İki metal müziksever bir araya geldi mi -kaçınılmazdır metal muhabbeti alır başını gider.
Bu muhabbetlerin olmazsa olmazı da çeşitli klişe laflardır. “Metalika, and justice for all’dan sonra bitti yaea”, “Abii judass.. kırallar yaa!”, “Opeth’i seviyorum, ama slow’larını”, “Abi cavalera gittikten sonra sepultura bitti zaten”, “Brutal vokal ne yaa iyreenç”. Bunun gibi klişe cümleleri sonsuza dek uzatabiliriz. Hepsi öznel olan bu cümleler -ilginçtir karşıtlarıyla birlikte bu klişelerde yerini alır.
Korn da kıyısından köşesinden girdiği heavy metal kültürü içinde bu klişe laflarda kontrastı en yüksek olan gruplardan biridir. Metal müziği yozlaştırması, estetik yoksunu olması vs. gibi olumsuz eleştirilerin yanı sıra bir tür yaratan gruptur Korn; Kendinden sonra gelen, sevdiğimiz ya da sevmediğimiz bir çok gruba farklı şekillerde ilham kaynağı olmuş bir grup. Peki nedir bu grubu bu kadar özel yapan? Harika gitar melodileri ya da sololar mı? Muhteşem davullar mı? Şahane şarkı sözleri mi yazıyorlardı? Hayır, bunların hiç biri Korn’a ait özellikler değil. Korn demek bir bakıma Jonathan Davis demektir. Onun çocuksu nefreti, değişken, garip-orijinal vokali ve şarkılarında anlatmaktan bıkmadığı hikayesi Korn’u Korn yapan bazı şeylerden bir kaçıdır.
Grubun müzikal karakteristiğini oluşturan albüm, içinde metal, grunge ve hip-hop öğeleri taşımakla birlikte 2000′lerin başına kadar grubun yaptığı müziğin temelini oluşturuyor. Şarkılarda, kimi zaman enstrümanlarda ama çoğu zaman vokallerde ilginç olaylar var. Shoots and ladders’taki gayda kullanımı, bazı şarkılarda Jonathan Davis’in kendine has -gavurların “gibberish” dediği vokal tarzı, yine vokaldeki içi içine sığmayan benim şahsen samimi bulduğum öfkeli nüanslar, gitarların ve tabi bass gitarın garip tonları, tüm bunlar müziği daha ilginç hale getiriyor.
Albümde 13 şarkı var, ilk bakışta bazı şarkılar birbirini tekrar ediyor gibi görünse de az önce bahsettiğim nüanslardan dolayı farklarını ortaya koyuyorlar. Bu sebeple de hit diyebileceğimiz çokça şarkı var.
İlk şarkı Blind, fanlar arasında klasik kabul edilen, genelde konserlerde açılış şarkısı olan bir parça. “Are you ready?” diyerek büyük bir gazla başlıyor ve Jonathan Davis’in değişken vokalleriyle devam ediyor. Ardından gelen Ball Tongue hakikaten çok orijinal, insanüstü bir parça. Az önce bahsettiğim “gibberish” vokallerin ilk yapıldığı parça olmakla birlikte çok değişken kaotik bir atmosferi var. Ardından gelen Need to kimi zaman ağlamaklı kimi zaman içi içine sığmayan öfke dolu bir vokalle gazı hiç azaltmadan deva ettiriyor. Dördüncü sıradaki Clown, Faget ile birlikte Jonathan Davis’in ileride yazacağı bir çok şarkının ana teması olan konuları içeriyor.
Tüm şarkılardan tek tek bahsetmeyeceğim ama Shoots and Ladder’ın biraz üstünde durayım. Genelde dinleyici kitlesinin yaş aralığından dolayı Blind ve Faget bu albümde önde tutulsa da albümdeki iki favorimden biri Shoots and Ladders (diğeri Ball Tongue). Şarkı, albümdeki en farklı olan parça. Gayda ile başlaması, çocuk şarkısı gibi devam etmesi (çocuksu olması albüme bağlılığı artırıyor), tekrar eden öfkeli kısımlar, gibberish vokal ile içinde en çok varyasyonu barındıran şarkı diyebiliriz.
