# - A - B - C - D - E - F - G - H - I - J - K - L - M - N - O - P - Q - R - S - T - U - V - W - X - Y - Z
Son Haberler
Anasayfa    /    Kritikler
METALLICA – St. Anger
| 27.12.2009

Tanımlanamayan İşitsel Nesne.

Metal tarihinin en tuhaf albümlerinden birini dinleyeceğinizi bilmeden CD çaların play tuşuna basmak… İşte bütün mesele bu. METALLICA’nın hem en uzun, hem de en kısa şekilde anlatılası albümü olan “St. Anger”ı tarif etmeye çalışmak gerçekten tuhaf bir deneme. “METALLICA’nın sıçtığı albüm” ya da “METALLICA’nın dağılmamak adına yapması gereken albüm” gibi tanımları bugüne kadar milyon kere duyduk. Albüme verilen notlara baktığımda, binlerce sıfır, pek çok bir, iki ve birçok da tam not gördüm. Bu, albümü nasıl algıladığınıza göre değişiyor. Şahsen, sonucunu merak ettiğimden bu seferlik albüme bir not vermeyeceğim. Bu seferlik okur notu bu albümün notu olsun.

Bahsettiğim çok düşük notların mesajı belli: albüm her açıdan berbat. Tamam, makul bir ifade. Çok düşük olmayan ancak ortalamanın altındaki notların da anlamı belli: başka bir grup yapsa beğenilirdi ama METALLICA olunca olmuyor, yakışmıyor; ama yine METALLICA olduğu için sıfır da veremiyoruz. Bu da tamam. Tam ya da çok yüksek notların karşılığı da ortada: grup herkese orta parmağını göstermiş ve ne isterse onu yapmış, rahatlamış, stres atmış.

Şahsen diğer türlerle ilgilenmeye ve başka gruplar keşfetmeye başlayana dek, yani bu müziği dinleme sürecimin ilk dört, beş yılında, katıksız, tavizsiz bir METALLICA hayranıydım. Bir fan boy’dum hatta. Odamın duvarında posterler, okul sırasına grup elemanlarının adlarını kazımalar, her türlü konser ve bootleg’i ele geçirme çabaları, vesaire.

st_3

Sonradan durum değiştikçe, ilgim, sevgim diğer gruplara da dağılmaya başladı. Uzatmayalım, “St. Anger” çıktığında hâlâ bir METALLICA hayranıydım. Piyasaya çıktığı gün sabah erken saatte gidip albümü alacak kadar merak ediyordum. Albümü ilk kez duyduğumda ne düşüneceğimi bilemedim. Çalan METALLICA’ydı, sevmem lazımdı, hatta “sevmeliydim”, bu “benim” grubumdu, ama ortada tuhaf bir şeyler de vardı. Albüm… Bu albüm ne biçim bir şeydi böyle? “ReLoad”a da büyük oranda ısınamamıştım, ama geçmişin yoğun METALLICA hayranlığından dolayı anlamsız bir sadakat ile olaya objektif de bakamıyordum. Acaba güzeldi de ben mi anlayamıyordum?

Durumu sindirdikten sonraysa yavaştan yorumlar oluşmaya başladı kafamda: “St. Anger dünyada eşi benzeri olmayan, eski METALLICA’ya hiç benzemese de yine sadece METALLICA’ya benzeyen, orta karar gibi bir albümdü. Çok garip anları olsa da berbat değildi; olağanüstü anları var mıydı, o da yoktu, ancak “burası hoş olmuş” dedirten yerleri de vardı.

st_1

E ama sonradan başta beğendim yerleri hiç sevmemeye başladım; başta iğrenç gelen bir şeylerde parıltılar bulur oldum, falan filan. Ortada kesin olan tek şey, albümün -en azından benim adıma- kafa karıştırıcı olduğuydu. (Not: tarihler 2009 Eylül’ünü gösterdiği sırada dahi albüme dair fikirlerimden emin olamayışımı şu yorumdan ve altındaki cevaptan görebilirsiniz… Başarısızlığın reklamını yapmak da bu olsa gerek.)

