Folk metalin yükselen yıldızı Eluveitie, uzun zamandır beklenilen yeni ve tamamen akustik albümleriyle sonunda karşımıza çıkıyor, bakalım beklentilerimizi giderebilmişler mi…
Eluveitie son zamanların en büyük çıkış yapan gruplarından biri. Dark Tranquillity etkilerinin bolca görülebildiği, buna ek olarak yerel enstrümanların oldukça başarılı kullanıldığı debut albümleri Spirit, ve özellikle 2008’de çıkardıkları Slania albümü ile büyük bir başarı yakaladılar. Önce büyük folk metal gruplarıyla Paganfest turunda, ardından yazın seçkin festivallerde çaldılar, sonrasında ise Kreator ve Caliban’la bir Avrupa turnesine çıkma şansı yakaladılar. Şu anda gerçekten fazla sayıda dinleyicileri var, öyle ki Kreator’la olan turnelerine sırf Eluveitie’yi izlemek için gidenlerin sayısı az değil. Yaptıkları müziği “New Wave of Folk Metal” diye adlandıran İsviçreli grup, bir ikilemenin ilk albümü olan ve tamamen akustik şarkılardan oluşan Evocation I: The Arcane Dominion’ı, bir hafta ertelemeyle 17 Nisan 2009’da piyasaya sürecek.
Bu albümü uzun zamandır ben de merakla ve gerçekten büyük beklentilerle bekliyordum, zira önceki albümlerini yemiş bitirmiş ve hastası olmuş biri olarak, o akıl alıcı Keltik melodileri tekrar duymayı istiyordum. Myspace’e koydukları ilk şarkı olan “Omnos” ile beklentiler tavana vurdu, zira şarkı başlar başlamaz Allahsal dediğimiz türden bir ezgi beni alıp başka diyarlara götürmüştü bile.
Dilerseniz buradan bakabilirsiniz:
Neyse, sonunda albümün tamamı geldi… peki beklentilerimi tamamen karşılayabildi mi? Pek sayılmaz.
Albümde birçok misafir müzisyenle çalışılmış. Bunların içinde belki en önemlisi ve heyecan vericisi Primordial’dan tanıdığımız Alan Nemtheanga. İki şarkıda vokalini konuşturmuş, fakat ilk şarkıda sadece bir text okuyor, diğeri olan “Nata”da ise Chrigel’le birlikte söylemişler, fakat Primordial’daki o epik vokallerini pek kullanmamış, yine de güzel ama. Bu arada yeri gelmişken söyleyelim albümde bazı şarkılarda normalde brutal vokalleri üstlenen Chrigel de söylüyor, fakat biraz rahatsız edici bir vokali var. Bunun dışında ana vokalist (bu albüm için tabi ki) normalde grupta hurdy gurdy çalan hoş insan Anna Murphy’den başkası değil. Gerçekten çok tatlı bir sesi var bence, şarkılara çok iyi gitmiş, Omnos ve Brictom başta olmak üzere. Ama bazı şarkılarda, enstrümanların da yetersizliğinden dolayı sıkıcı olmaktan kurtulamamış.
Albümde rahatsız eden bir nokta, fazla “geçiş” şarkısının olması, ve bu şarkıların atmosferi tamamlamaktan çok (amaçlandığı gibi) sizi sadece sıkması. Çok belirgin bir melodiye sahip olmayan böyle bir iki şarkı var ki, direk geçmek istiyorsunuz. Sözleri de anlamıyoruz tabi, zira hepsi kadim Gaulish lisanında yazılmış (sözlerin çoğunun 1600-2100 yıllık olduğunu söyleyelim, hatta göründüğü kadarıyla bazı şarkılarda neden bahsettiğinden onlar bile tam emin değil), e böyle olunca da bu geçişlere kendinizi kaptırmak biraz zor oluyor. Bunun dışında The Arcane Dominion, albümdeki en uzun şarkı, 5 dakika boyunca aynı ve pek de bir özelliği olmayan bir melodiyi tekrar ettirmesiyle albümdeki en sıkıcı şarkı olma özelliğini Dessumiis Luge ve Within the Grove’la birlikte paylaşıyor. A Girls Oath’ı saymıyorum, onda sadece Anna’nın “spoken” vokali var.