Son olarak Daddy sadece albümün değil grubun karakteristik şarkılarından biri. Yine bu albümde başlayan Clown-Faget ekolü gibi grubun kendi içinde oluşturduğu bir ekol. Bu şarkı da ileriki albümlerde Kill You, Dead Bodies Everywhere, Falling Away From Me gibi şarkıların habericisi oluyor.
Bitirirken (Sitede linç yemeden önce) şunları söyleyeyim. Korn tabii ki insanı irite edebilecek bir çok fana sahip (bkz: Munky’yi dünyanın en iyi gitaristi sanan kız) ve bunun gibi şimdi burada bahsetmeye gerek olmayan bir kaç şey var. Ama albümü sadece müzikal olarak değerlendirirsek orijinal, metal müzikte bazı kapıları açan, çeşitli yenilikler getiren bir albüm.
Enver YILMAZ
İyi şarkılar var, ama Life is Peachy’nin yanına yaklaşamaz bence .
28.05.2010
@Ahmet Saraçoğlu, Bana göre aslında birbirine denk albümler. Ama Life is Peachy’deki şarkılar biraz daha oturaklı tabi.
Yazının, albümde yeralan parçalar kısmını okurken Shoots and Ladders, Ball Tongue, etc. adlarını görüyorum, içimden de [konuk] yazar Faget’ten bahsetmezse benden çekeceği var diyorum. Son olarak da olsa bahsedilen Faget ayrı bir manidardır, sanki sığ bir derinlik veya sırf eğlenmelik bir şarkıdır ama nedense albümde çok hoş durur.
Bu arada, Ball Tongue’u NTV’nin verdiği F1 Grand Prix yarışlarının fragman müziği olarak duyduğumda çok şaşırmıştım.
28.05.2010
@Besim Dönmez, Faget aslında benim de uzun yıllar favori şarkım oldu(Özellikle lise zamanlarında). Ama dediğin gibi sığ bir derinlik var şarkı da. Ama Ball Tongue’da bambaşka bi enerji var. 96 yılından falan bi MTV canlı performansı vardı Ball Tongue’un, vokal kendinden geçiyordu.
Nu-Metal şarkılarında kullanılmış gelmiş geçmiş en iyi riff bence Faget’in giriş riffidir.
Şimdi çok farklı sularda gezinsem de, metal denen illete bulaşmamın yegane sebebi Korn’dur. Lise zamanımda ben de deli gibi dinlerdim. Şarkı sözlerini es geçersek, gayet güzel ve öfke saçan bir albüm. Jonathan Davis’in kendine has çıldırmaları, sahne performansı efsanedir. Lies adlı şarkı da albümdeki favorim.
İlk hayatımın grubu. Garip bir yerden soktu metale. Yine de herşeyi bunlar başlattı. Bugün her Colonizing The Sun dinleyişimde Korn’a da sevap yazılmakta.
Beklenen açıklama da gelsin. Jonathan’ı baya severim. :)
korn = kitty porn. grubun ismi buradan geliyor. albüm kapağından da anlaşılıyor.
12.03.2011
kiddy yerine kitty yazmışım allahım ya. kafa güzel olunca :D kedili kedili mart rulaz
4-5 tane gerizekali muzik yapiyoruz diye toplanmislar iste. Orasi guzel burasi cirkin bos isler.
bence linkin park’tan bile kötü bu korn….
@blackroseimmortal, Linking park”tan bile kötü” ne demek lan linking park’ın o çocukluktan çıkmış gençliğe adım atmaya hazırlanan insanların hayata isyanını ancak böyle bi müzikle anlatabilitesi daha başka nasıl olabilir aklım el vermiyor anlamama. In the end şarkısının klibinde dağlara çıkıp mutsuzluğunu haykırması(çöllerde) bir çok ergenin hayatının yön bulmasını sağlamıştır belkide 28. saniyede ellerini rap hip-hop karışımı bişey yaparak bu müzik tarzıyla metal’i harmanlayıp rockımsı ezgilerle insanların kulaklarını şenlendirişini hangimiz sevmeyiz ki gerçekte. Bence sevmeyenlerin tek sebebi “ÇEVRE BASKISI” yok linking park öyle kötü yok böyle kötü bunların hepsi böyle bunlara kulağınızı tıkayın ve tokatı vurun gitsin… Sevmeyenler boktan olarak adlandırıyor fakat gojira’ya ilham veren grup da linking parktır çünkü yine in the end şarkısında uçan balinalar görüyoruz.