“METALLICA tüm geçmişini bir anda yerle bir etti”den “METALLICA kızgınlığın notalara dökülmüş halini ortaya koydu”ya, birbirleriyle zerre alakası olmayan yazılar yazıldı. Bazıları grubun farkında olmadan modern bir avangard klasik yarattığını, hatta albümün kült olduğunu söyledi; bazılarıysa eski METALLICA tişörtlerini yırtıp yaktıkları beyin özürlü videolar koydu internete. Tüm bunlar, kafası karışanın tek ben olmadığımı gösteriyordu. Forumlara baktığınızda sayfalarca yazarak albümü öven bir yorum, onun hemen altında sadece “albüm bok gibi” diyen başka bir yorum görüyor ve ikisini de haklı ya da haksız göremiyordunuz. Nası bi şeydi bu?

Lars’ın ben dahil tüm insan ırkı tarafından dalga geçilen trampet tonundan gitarların battaniye sarılı mikrofonlarla kaydedilmiş hissi veren tonuna, James’in tuhaf haykırışlarına, Kirk’ün albümde olsa da olur olmasa da “namevcudiyetine”, “St. Anger”a dair normal düşünülebilecek, “tamam şu da alışık olduğumuz gibi” denebilecek tek bir şey yoktu. Albümdeki her ayrıntıdan, ne amaçla yapılmış olabileceğinden ayrı ayrı saatlerce konuşabilirdiniz.

Şahsen “St. Anger”a dair düşünme sürecimde pes etmiş olduğumu itiraf ediyor, yenilgiyi kabulleniyorum. Albümü tümüyle sindirmeyi altı yıldır başaramamış biri olarak, HÂLÂ “St. Anger”ın kötü mü, yoksa başka bir grup yapsa beğeneceğim iyice bir albüm mü olduğunu anlayamıyorum. Belki bu, zamanındaki aşırı METALLICA tutkumun bir getirisidir, hatta büyük ihtimalle öyledir, ama sonuçta “St. Anger”ı yorumlayamıyorum. Evet bu bir itirafsa itiraftır, değilse de ne olduğunu bilmiyorum.

st_4

Tüm dünyaya açıklıyorum: “ST. ANGER’IN İYİ Mİ, KÖTÜ MÜ OLDUĞUNU ANLAYAMIYORUM.”

Albümün okur notu: 12345678910 (6.58/10, Toplam oy: 445)
Loading ... Loading ...
etiketler:
  Albüm bilgileri
Çıkış tarihi
2003
Şirket
Elektra
Kadro
James Hetfield : Gitar, vokal
Kirk Hammett: Gitar
Bob Rock: Bas (Konuk)
Lars Ulrich: Davul
Şarkılar
01. Frantic
02. St. Anger
03. Some Kind Of Monster
04. Dirty Window
05. Invisible Kid
06. My World
07. Shoot Me Again
08. Sweet Amber
09. The Unnamed Feeling
10. Purify
11. All Within My Hands
  Yorum alanı

“METALLICA – St. Anger” yazısına 66 yorum var

  1. Blakkheim says:

    İlk 3-5 dinlememde “böle metallica mı olur ulan..ühüh” ekseninde turlayan düşüncelerim git gide(10-15. dinlemeler) “yahu şaka maka cın cın çalmışlar işte, gene dinletiyor keraneci..” yörüngesine oturmaya başladı. Metallica’yı çok mu seviyorum, James’in sesi ne olursa olsun çok mu etkileyici, albüme sadece Metallica yaptığı için çok mu şans tanıdım bilmiyorum ama, baya baya seviyorum artık, trampet tonu bile sanki farklı olsaymış albüm bu kadar güzel olmayacakmış gibi geliyor(hemen de gaza geldim.)

    Metallica’nın diğer albümleri ile kıyaslarsam 6-7 puan arasında bir albüm olsa da, yapanın true Metallica(true mayhem den sonra bide bu çıktı, hadi bakalım) olmadığını düşündüğümden ve albümdeki şarkıları da başka gruplar çalmış olsa “abooo naapmış la bunlaaar” diyeceğimizi tahmin ediyor oluşumdan, 9 verdim St.Anger’a.

  2. Serkan Mutlu says:

    Ya Ahmet, yakın bir zamana kadar ben de bu albüm üzerine ne düşüneceğimi bilemiyor, internette albümü itin götüne sokan kafileye katılmamak için, en azından sevebileceğim yerlerini bulmaya çalışıyordum.

    Ve fakat, üzerinden bunca zaman geçtikten sonra fark ettim ki, Metallica’nın St Anger dışındaki tüm albümlerini arada sırada açıp dinliyorum, oysa içimden St Anger’ı açma düşüncesi bile geçmiyor.

