Meşhur metal dergisi Decibel’in REVOCATION hakkındaki yorumu bu. “En iyi” kısmını bilmem, ancak tahminen çoğumuzun yakın zamana kadar, ya da hiç duymadığı bu grubun çok iyi olduğu ortada. Teknik olma oranı gayet kıvamında bir death metal/thrash metal kırması yapan grup, alışık olunan türdeki karanlık tavırlı ve çok nota basmalı gruplardan biri değil.
Ne yaptığını iyi bilen üç gençten oluşan REVOCATION, underground ortamda büyük sükse yapan ilk albümü “Empire of the Obscene“in hemen ardından bu ikinci albümüyle ilerde adını türün devleri arasına yazdırma ihtimali olduğunu gösterdi. Gelin kurcalayalım.
Zor olsun, karmaşık olsun diye yazılmadığı belli bir müzik var ilk olarak. Birbirinden yaratıcı ve ilginç sayısız rif, melodi ve solo, her ne kadar icra bazında zor yerlere gitseler de, bir araya geldiklerinde karşımızdaki yırtıcı ve anında anlaşılıp sevilesi REVOCATION müziğini oluşturuyorlar.
Elemanların bir hayli genç olmalarına rağmen yarattıkları müziğin olgunluğu da onları neden ileride adları daha çok duyulacak gruplar listeme aldığımın sebeplerinden biri. Her eleman belli ki enstrümanında çok iyi, ancak hiçbir zaman vereyim soloyu vereyim kompleksi türü bir yaklaşıma rastlamıyorsunuz.
Diğer bir güzel olay, adamların eğlenceli mizaçlarının, bir şekilde bu agresif müziğe de yansımış oluşu. Özellikle kimi sololarda görülen bu durum, adamların “abi biz death metalciyiz, thrash metalciyiz, hep karanlık olalım, hep cool olalım” havasını kırarcasına farklı solo kalıpları denemelerine ve ufak da olsa sevimli havalar estiren, tebessüm ettiren blues gibi rock ‘n roll gibi nota bileşimlerine de başvurmalarını sağlamış.
Bu yaklaşım müziği kimi anlarda bildiğimiz progresif metale de döndürebiliyor ki, bunu bu tarzın en olumlu anlamında söylüyorum, progresif kelimesi kimseyi korkutmasın. Sonuçta ne bir klavye ne de clean vokal var ortada (onlar olsa kötü olur anlamında söylemiyorum arkadaşım germeyelim ortamı).
Bahsedilen eğlenceli mizacı, aşağıdaki iki videodan görmeniz mümkün (özellikle para saçan repçi, titremeli blast beat ve kusarcasına duygulanan solo gitarist konseptlerine dikkat çekmek istiyorum).
Onun dışında, son zamanlarda dinlediğim en yaratıcı riflerden bazılarını, hatta bir çoğunu bulabileceğiniz “Existence is Futile”da, delişmen bir gitar performansı var. Gitar çalan arkadaşlar, bazı rifleri duydukları anda “oha bunu çıkarmam lazım” türü düşüncelere kapılabilirler, zira çalması manyak eğlenceli pek çok bölüm var. Riflerin böylesi öne çıkmasında, grubun türdaşlarının aksine blast beat’e çok da fazla başvurmaması da etkili oluyor. Bu sayede müzik “groovy” havasını koruyor (Türkçe’si yok naapayım).
Grubu klasik teknik death metal gruplarından ayıran en önemli özellik ise, thrash metalle ve dediğim gibi içine pozitivizm kaçmış neşeli gibi bir progresif metalle kurduğu yakın ilişki. Özellikle vokalin uzunca süre sustuğu birkaç dakikalık enstrümantal bölümlerde, grup resmen gövde gösterisi yapıyor. Ardı ardına patlayan mükemmel rif ve sololar ile, üzerlerinde çok çalışıldığı belli olan oradan oraya zıplamalı aranjmanlarla, albüm sular seller gibi akıp gidiyor. Yine, tüm bunlar hiç kimsyi düşüncelere sevk etmesin, grup asla ve asla kaotik, onar saniyelik elli bin tane riften oluşan şarkılar çalmıyor. Her şarkı tümüyle kendi kişiliğine sahip, başlı başına hit adayı olabilecek kalitede eserler. Şu sayfaya hangi şarkıları koysam da grubu insanlara sevdirsem diye inanın bayağı düşündüm, zira her şarkı birbirinden güzel.