Not: Hehehhe çok komik haa linking park değil linkin park anladık..
12.11.2011
@Kemalistim, sana da katılmıyorum cevaplamak için çabaladığın blackrose.. ‘a da .. linkin park’ın bana nesini savunabilirsin akla mantığa uygun olan şöyle elde avuçta tutulabilecek, yarattıkları bir akım, yaptıkları şahane işler, ilham verdikleri tonlarca grup, müziğin içinde kendilerine has varyasyonlar vs vs .. bunlardan herhangi biri var mı linkin cart curt’ta ? özellikle şuraya da değinmezsem kafayı yerim, klipteki herhangi bir balina’dan gojira’ya ilham verme mevzusu ne alaka bre poşer dinleyici ?
22.12.2011
@Kaya Aslan, bre poser dinleyici demek istedin herhalde serdar ortaç dinleye dinleye herşeye poşet demek geliyo içinden tabi anlıyorum öncelikle.
akım yaratmıyo diye suçluyorsan che guevera da akım yaratmamış var olan akımı güçlendirip simgeleşmiştir. Ahanda sana linkin park. Tıpkısının aynısı lan. daha ne istiyorsun kayacığım bana troll gözüyle bakma çünkü sen (bağırma efekti) “TROLÜN ALLAHISIN ALLAHI!!!!!”
25.12.2011
@Kemalistim, serdar ortaç diskografisini iyi bilmiyorum affola.. che guevera’dan lp’a kurduğun bağ takdire şayan zaten. elektrik akımı ile edebiyat akımını sonlarında akım var diye aynı şekilde kategorize etmek gibi birşey. :)
yeni albüm yolda
http://www.kornspace.com/main/comment.php?comment.news.3626
açıkça http://www.pasifagresif.com gibi ancak size mesaj birkaç üzerine yazım test etmek gerekir . Bunların bir dizi yazım sorunları ile dolu ve ben kesinlikle geri tekrar geleceğiz yine de gerçeği anlatmak için çok zahmetli bulmak için .
08.10.2013
@fast acting steroids, e bi steroid alınmış belli.
Albümün 30′uncu yılı şerefine Jonathan Davis şöyle bir yazı paylaştı. Çevirip paylaşayım:
“Vay amk 30 yaşında olduğuna inanamıyorum. Bu albümle o kadar gurur duyuyorum ki. Hayatımdaki pek çok şeyi değiştirdi. 24 yaşındaki halimin ne denli gergolandığını hatırlıyorum. O dönem yaşadığım acıyı tüm kalbimlen dünyaya açmıştım. Hepimizin çok iyi bildiği o karanlık yolculukta pek çok kişiye yardımcı olması o kadar inanılmaz ki.
“@ross_robinson, bedenimdeki gerilimden dişlerimin gıcırdamasını duyduğum her duygusal nefesi kaydettiğin için teşekkür ederim. Titrettin resmen. Gardaşlarım @munky_korn, @brianheadwelch, @fieldykorn, @silveriadavid, sizler de arkada çaldınız işte amk, tüm işi ben yaptım (buraları yanlış çeviriyor olabilirim) Yine de götümün ardında olduğunuzu bilmemle beni güvende hissettirdiniz, sonsuza kadar minnettarım.
“Bu plağı korsandan dinlemeyen herkese tüm varlığımla teşekkür ediyorum. Bana güç verdiniz ve tüm bu sikindirik durumlarda bana yalnız olmadığımı hissettirdiz.
“Daha uzun yıllara!!!! Hepinizi seviyorum, muck muck öptüm! 😘😘”
Sen de çok yaşa Canıtın reyiz. \m/
Kaynak: @officialjonathandavis, istegram.