Yahu bu sene nasıl bir sene oldu böyle. Birbirinden güzel albümler ortalığı kırıp dökmeye devam ediyor. Canımız Testament’ımızın efsane gitaristi Eric Peterson’ın kendine özel black metal grubu Dragonlord ikinci albümünü nihayet çıkardı. Metal dünyasının sert gruplarındaki ünlü simalar, yan projelerinde genellikle kendi gruplarında yaptıklarından daha yumuşak müzikler yaparlar. Misal Phil Anselmo – Down, misal Dave Mustaine – MD45. Ama Eric Peterson, hayret edilecek düzeyde güzel bir black metal gırtlağı olduğunu cümle aleme kanıtladığı Dragonlord ile bu konuda diğerlerinden ayrı duruyor.
Albümde Testament’ta da çalmışlığı olan John Allen ve Testament, bilimum başka grup ve şu anda da Nevermore’da pena sallayan Steve Smyth de görev alıyor. Steve DiGiorgio ise maalesef yok. Steve Smyth Nevermore’la turladığından, gruba konserlerde eski Cradle Of Filth gitaristi Gian Pyres eşlik edecek. Bir önceki albüm Rapture’a oranla Testament etkisinin bir hayli azaldığı, Judas Priest’in iki numaralı albümüne ismen selam eden bu senfonik black metal albümü, ufaktan (aslında hiç de ufaktan değil) Dimmu Borgir’e göz kırpan, melodik gitarlar ve müziği büyük ölçüde taşıyan klavyeler üzerine kurulu bir çalışma. Şu albümü Dimmu adı altında çıkarsalar, bu albüm o şekilde on binlerce satmazsa terbiyesiz evladıyım. Melodiler en az Rapture’dakiler kadar soğuk, müzik en az bir Norveçli grubun yapacağı black metal kadar güzel.
Eric Peterson hem clean, hem brutal vokallerde mükemmel bir performans ortaya koymuş. Şu sesi ben çıkarmaya çalışsam vallahi en az on dakika öksürürüm. Clean vokallerinde de arada hoş Vintersorg tadları aldım, tekrar takdir ettim. Hatta en sonra nefis bir de “Thin Lizzy – Emerald” cover’ı var; ama öyle böyle değil, cidden çok iyi söylemiş Peterson. “Şarkıların hepsi de birbirinden güzel, hepsi de çocuğum gibi” desem, inanın saçmalamış olmam, çünkü bak inanmazsınız, şarkıların hepsi de birbirinden güzel, hepsi de çocuğum gibi. “Tek şarkı seçeceksin, aksi takdirde Guns’n Roses’ın yeni albümü 78 sene sonra çıkacak” deseler bile, tavır koyarım, yine de seçmem.
Bir kere Dimmu Borgir ve Cradle Of Filth sevenler albümü uyumadıkları anlar haricinde sürekli dinlesinler, orası cepte. Onun dışında senfonik black metal, Testament, ya da kısaca thrash etkilenimli ve kaliteli senfonik black metal (çok kısa oldu hakkaten, bir uzun yazsaydım bari) dinlemek isteyen siz sevgili müzikseverleri albümü dinlemeye, hatta hatmetmeye davet ediyorum. Eğer “black metalde klavye olmaz hoca” diyorsanız, ya kutunuzu açalım, ya da emaye tencere takımıyla uğurlayalım. Ciddi ciddi iyi bir albüm.
Soğuk servis ediniz.
Gerçekten çok tatlı albümmüş,besteler çok güzel. Eric Peterson sağlam adam.
3 yıl sonra merhaba.Hiç aklımdan çıkmayan bu albümü aşırı üzüntüme ortak ederek, bu soğuk kış gecesinde yine 2 defa hatmettim.
Teşekkürler pasifagresif.