    Yazıdaki Youtube videolarını açmaya dahi tenezzül etmedim. Yani diyorum ki: St Anger gerçekten çok kötü bir albümdür. Notu kaç olur bilemem, ama berbat bir albümdür.

    Oh, söyledim rahatladım.

  3. Söz konusu albüm St. Anger olunca sadece “trampet” diye yorum yapmaya bayılıyorum:

    “TRAMPET”

  4. Sambalici says:

    Metallica’nın And Justice For All sonrası hiçbir albümüne objektif bakılamadığından dolayı St Anger gibi iyice kendine özgü bir albümü yorumlamak imkansızlaşıyor. Ben St Anger’ın iyi bir albüm olduğunu düşünüyorum. Albümlerin sadece fiziksel olarak cdlerle, kasetlerle, plaklarla veya mp3lerle sınırlı olmadığını, zaman zaman bunlardan çok daha fazlasını ifade ettiklerine şahit olmuşumdur, olmuşuzdur. St Anger da “Some Kind Of Monster” belgeselinden bağımsız değerlendirildiğinde anlamını yitiriyor bence. O dönemde, grubun ruh halini yansıtan albüm St Anger’dır. Bizim bildiğimiz müzikal doğrulara ters gelen bir çok özelliği, lars’ın teneke tonu bile St Anger’ın hazırlandığı ortam ve şartlar dahilinde mana kazanıyor. O dönemden başka bir albüm çıkmazdı. Ben seviyorum albümü, içerdiği o kaotik ruh hali enteresan geliyor bana, müzik tarihi içinde de kesinlikle kendine özgü bir yanı olduğunu düşünüyorum ve o açıdan Death Magnetic’ten daha “manalı” bir albüm mesela.

    Bütün bunlardan bağımsız sırf müzikal açıdan bakarsak albümde sound açısından Hetfield’ın o dönem bolca dinlediği Hatebreed ve türevi gruplardan etkiler olduğunu, şarkılarda bariz bir System Of A Down tandansı olduğunu düşünüyorum. All Within My Hands’i (akustik hali hele) çok çok severim.

  5. duraganyolcu says:

    S.T Anger kötü bir metal albümü değildir. Kötü bir Metallica albümü de değildir. Sadece “farklıdır” işte.

    darth sidious

    @duraganyolcu, buna benzer bişey demek için koca bi paragraf zırvalayacaktım, beni kurtardın saol =)

    duraganyolcu

    @darth sidious, birilerinin bu gerçeği net bir biçimde masaya vurması gerekirdi :)

  6. Kendilerini ilk günden beri çok sevmekle beraber hiçbir zaman fanboy olmadım (Ahmet falan bilir, benim fan boyu olduğum gruplar farklıydı). Dolayısıyla herhangi bir baskı altında ya da hatıraların etkisi altında kalmadan, “olm adamlar dandik de yapmış olsalar grubun adından dolayı vefanı göster” falan gibi düşünceler içerisine girmeden (fan boy olduğum gruplarda bunu yaparım çünkü), böyle bir albüm yapmış olan başka bir x grubuna ne vereceksem aynı puanı (3) verdim. İlla 2000′ler Metallica’sı dinlemek isteyenlere de Death Magnetic’in GH3 versiyonunu ısrarla tavsiye ediyorum. Çok daha kalibreli bir albüm.

  7. pashur says:

    Bu çalışmanın özelliği self expressionist ve spontane bi albüm olması. Parçalar tamamen bu insanların kişisel deneyimlerini ve ruh hallerini anlatıyor. (diyebilirsiniz ki diğer gruplardaki insanlarda, hatta Alişan bile kendi duygularını anlatıyor.) St Anger’da farklı olan sözlerin kollektif ve spontane bir şekilde yazılmasıdır. Bu anlamda x grubundan farklı olarak bireysel yücelme ve tatmin bir kenara bırakılmış. Kirk’ün albümde solo çalmamasının nedeni budur, bu kısımlar sonradan düşünülmüş ancak albümdeki tavra ters düşeceği için konulmamış. Lars’ın snare tonu da yine böyle spontane bir şekilde, şans eseri ortaya çıkmış (röportajlarında belirtmiş).

    Böyle bir tutuma karşın albüm bir çok yenilikte içeriyor. Mesela heavy metalden bu güne rock müzik çok sesli olma özelliğini kaybetti. Bas artık hemen hemen tüm gruplarda ritm gitarla aynı şeyleri yapıyor. Gitar rifleri duygudan yoksun ve sürekli kendini tekrar eden bir şekilde yazılıyor (bu postminimalizmin etkisinden kaynaklanan birşey diğer popüler müzik dallarında da görülebilir) Bu tekdüzeliğe renk getirmek için lars sıradan ritmlerden vazgeçip her gitar rifine farklı ritm yazmış.

