geldim. Boşluk bulunca dedim “çıkayım şuraya da bi nostalji yapayım.” yıllar sonra tekrar yoğun hisler yaşayacağım beklentisiyle çıktım buraya, bu albüm eşliğinde manzarayı izledim. Ancak gel gör ki sikim hissedemedim. Yok yani, olmadı. Ne yıllardır görmediğim manzara ne de yıllardır dinlemediğim bu albüm bende bir tetiklenmeye sebep olmadı. Hee albüm yine de güzel ama orada bir sıkıntı yok. Eskisi gibi kapılıp gidemesem de epey keyif aldım.
Bir de buuu ghost reveries haricindeki tüm opeth albümlerinin yarrak gibi prodüksiyonunun olmasının sebebini hakikaten merak ediyorum. Bu the pineapple thief’teki eleman deliverance ve damnation’ı yendiden mikslemişti. Opeth dinlemeyi bıraktığım zamanlara tekabül etse de müthiş verim almıştım o yeniden mikslenmiş deliverance’tan (damnation da o kadar farklılık yoktu). Darısı diğer 2008 öncesi albümlerinin başına diyeyim. Gruba dair tek beklentimin eski albümlerinin yeniden mikslenmesi olması da… Neyse ya, 10 yıl oldu, artık sıkıldım bu hikayeden.
Bugün yine bir ankete denk geldim ve artık eminim ki bu album benim hayatimin en önemli albümü. 15 yıl oldu ilk dinlememin üzerinden geçeli hala aynı his aynı heyecan. April Etheral dinlediğim en güzel outroya sahip şarkı.
Bir anda gelen bu albumu dinleme isteği..asla eskimiyor gercekten, hep ayni heyecanla dinlettiriyor.