“Benzer grupları say hacı uğraştırma bizi” diyenler için, en başta QUO VADIS akla geliyor zira REVOCATION da QUO VADIS’le aynı kategoride görülebilecek (daha çok “Day into Night” diyelim) bir rif tarzına sahip. Kendiniz duyun en iyisi.
Bu sene içinde dinlediğim en iyi albümlerden biri biri olan “Existence is Futile”, iki yıl içinde iki iyi albüm yayınlayan üç yıllık bir grubun, “ümit vaad etme” anlamında tarzındaki sayılı gruplardan biri olduğunu gösteren gayet başarılı bir çalışma. İnternetteki muhabbetlere şöyle bir göz attığınızda da göreceğiniz üzere, grup pek çok kişi tarafından “en iyi yeni grup”, “son yılların en iyi yeni grubu”, “bu türün gelecekteki liderlerinden biri” olarak anılmaya başlandı bile, hem de pek çok kişi tarafından.
Albümü, şuraya gidip baştan sona dinleyebiliyorsunuz, vakit kaybetmeden bunu yapmanızı öneririm.
Dinleyin, dinletin, gitar çalıyorsanız gitarda çalın, gaza gelin, kudurun, ilerisi için de hazırlıklı olun.
Kadro Anthony Buda: Bas, vokal
Phil Dubois-Coyne: Davul
David Davidson: Gitar, vokal
Şarkılar 1. Enter The Hall
2. Pestilence Reigns
3. Deathonomics
4. Existence Is Futile
5. The Brain Scramblers
6. Across Forests And Fjords
7. ReaniManiac
8. Dismantle The Dictator
9. Anthem Of The Betrayed
10. Leviathan Awaits
11. Tragedy Of Modern Ages
Bunların ilk albümleri Empire of The Obscene’i dinlediğim en iyi debutlar arasına koymuştum. Bu albümü de şöyle bir dinledim. Daha sindiremedim, ama şahane bir şeye benziyor.
yannız linkden albümü dinliyorum da, Pestilence Reigns ile aldım gazı, gece 3 de kafa göz yardırıyorum. çok sağlammış bunlar harbiden. Saolasın Ahmet. Existence is Futile da da dıgıdık dıgıdık modeli kafa sallamaya geçtim, eallaaah süper gaz lan bunlar.
sadece dismantle the dictator’ın klibini izledim ve ömrümde bu kadar gelecek vaat eden bi grup görmedim dersem abartmış olmam sanırım :D tech death ve rock’n roll tarzı şeyleri bu kadar başarılı harmanlamak iyi bir altyapı ister (hala tek şarkı üzerinden analiz ediyorum grubu evet). tüm albümü dinlicem şimdi bakalım neler olucak. bu arada klipte davulcunun 22. saniyedeki efsane suratından ve gitaristin o manyak riffleri ve o delişmen (saraçoğlundan arak evet) soloyu atarkenki surat ifadeleri de grubun ne kadar kendine güvenen ve “cool” elemanlardan oluştuğunun kanıtıdır bence. mükemmel :D
yalnız davulcunun malum yüz ifadesi sık sık kullandığım ve çok sevdiğim bir ifade. adamlara daha da kanım ısındı, hiç fena metalciyim, çok brutalim, kan kusarım, irin boşalırım gibi kompleksleri yok. çok sevdim yeaa.
Bahsi geçen klibi sonunda ben de izledim ve grubu çok çok beğendim. Yukarıda söylenildiği gibi gerek cool tavırları, gerek enstruman hakimiyetleri, gerek de sonundaki mükemmel rock’n roll havası acaip hoşuma gitti, takibe alıyorum.
Bu arada grup ne geç keşfedilmiş be. Yazı yazılalı 1 yıl olmuş son 4 kişi daha yeni dinliyor grubu ahah.
geç olsun güç olmasın :D bu çoçuklar tehlikeli o kadar diyorum. ha bu arada revocation tam olarak ne demek bilen varsa yazsın arattım falanda saçma sapan şeyler çıktı tam anlayamadım.
