15 yıla yakın süredir albüm çıkaran ve çıkardığı sekiz albüme de “I” harfiyle başlayan isim veren DEW-SCENTED’ın bu özelliği mi daha ilginç, yoksa metal grubuna ÇİY-KOKULU adını vermek mi, bilmiyorum.
Ama bildiğim bir şey var ki şu an karnım aç. Bayağı oldu lan son yemek yediğimden beri. Bunun konumuzla bir ilgisi yok tabii. Devam edelim.
DEW-SCENTED 1992 kurulumlu bir grup olmasına rağmen gayet formüllü ve stabil bir müzik yapıyor. Deneyim ve müziklerini geliştirme anlamında bakarsak, geçen sene kurulan ve benzer türde müzik yapan bir grubun da aynı kalitede şarkılar yapması gayet olası. Bu da demek oluyor ki DEW-SCENTED yıllar içerisinde benzer albümler ve aynı doğrultuda bir müzik yapmaktan gocunmuyor. Kabulümüz diyor, “Invocation”a geçiyoruz.
“Invocation”ın en büyük muadlili, yakın zamanda çıkan WITCHERY albümü “Witchcraft” demek mümkün. O albümün yırtıcılığını biraz daha THE HAUNTED thrash’iyle karıştırırsanız, ortaya “Invocation” çıkabilir. Zira grup birbirine benzer yapıda şarkılarla, modernize edilmiş bir thrash metal yapıyor. Arada ortalama seyre oranla daha bir dellenilen, hırpanileşilen bölümler mevcut. Bu anlar ya davulun hızlandığı, ya da SLAYER’vari thrash riflerinin yerlerini taramalı riflere bıraktığı bodos anlar oluyor.
Vokalist Leif Jensen’in tarzı da bu yırtıcılaşmayı körükleyen unsurlardan. Zira Jensen’in tarzını thrash metal söyleyen John Tardy olarak özetlemek mümkün. Haykırmayla karışık kırçıllı bir vokal söz konusu, ancak “Oooo thrash… Oooo Tardy” diye düşündüyseniz bile kafanızda canlandığı kadar iyi bir şey mi emin değilim, alıştıktan sonra bana fena gelmiyor.
Albümü ilk beş altı dinlememde zerre haz etmediğimi ve tıpkı referans gösterdiğim “Witchkrieg” gibi “Bu ne len?” dediğimi söylemek isterim. Zira öyle aklınızı başınızdan alacak türde yaratıcı rifler söz konusu değil. Lakin SLAYER’dan çıkarılan dersler ışığında yaratılan ve içinize sindirdikten sonra gerçek tadını alabildiğiniz türde gayet gaz bir müzik söz konusu. İlk dinlemelerimde 4, blemedin 5 vermeyi planladığım albüm, dinledikçe ve kendini sevdirdikçe gözümdeki değerini yükseltti.
Vokaller dışında değinmek istediğim kişiyse davulcu Marc-Andrée Dieken. Bilhassa ataklarda, araya sokulan fill’lerde gayet yaratıcı bir arkadaş. Özellikle pek leziz intro Downfall’dan sonra gelen Arise from Decay’in başında ve en sondaki Slaves of Consent’in sonunda pek güzel işler yapıyor. Düz ama etkili bir davulcu.
Şarkı olarak öneri getirmek istemiyorum zira albümü abartısız elli kez falan dinlediğimden şu an hepsi bana aynı düzeyde çekici geliyor; hiçbirine bayılmıyorum, “Oha lan ben bunu daha bi on yıl dinlerim” demiyorum, ama demek ki elli dinleme içinde sıkılmışlığım olan yok ki albüm hâlâ dönmeye devam ediyor.
Eğer thrash metal sevmiyorsanız “Invocation”la hiç vakit kaybetmeyin. THE HAUNTED, WITCHERY tarzı “neo-thrash” geyiği de sizi sarmıyorsa zaten dinlenecek başka yüz bin tane albüm var. Ama hem THE HAUNTED’ın sert tarafını (SLAYER öykünmeli tarafını) seviyor, hem de ona göre daha bir eski usüllük barındıran bir sertleştirilmiş thrash metal bana uyar diyorsanız, dinlemenizde fayda var. Lakin uyarmadı demeyin, iki üç kez dinleyip sevip sevmediğinizi anlamaya çalışırsanız muhtemelen alabileceğinizden daha azını almanız olası. Azıcık zaman tanıyın yeter.
Kadro Leif Jensen: Vokal
Michael Borchers: Solo gitar
Martin Walczak: Ritim gitar
Alexander Pahl: Bas
Marc-Andrée Dieken: Davul
Şarkılar 1. Downfall
2. Arise From Decay
3. The Invocation
4. Have No Mercy On Us
5. Artificial Life
6. Condemnation
7. Totem
8. Torn To Shreds
9. Revel In Contempt
10. A Critical Mass
11. Global Hysteria
12. Slaves Of Consent
çok kötü bir vokalisti var bu grubun kırçılıdan çok hastalanmış sesi kısılmışta üstüne o sesle böğürüyor gibi tarzda düz thrash biraz melodeath var işin içinde o kadar sıradan bi thrash abümü işte o kadar ne fazla ne eksik
sırf gaz maskeli albüm kapağı için not bile vermem. kendilerini tekrar edip duruyolar. biraz yenilenmeleri gerekiyo.
06.10.2010
@Exorsexist, katılmamak elde ama katılıyorum
çok kötü bir vokalisti var bu grubun kırçılıdan çok hastalanmış sesi kısılmışta üstüne o sesle böğürüyor gibi tarzda düz thrash biraz melodeath var işin içinde o kadar sıradan bi thrash abümü işte o kadar ne fazla ne eksik
23.04.2011
@junkman afatsum, aynen, vokalin bayıklığı yüzünden hiç dinleyemiyorum bu grubu
katılmamak elde diğil sana heat