    Bu albüm güncel olmakla birlikte aynı zamanda avangart bi albüm. Eğer bu ve bunun gibi diğer özellikler sizi çekmiyorsa piyasada klasik, metal ruhunu taşıyan albümlerden bolca bulabilirsiniz.

    Ancak ben albümü beğendim. Hatta en beğendiğim Metallica albümü diyebilirim. Benim puanım 10.

  8. deathless says:

    bu albümü tanıtma amacınız ”yazacak bişey bulamadık yer dolduralım yazarak”mantığıysa bunu mükemmel başardınız!!!

  9. Ahmet Saraçoğlu says:

    Evet amacımız buydu. Yaklaşık 40 senedir metal albümleri çıkıyor ama biz yazacak bir şey bulamadık. Mecbur kaldık affedin. İşin ilginci bugün de yazacak bir şey bulamadık, mecburen Oya Bora ikilisinin 1994 çıkışlı ilk albümü “Yorma Beni”yi yazacağız.

  10. janslore the celebrity says:

    bu kadar tartışmalı bir albümün şimdiye kadar yazılmamış olması aslında garipti. ‘yer doldurmak için yazılan kritik’ nasıl oluyor onu da anlayabilmiş değilim.

  11. rossington says:

    İnsanlar her durumda bir faydacı görünümüne bürünüyorlar. buradaki entry’lerde bile belli bu. Bir albüm ne kadar vasat olursa olsun onun içinden mutlaka iyi noktaları çıkarıp albümün geneline yansıtması durumu ortaya çıkıyor. İşte çoğu hayranlarca vasat kabul edilen davul soundunun şans eseri ortaya çıkması gibi, bu albümün metallica’nın en deneysel albümü olması gibi… örnekler çoğaltılabilir. buradaki mantığa göre bu albümün kaydedildiği zamanları göz önüne aldığımızda metallica’nın st.anger’da yaptıklarının hepsi doğrudur, hatasızdır. çünkü o dönemde yapılmıştır. bir ride the lightning veya master of puppets olaya katıldığında bile st anger’a laf söylemememiz gereklidir, neden, çünkü onun yapıldığı dönemler farklıydı böyle gerekiyordu. ee bu zamanda da çoğu metal grubunun soundlarını hayretlerle izliyoruz dinliyoruz, ve hiç birimiz demiyoruz bu zamanın gereklerine göre yapıldığını, peki biz ne yapıyoruz, o albümü kötülüyoruz. ee şimdi arada çelişki oluşuyor, metallica olunca işler değişiyor, onun hiçbir albümüne dokununamazsınız mutlaka iyi olabilecek unsurlar vardır öyle değil mi? ne de olsa metallica. james hetfield hardcore vokaller denese bile “onun yaptığı o zamana göre doğruydu” diyebilecek mantıkta insanlar var bu dünyada. bir albüm iyiyse iyidir kötüyse kötüdür. Milyonlarca kötü pirinç tanesinin arasından iyileri seçmek zor oluyor. İyileri seçip pirincin hepsine iyi demekte saçmalıktır. Bu albüme 10 puan verenler de var, tamam kulak olayı sevebilirsiniz ama yapmayın hiç mi master of puppets’i …and justice for all’u düşünmüyorsunuz. Şaştım kaldım ben bu işe.

  12. Blakkheim says:

    20 oyda 5.5 puan almışsa, demek ki bizim bünyelerimiz harbi anlayamamış bu albüm ne menem bi şey. Bu kadar uç puanlar var, üstelik söz konusu Metallica olunca “Lan o düşük verenler(ya da yüksek verenler) anlamıyordur bu işten” gibi bir itham da ortadan kalkıyor(gibi).

  13. üstteki mesaj / kritik +1.

    şahsen ben “sevmeyenler” tarafındayım. ama blakkheim’ın dediği gibi bir durum olduğu ortada.

    bu da bomboş bir onaylama mesajıdır.