Peki, albümde bu bahsettiğimiz “Allahsal Keltik melodiler” var mı? Var tabi ki. Albümün belki de en iyi şarkısı olan Omnos’un 10. saniyesinde giren melodi ilk dinleyişten itibaren akıllara kazınan türden, ikinci bir Inis Mona (bilmeyenler için, Slania albümünde kendisi ve bence son zamanların en iyi folk metal şarkısı) vakası benim gözümde. Bunun dışında Brictom da oldukça güzel, hoş bir şarkı. Carnutian Forest, The Cauldron of Renascence, Gobanno ve Memento da süper, oynak melodilere ev sahipliği yapan, insana Kelt sevgisi aşılayan, albümü tek başlarına kurtarmaya yetecek şarkılar. Bunlar arasında Gobanno biraz daha slow, hüzünlü iken, diğerleri ayağa kalkıp dans ettirecek türden. Sondan bir önceki şarkı olan Ne Regv Na da Anna’nın vokalini çok güzel konuşturduğu, hüzünlü ve albüm sonuna yakışan güzellikte bir parça.
Sonuç olarak elimizde dinlemesi keyifli bir albüm var. Belki benim yüksek beklentilerimi tam manasıyla karşılayamadı, baştan sona açılıp dinlenecek bir albüm de değil ama, barındırdığı çok çok güzel 5-6 parça sayesinde kesinlikle öyle büyük bir hayal kırıklığı yaratmadı. Zaten yaptıkları deneysel bir iş, bundan sonraki albümlerinde yeniden folk etkili melodik death yapmaya devam edecekler. Bu açıdan bakıldığında da iyi bir çalışma, ama evet, belki Manegarm ve Skyforger’ı akustik folk albüm yapma konusunda örnek almayı deneyebilirler bir dahakine. :) Folk severler kesinlikle kaçırmamalı, sevmeyenler de şöyle bir denemeli en azından.
Şarkılar 01. Sacrapos - At First Glance [feat. A.A. Nemtheanga]
02. Brictom
03. A Girls Oath
04. The Arcane Dominion
05. Within The Grove
06. The Cauldron Of Renascence
07. Nata [feat. A.A. Nemtheanga]
08. Omnos
09. Carnutian Forest
10. Dessumiis Luge
11. Gobanno
12. Voveso In Mori
13. Memento
14. Ne Regv Na
15. Sacrapos - The Disparaging Last Gaze
brictom parçasını günde 10 kez dinlemeden uyumuyorum o derece en son beni böylesine etkileyen bi december flower vardı.Şimdi ise brictom.Ne yalan sölüyüm melodic death metal hastası paranoyası olan biri olarak bende inis mona parçasının önüne geçti.albüm bence hem farklıığı hem deneyselliği ile çok değişik bi yere oturmuş çok zengin melodiler var hatunun sesi zaten on numara ki ben çoğu hatun vokalli gruplardan hoşlanmam.TAbiki sürekli bu halde devam etmelerini bende istemem ama arada eluveitie nin böyle bir albümü de vardı zamanında ne dinlerdik be abi geyikleri de olsun istiyor insan.
Güzel melodiler barındırıyor.Keşke işin içine death katmaya çalışmasalar.
brictom parçasını günde 10 kez dinlemeden uyumuyorum o derece en son beni böylesine etkileyen bi december flower vardı.Şimdi ise brictom.Ne yalan sölüyüm melodic death metal hastası paranoyası olan biri olarak bende inis mona parçasının önüne geçti.albüm bence hem farklıığı hem deneyselliği ile çok değişik bi yere oturmuş çok zengin melodiler var hatunun sesi zaten on numara ki ben çoğu hatun vokalli gruplardan hoşlanmam.TAbiki sürekli bu halde devam etmelerini bende istemem ama arada eluveitie nin böyle bir albümü de vardı zamanında ne dinlerdik be abi geyikleri de olsun istiyor insan.