@SeventhSon, Yeminle tam bunu yazmaya gelmiştim siteye.Bu grubu ve bu şukela albümlerini yeni yeni keşfediyorum zaman zaman efekt kullanılmış brutal’leri saymazsak daşş gibi albüm.Across Forests And Fjords’da albümün genelininde üstünde akıl almaz bi şarkı…
14 sene evvel ilk çıktığında meşhur Dismantle of Dictator’u dinlediğimde büyülenmiştim. Şimdi dinledim hala büyüleyici buluyorum. Müzik budur. Zaman, mekan tanımamalı.
Son 1 aydır hergün dinlemekteyim.Kesinlikle es geçmeyin.
Albüm oldukça şukelaymış.
Bunların ilk albümleri Empire of The Obscene’i dinlediğim en iyi debutlar arasına koymuştum. Bu albümü de şöyle bir dinledim. Daha sindiremedim, ama şahane bir şeye benziyor.
iki albümleride birbrinden güzel gerçekten. bu tip işler çıkarmaya devam ederler inşallah
yannız linkden albümü dinliyorum da, Pestilence Reigns ile aldım gazı, gece 3 de kafa göz yardırıyorum. çok sağlammış bunlar harbiden. Saolasın Ahmet. Existence is Futile da da dıgıdık dıgıdık modeli kafa sallamaya geçtim, eallaaah süper gaz lan bunlar.
Gece oldu mu bana bi haller oluyor.
sadece dismantle the dictator’ın klibini izledim ve ömrümde bu kadar gelecek vaat eden bi grup görmedim dersem abartmış olmam sanırım :D tech death ve rock’n roll tarzı şeyleri bu kadar başarılı harmanlamak iyi bir altyapı ister (hala tek şarkı üzerinden analiz ediyorum grubu evet). tüm albümü dinlicem şimdi bakalım neler olucak. bu arada klipte davulcunun 22. saniyedeki efsane suratından ve gitaristin o manyak riffleri ve o delişmen (saraçoğlundan arak evet) soloyu atarkenki surat ifadeleri de grubun ne kadar kendine güvenen ve “cool” elemanlardan oluştuğunun kanıtıdır bence. mükemmel :D
yalnız davulcunun malum yüz ifadesi sık sık kullandığım ve çok sevdiğim bir ifade. adamlara daha da kanım ısındı, hiç fena metalciyim, çok brutalim, kan kusarım, irin boşalırım gibi kompleksleri yok. çok sevdim yeaa.
20.01.2011
@bloodshower, AHAHA abi irin boşalırım nedir ya :D yarım saat güldüm valla
Bahsi geçen klibi sonunda ben de izledim ve grubu çok çok beğendim. Yukarıda söylenildiği gibi gerek cool tavırları, gerek enstruman hakimiyetleri, gerek de sonundaki mükemmel rock’n roll havası acaip hoşuma gitti, takibe alıyorum.
Bu arada grup ne geç keşfedilmiş be. Yazı yazılalı 1 yıl olmuş son 4 kişi daha yeni dinliyor grubu ahah.
geç olsun güç olmasın :D bu çoçuklar tehlikeli o kadar diyorum. ha bu arada revocation tam olarak ne demek bilen varsa yazsın arattım falanda saçma sapan şeyler çıktı tam anlayamadım.
18.10.2010
@Burak Canik, ortadan kaldırmak, iptal etmek falan demek.
ne zaman dinlesem 2. şarkının ötesine geçemiyorum anasını satayım. öyle de çok severim bu gençleri.
İnanılmaz gaz bir grup. Albümde boş parça yok. Tek kelimeyle muhteşem.
Across Forests and Fjords nasıl birşeydir arkadaş, rüyalarıma giriyo fon müziği olarak yeminle. yeni albüm çıksa artık.
23.09.2011
@SeventhSon, Yeminle tam bunu yazmaya gelmiştim siteye.Bu grubu ve bu şukela albümlerini yeni yeni keşfediyorum zaman zaman efekt kullanılmış brutal’leri saymazsak daşş gibi albüm.Across Forests And Fjords’da albümün genelininde üstünde akıl almaz bi şarkı…
Hayvanlık hatırlatma hattı olarak yine sitede çevrimiçiyim. Nasıl gaz nasıl, anlatamam.
14 sene evvel ilk çıktığında meşhur Dismantle of Dictator’u dinlediğimde büyülenmiştim. Şimdi dinledim hala büyüleyici buluyorum. Müzik budur. Zaman, mekan tanımamalı.