  14. deathless says:

    valla o söylediğin albümü yassaydın ahmet, 94 teki aşklarımı depreştirip beni o yıllarıma götürür ve beni inanılmaz mutlu ederdin…o albüm bile o zamana göre st.anger dan daha iyidi benim için!
    ve artı belirteyim,metallica nın 80 lerdeki bombalarını yazarsında(yorumlar olur puanlar verilir vs…)st.anger da metallica albümü sonuçda yazmadan olmaz mantığı güdersin anlarım,ama st.anger dan başlaman tuhafıma gitti sadece olay bu….master of puppets..and justice for all hatırına sinirlenmeye gerek yok bence..

  15. Ahmet Saraçoğlu says:

    öyle bi albüm hakkaten var mıymış? ben sallamıştım halbuki.

  16. pashur says:

    @rossington

    bir metal dinleyicisi olarak diğer gruplarla ilgili durumu sen daha iyi bilirsin tabii. ancak ben bir iki grup dışında metal dinlemiyorum.(genelde gitar virtüözlerinin albümlerini dinliyorum. çokta uzak sayılmam) bu eleştiriyide ona göre yaptım. şimdi bu tür muhabbetleri hiç sevmiyorum ama “bir albüm iyiyse iyidir kötüyse kötüdür” dediğin zaman buna katılamicam. eğer burda çoğunluğun sözü geçiyosa ben susayım zaten. Bu böğürtüleri nasıl dinliyorsunuzcular’ın çok olduğu ortamda da artık Bengü dinlersin. xD

    nasıl ben 5.5 puan durumunu takmıyorsam. bana katılmayanlarda olabilir tabii. burada amaç farklı bakış açıları sunabilmek… saygılar

  17. janslore the celebrity says:

    valla saygı duydum sana pashur

  18. Burak Gür says:

    Metallica’nın dinlediğim ilk metal grubu olmasıyla yeri ayrıdır benim için. Ama bu durumu St. Anger’ı eleştirirken göz ardı etmeyi tercih ediyorum çünkü iş ya “gruba saygı” diye takdir etmeye ya da “davadan döndüler” diye yerden yere vurmaya geliyor, hoş olmuyor.
    Şunu da belirteyim, Reload o kadar olmasa da Load bence çok başarılı bir albümdür. Müziğin daha hafif olmasını eskilerin metalkafaları günah olarak görebilir ama ben onu bunu bilmem. Ne gruba saygı olsun diye ne de başka birşey. Adamlar uğraşmış, yapmış, güzel de yapmışlar.
    St. Anger’ı ilk çıktığı gün almamın ardından bir kaç gün boyunca sürekli dinlemiş sonra da iştahımı kaybetmiştim. Yıllar geçti, cd hala elimin altında, hala arada bir açar dinlemeye çalışırım. Ve hala beğenemedim. Mesele ne trampet tonu, ne sözler, ne solo olmaması, ne de James’in bitik sesi.
    St. Anger’dan önce Lars’ın bir röportajında şu söz geçiyordu; “System of a Down çok güzel müzik yapıyor, bizde öyle bişeyler yapıcaz”. Bir, Larsçım. Yılların grubusunuz, satış rekorları kırdınız, herkes sizi ilah olarak görüyo. Çocukla çocuk olunur mu ulan? Hadi diyelim illa oldunuz. Bari iyi yapaydınız da he diyeydik.
    Kim hak verir, kim itiraz eder bilmem ama St. Anger yalapşap hazırlanmış, emek harcanmamış bir albümdür. Deneysellikten dem vuracaksanız da, Metallica’nın deneyden bir şey anlamadığını gayet net gördük.
    Mikrofon tutmayı bilmiyosun, sözlerin çalıntı. Sana notum 3 kanka.

  19. rossington says:

    valla saygı duydum sana Burak Gür…

  20. Caner says:

    Metallica mı ??  Yok almayayım ben ..

    devilsadvocate

    @Caner, mühim bir duygu dışa vurumu olmuş. dağılabiliriz.

  21. Berca B. says:

    Üstteki cool bold yazı: -1
     
    Ayrıca St. Anger hakikaten nasıl bir albüm ben de anlayamıyorum ama Load, ömrümde gördüğüm en güzel güneyli rock albümlerinden biridir.

  22. Mert Salkım says:

    14 yaşında lise sınavına hazırlanan ergendim bu albüm çıktığında. hayatımda aldığım iki orjinal kasetten biridir. diğeri rhcp-by the way di. yalan söyledim. haluk levent kasetleri almışlığım da vardır. sözkonusu kasetleri hiçbiri şu an bende değil. nerde bilmiyorum. neyse. bu albüm galiba benim ilk “çok dinlediğim” albümdü. her şarkının trafiği sözleri herşeyi kafama kazındı adeta.  heralde o günlerden kalan duygusal denebilecek yargılarımdan tamamen kurtularak yorum yapamam bu albüme. ama yapmaya çalıştığımda hiç fena bi albüm değil yahu.  st.anger ve unnamed feeling kesinlikle kütür kütür metalikadır hatta.
     
    evet kütür kütür.

