Almanya’nın ve tüm Avrupa’nın en orijinal gruplarından biri olarak gösterilen Haggard, yeni albümü “Eppur Si Muove”yi 2004’ün başlarında yayınlamıştı. Grubun müziğini bilmeyenler için açıklamak gerekirse, grup Therion’un daha serti, death metal vokalleri ile süslü, daha çok piyano destekli ve orkestrasyonlu hali olarak özetlenebilir.
Oldukça kalabalık bir grup olan Haggard, önceki albümleri ile adından sıkça söz ettirmişti ve bu albümlerdeki müzikalite “ESM”de de varlığını sürdürüyor. Özellikle yaylıların oluşturduğu atmosfer duyulmaya değer. Yer yer orta çağ saray müziğini andıran medieval geçişler, bayan vokal ve bu müziğe şaşılacak derecede uyan mükemmel brutal vokalin –ki piyasadaki en iyi birkaç brutal vokalden biri- karşılıklı atışmaları, çift krosun sürüklediği, hoş melodilerle süslü pasajlar, bu albümde duyabileceğiniz pek çok güzellikten birkaçı.
Grubu hiç duymamış olanlar için oldukça uygun bir başlangıç olabilecek “ESM”, metal müzik severlerin yanı sıra, klasik müziğin karanlık atmosferini sevenlerin de oldukça hoşuna gidebilir.
Her parça son derece güzel olsa da, özellikle şaheser diyebileceğim “Allinizio E La Morte”, grubu tanımak isteyenler için çok uygun bir seçim olabilecek “Per Aspera Ad Astra”, “Observer” ve sekiz dakikayı aşan süreleriyle “Of A Might Divine” ile “Eppur Si Muove” daha çok dikkat çeken eserler.
Çok kişiyi kendine aşık edebilecek bir müzik yapan Haggard, eğer aradığınız ama bugüne dek tam anlamıyla bulamadığınız bir boşluğu dolduruyorsa, gerçekten de uzun süre bıkmadan dinleyeceğiniz bir grup olacaktır.
Yanlızca “Allinizio E La Morte”nin 3.26-4.16 dakikaları arasındaki “müzikal zafer” bile (tüm hayatım boyu duyduğum en güzel şeylerden biri) bu grubu ve albümü dinlemek için yeterli bir sebep.
galileo galilei’nin hayatından bahseder. zaten albümün adı da galileo’nun ölümünden önceki son sözlerinden gelmekte olup dünya için ‘yine de dönüyor’ anlamındadır.
kritik iyi güzel ama söylenenler göz önüne alındığında puanı bayaa az oluyo. neden böyle acaba? =)
07.05.2010
@darth sidious, bence 9-10 alabilecek bi müzik yapmayan bi grup. Awaking the Centuries bence bundan daha iyi olduğuna göre böyle vermişim puanı.
batı klasik müziğini hiç sevmem, bazılarını severim de bu albümdeki tarz, noluyo o, barok mu, he işte barok dönem klasik müziğinden nefret ederim, 19. yüz yılın melodic metalcore’u gibi, bi de death metal, ne alaka kardeşim, bi kere benim 5in üstüne çıkabilmem için o klasik müziğin yanında senin en az bi morbid angellık yapman gerek, çünkü abidik kubidik bi atmosfer yaratmışsın, barok dönem klasik ve death metal, barok dönem atmosferi var ama death metal atmosferi yok, ne bilem kardeşim romantik dönem girip doom metale bağlayan gruplar var onlar gerçekten başarılı, o barok müzikle ancak power metal gider, zaten albüm daha çok power metale benzemiş… albümü de brutal vokaller kurtarıyo zaten… yaylılar piyanolar bildiğin sinirime dokunuyo, bayan vokaller bayıyo (!) yavaş bölümler de bildiğin blind guardian olmuş, metal müziğe sadece akustik gitarın ve bazen de klavyenin, çok azcık da kemanın yakıştığını düşünen biri olarak notum 1…
Bu albümün 10 alması gerekiyordu. Sadece metal müzik adına değil, müzik adına yapılmış en iyi eserlerden biri.