Ukraynalı grupların sıradan şeyler yapmasının mümkün olmadığını kanıtlayan bir grup daha. Sitemizde yer bulmuş gruplardan örnek vermek gerekirse; Nokturnal Mortum, aşırı milliyetçi; Drudkh, aşırı güzel, Obymy Doschu, aşırı melankolik; ve Chur: aşırı folk! Nokturnal Mortum’u anmışken, Chur’un da benzer düşünceler taşıyan bir kişi tarafından kurulmuş olduğunu not düşebilirim. Malum akımlar hakkında ilginç bir ropörtaj için şuraya bakabilirsiniz.
Albümün evlere şenlik bir kapağı var. Grubun kurucusu Evgen “Chur” Kuçerov tarafından yapılan bir resim, yerel motifler içerdiği ifade edilmiş, tepedeki kolovrat’ın varlığına dikkat çekmek haricinde pek yorum getiremiyor, “ilginç” demekle yetiniyorum. Albüm, onyüzbinmilyon halk enstrümanı ile bezeli bir melodi şelalesi; detone fakat keskin, brutal ile clean arası bir bariton, alışılmışın aksine yaşı bir metal grubu için biraz ileri bir teyzenin (ki kendisi Ukrayna Milli Halk Orkestrası mensubu imiş) pürüzsüz ve tize kaçan vokali ve doğu Avrupa halklarının otantik rüzgarını yüzümüze çarpan ezgileri özümsemiş gitarlar. Canlı performanslarında davul kullanmayan grubun anafikri bu.
Chur, folk metal gruplarının %90’ının benimsemiş olduğu üzere paganizm ve halk söylenceleri temalı bir müzik yapmasına rağmen, çoğu gruptan belirgin ölçüde ayrılıyor. Yerel enstrümanların “en” ağır bastığını düşündüğünüz albümü alın, 10 ile çarpın, karekökünü alın, aklınızdaki sayıyı ekleyin, işte o kadar! Ama last.fm’de yahut çeşitli mecralarda neo-folk olarak tabir edilen ve nispeten yumuşak ve huzur verici bir müzik beklemeyin. Black metalle de kesişen yanı yok. Orta tempoda ilerleyen parçaların arasında kısa fakat renkli ve hırçın riflere rastlamak mümkün. Nitekim ön plana çıkarılmaya çalışılmadığı bariz, bir dönem bir hayli dinlediğim önceki albümü de dikkate alırsam, kilit adamımız Evgen Kuçerov’un metalcilikten taviz vermeyeceğini fakat bu dengeyi koruyacağını düşündüğümü söyleyebilirim.
Slav mitolojisinde şanssızlık ve kötü kaderi temsil eden, cadımsı fakat maskülen, goblinimsi yaratık anlamına gelen ve hatta Slav topluluklarında “su uyur, düşman uyumaz” manasına gelen atasözlerindeki “düşmanı” temsil eden Liho, grubun 2. albümü. Albümün çok heybetli ya da epik bir yanı olduğunu söyleyemem. Müziğin yüzde 50’sinden fazlasını teşkil eden ilginç yaylılar ve üflemeliler parçalara sevimlilikten ziyade daha durağan, oturaklı bir halk müziği havası katıyor. Bunu bir yenilik ya da hayranlık duyulacak bir husus olarak lanse etmek istemiyorum, ancak altını çizmeye uğraştığım bu enstrüman orantısından hoşlanıyorsanız, alışmış olduklarınızdan oldukça farklı bir şeyle karşılaşacağınızın garantisini verebilirim.
Bu tarz grupları, çok parlak bir fikir olduğunu fakat yeni nesil icracılar tarafından taklitten öteye gidilmediğini düşündüğüm Anadolu Rock ile oldukça yakın buluyorum. Chur rock denecek kıvamda bir müzik yapmıyor, bunu söylemek yanlış bilgilendirme olur. Şöyle tadına varılacak, hor görülmeye, dalga geçilmeye mahal vermeyecek mahiyette bir Anadolu Metal geliştirilebilseydi, Chur’u o minvalde bir analoji ile daha iyi tanımlayabilirdim.
Chur’u neden dinlemenizi öneririm: Kuzey Avrupa’nın eğlenceli, halaylı folk metalindekinden ziyade, Slavlara özgü, biraz daha ciddi, has folk ezgileri duymak ve bunları metal müzik bağlamında dinlemek istiyorsanız.
Chur’u neden dinlemeye hiç kasmayın diyebilirim: Zurnaya benzeyen üflemeli yerel enstrümanları sevmiyorsanız ve black metale ya da melodik death metale kaymayan folk metalden hazzetmiyorsanız.
Grup fotoğrafı ve albüm kapağı olarak metal tarihinin en acayip örneklerinden biri. Çıkalı 14 yıl olmuş, hâlâ her çocuk elinden çıkma resim gördüğümde, her halk oyunu ekibi gördüğümde, her gözlemeci teyze gördüğümde aklıma bu albüm geliyor.
kapak aklımı başımdan aldı.
27.08.2010
@Ahmet Saraçoğlu, bir de üst bölümünde “kiev hatırası” yazsa aklım çıkacaktı.
Gördüğüm en mindfuck albümlerden biri sanırım. 7. şarkı da buna tuz biber oldu.
Sen çok yaşa Güzide.
kapak aşırı iyi. ben de belirteyim sdfsdf.
casus belli musica…haha :D
bu arada 3lü foto sanki yozgat’ta çekilmiş gibi. yozgat’lılara cevap hakkı doğuruyorum akşam akşam :D
31.08.2010
@cenkozmercan, ahahahah hakkaten
Grup fotoğrafı ve albüm kapağı olarak metal tarihinin en acayip örneklerinden biri. Çıkalı 14 yıl olmuş, hâlâ her çocuk elinden çıkma resim gördüğümde, her halk oyunu ekibi gördüğümde, her gözlemeci teyze gördüğümde aklıma bu albüm geliyor.