  23. deathless says:

    formlardan 1 numaralı banlanma sebebimdir metallica!!aman haa sakın benim için metallica …and justice dan sonra bitmiştir falan demeyin anında ban ı yersiniz!hele hele site admini zamanında karı kız tavlarken metallica yı kullandıysa!!..(ki bu tipler in bildikleri metallica-megadeth-iron maiden üçgenidir)

  24. Ahmet Saraçoğlu says:

    1) Burada kimse banlanmaz.

    2) Admin derken başka bir siteden bahsediyorsun herhalde.

    3) Sırf Metallica başlığına yorum yapmak için aynı e-mail adresiyle  ikinci bir kullanıcı adı almanın mantığı nedir?

  25. deathless says:

    1.ben bu site için banlanılır demedim zaten!
    2.evet başka siteden bahsediyorum gocunacak bi durum yok sadece genel yazdım hepsi bu!
    3.sırf metallica başlığı için özel bi çabam yok..sizin gibi metallica ya tapmadığım için metallica için özel hiçbirşey yapmam, diğerlerinede deathless ile yorum yazarım..neden??.. bu sitede kullanıcı adı değiştirilemiyormu!!..ismimi değiştiripte kaçakçılık yapmışım muamelesine gerek yok bence, sonuçda yorum yapıyoruz kaçakçılık değil.
    4.ben metal-pit sitesinden corpsegrinder ım hotmail im falanda sende var zaten..yabancı değilim yani…

  26. Ahmet Saraçoğlu says:

    İlk mesajda tam ifade edememişsin o zaman. Site admini dediğin zaman insanlar o sırada bulunduğun siteden bahsettiğini sanırlar. O yüzden açıklama yapma gereği duydum.

    Yeni kullanıcı adınla da sadece bu başlıkta yazınca buraya özel aldığını düşündüm.  Neyse işte böyle.

  27. Burak Gür says:

    ADRES VER!

  28. Valla, death magnetic’ten daha iyi bir albümdür gözümde.

    Ufuk

    @Deniz Can Karaca, inekler de uçabilir diyorsun yani :)

  29. zinhar says:

    Mesele şu ki Metallica için St. Anger sayfası öyle ya da böyle çoktan kapandı.Bunalımları atlatıldı, videoları çekildi, satışı az veya çok yapıldı, turnelerine çıkıldı ve bitti. Artık onlar için iyi veya kötü albüm oluşunun hiç bir önemi yok ve ısrarlarına bakılırsa gidebilecekleri yere kadar gidecekler. Ama gelin görün ki yaşayan en büyük (hadi bazılarını iyice çileden çıkarayım :gelmiş geçmiş en büyük ) grup olmak da böyle bir şey işte. Sizin için tarih olanı çok farklı paralelel ve meridyenlerde sayısız insan iştahla tartışıyor.  İştahım yok diyen bile bir cümleyle ucundan azıcık koparmış. Aşçı büyük, yemedim demek olur mu ?

  30. invictus says:

    benim gözümde metallicanın hiçbir albümü kötü değildir. hepsi birbirinden güzel 9 albüme sahip bi grup metallica ama tabii ki metallica bazında düşüncek olursam metallica nın en kötü albümü diyebilirim. çok severim ama diğer albümlerine göre kötüdür. genel anlamda iyidir. ben 10 veriyorum çünkü 2 gün boyunca dinledikten sonra 1 hafta dinlemesem bile 3-4 şarkısı dilime takılmakta.
     
    dipnot: trampet tonunu nasıl ayarlamış bilmiyorum ama aynını bateri sistemim olursa yapıcam kesin =D

  31. Deniz says:

    Dethkrüsh’ten trampet tonu hakkında bir parça hazırlamalarını isteyeceğim bir albüm. Öte yandan bu albümün en büyük hatası bence dropped c akordu kullanması. İnsan ister istemez tonu ve parçaları yadırgıyor. (Aslında zaten yadırgancak cinsten ama iyicene far görmüş tavşana dönüyoruz)
    *Frantic
    *Some kind of monsters
    *Unnamed feeling
    Albümün lokomotif parçaları. Bu kadar ağırlığı da bu lokomotif kaldırmıyor ve st anger bizi yolda bırakıyor.

  32. pacerized says:

    kesınlıkle bı olcu olmamakla beraber bugun 3 cd lık bı metallıca setı cıkarsak bu albumden st anger dısında sarkı gırebılır mı suphelıyım. dınlemeye dayanılamayacak derece rezıl bı album, sadece metallıca normlarıyla konusmuyorum. bıldıgın boktan produksıyon, ozensız muzısyenlık ve anlamsız sarkılar. ılk 45 lık cıktıgında fena bulmamıs olsam da albumun otesını dınleme gucu buldugum zamanlarda ne kadar sacmaladıklarını farkedıp uzulmustum. hanı metallıca dınlemeye bu albumle baslayan arkadasların duygusal yaklasmasını anlayabılıyorum. yas kucukken tabı bole enerjı falan vermıstır sıze fekat yok yanı, metallıca konusunda st angerın otesıne gectıgın anda of bu ne dıye tıksınıp uzaklasman lazım. load ve reload da metallıca ıcın yenılıkcı albumlerdı, ustelık yaratıcılık bakımından da gecmısın cok uzagındaydılar ama st angerdakı ne yapsak olur, hele kı moda olana dogru kayarsak tavrı tek kelımeyle rezalet. bence 91 den berı yaptıkları en dogru duzgun album death magnetıc bıle o bakımdan pekcoklarına samımı gelmedı ve hakettıgının altında ılgı gordu. koca bı 0 dan 1.

  33. Chuck Reis says:

    2003 senesi nu ve alternatif metalin zirve noktasıydı. metallica’da bob rock’ın ”popüler kültürü takip edin lan dingiller” gazıyla böyle alternatif bir çalışma yapmış.

    st.anger şarkısında arada giren rap vokaller oha dedirtmişti bana zamanında :D

  34. Chuck Reis says:

    şu st. anger coverını izlemeyen var mı :D
    http://www.youtube.com/watch?v=e_3ieuItPC0

    Exorsexist

    @Chuck Reis, nile’ın yeni albümü ithyphallic’i çok sağlam tavsiye ederim.

    Chuck Reis

    @Exorsexist, dikkat ettiyseniz ”izlemeyen var mı” dedim. türkçemizde buradaki anlamı ”hala izlemediyseniz izleyin” şeklindedir.

  35. blackroseimmortal says:

    frantic idare eder, some kind of monster da azcık, diğerleri kötü, bak bana kötü değil, direk kötü, notum 1.3333 ten 1, bu arada albüm 7.37 :D…

  36. Biberli Kurufasulye says:

    Snare tonu biraz daha oynansa fena olmazmış hani şimdi :D Vader’ın future of the past’de de yaklaşık aynı ton vardı ve ben sevmiştim ama bu albümde olmamış be.şarkılarda adam gibi riff yok şarkı 7-8 dakika.Dinlerken herhalde makine takıldı başa sarıyor diyor insan içinden.albümde Ooo bak burası güzelmiş denilen yerlerde çookk sınırlı.verdim 1′i gitti :)

  37. Milky Flames says:

    better than death magnetic…

  38. Ubeydullah İndiroğlu says:

    Şu albümü, sinirli stresli öfkeli falanken dayıyorum. Felaket keyif alıyorum lan. Öyle böyle değil. Adamlar kusmuş, terapi niyetine yazmış resmen.

    Ama hala en kötü Metallica albümü, orası ayrı. Fakat kral albüm. Bu ne çelişki, ben anlamadım.

    Korhan Tok

    @Ubeydullah İndiroğlu, Ahahah, tam olarak aynı şeyleri yazmak için girmiştim sayfaya. Çok yaşa.

    desqpio

    @Ubeydullah İndiroğlu, en kötü metallica albümü mü bilmiyorum ama direkt budur. evet.

  39. patognomonic says:

    Oğlum bu albüm güzel lan

  40. OMustafar says:

    Ruh var albümde. Öfke ruhu var. Kötü desek de hala bize kendini dinletiyorsa, bu ruh sayesinde. Cidden bir sıkıntı, sancı kusması bir albüm. Çıkması gerekliydi, ve iyi ki de çıktı.

    Bense hala sık sık Frantic, St. Anger, Some Kind Of Monster, Dirty Window, Shoot Me Again, Purify, The Unnamed Feeling, All Within My Hands dinlerim, coşarım. Trampetini bile seviyorum.

    Durakonis

    @OMustafar, Dinlemesem de, ilk paragrafındaki tespitlerinle aynı fikirdeyim. :)

  41. baha says:

    valla sinirli stresli ve öfkeliyken başka şeyler dinlenir de ille metallica dinleyeceksen …and justice for all, ride the lightning, master of puppets daha öfkelidir bence. şahsen bu albümü çıktığı yıldan beri dinlemek istemiyorum. dinlemek zaman kaybı geliyor.

    Durakonis

    @baha, Katılıyorum.

  42. levent yıldırım says:

    albümü ne zaman dinlesem nu metal etkileri görüyorum nedense…

  43. deadfool says:

    Sanatsal açıdan başarılı bir albüm , zira sanatın amacı kendini yansıtmaktır ve o konuda gayet başarılı . Ama müzikal açıdan pek başarılı değil , dinlemek keyif vermiyor öyle , melodik açıdan sınıfta kalıyor filan . Bu ikisinin bir olduğu eserler güzel eserlerdir. Bu aziz albümde ise (yapacağım kelime oynunu sikeyim ) sadece biri var , bu iki ölçü (sanatsal ve müzikal kalite ) genelde orantılıdır , bu albümde ise orantısız olduğu için kargaşa yaratıyor. Ama hakkında konuşması ve bazen dinlemesi zevkli bir albüm sanırım , ben de emin değilim

  44. deadhouse says:

    Bu albüm türü itibariyle de çok tartışmalı bir albüm. Bu albüme Heavy Metal demek hiç mantıklı değil. Tam olarak Nu-Metal de değil. Thrash metal hiç değil. Thrash metal etkili deneysel teknik Nu-Metal diyorum ben. Var mı arttıran? Ve bence bu albüm Hardwired’dan daha iyi bir albüm. Hardwired’ı ilk dinlediğimde eh işte deyip 6.5 vermiştim. Şimdi ise kötü bir albüm olduğunu düşünüyorum. Ona 5 ideal. St. Anger’a ise 6 veriyorum. Ama şöyle düşünüyorum. Bu albümün üzerinden 14 sene geçmiş. Ve bugün açtım dinledim. Cidden çok değişik bir albüm bu ya. Aslında not verilmemesi mantıklı. Bu albüme not falan verilmemeli.

  45. northern says:

    aynı bölümleri 4 defa çalıp 3 dakikalık şarkıları 8 dakikaya sündürmeseler belki olurdu. aynı leşlikten maiden’ın a matter of life and death albümü de muzdaripti. şu albüm 40 dakikaya sabitlenseydi çok daha iyi olurdu.

  46. reghead says:

    Bu albüm çıktığında köyümsü şehrimde yaz tatilinde dayımın pastanesinde tezgahtarlık yapıyordum. Üniversite yeni bitmişti hava sıcaktı. Haberim bile yeni olmuştu albüm çıktığından. Neyse bi tane kasetçi vardı gittim orijinal kasetini aldım. Yaşım 21 idi. o güne kadar 10 senedir kesintisiz dinlediğim grup için ne diyeceğimi bilemediğim bir şey duymuştum. öyle kaldı o kaset. sonra some kind of monster izleyip aydınlanınca bir daha dinledim ve çok sevdim. ara ara dinlerim hala.

  47. \m/ says:

    Albümün en önemli sorunu 75 dakika boyunca devam ediyor olması. Hemen bitse sıkıntı olmayacak oysa

  48. 1001101001 says:

    frantic, st.anger, some kind of monster, sweet amber, the unnamed feelings, shoot me again, invinsible kid mütiş parçalar, kalanlar da sıkmıyor. 8/10

    Salata

    @1001101001, My World ve All Within My Hands dışında bir sorunu yok bence de bu albümün

  49. Twat says:

    Şu versiyonu dinlemelere doyamıyorum:

    https://www.youtube.com/watch?v=qknn2e4ks1A

    şaka maka bu presidio demolarında çok iş var. All Nightmare Long’un ilk hali “Shadows of the Cross” da bunların arasında hatta.

    Albümle zaten -purify ve dirty window hariç- 15-16 yıldır epey barışığım da, videodaki gibi bir tonda kayıt yapsalardı çok başka bir şey olurdu.

Yorum Yazın

*

"Yaptığım yorumlarda fotoğrafım da görüntülensin" diyorsan, seni böyle alalım.
Pasif Agresif, bir Wordpress marifetidir.