Daha duyalı iki hafta oldu Belenos’u. Kelt mitolojisindeki güneş tanrısıymış Belenos. Her ne kadar müzikal olarak bu güneş ifadesinin tam aksi bir tarafta yer alsalar da, Fransa’da adeta bir fenomen olarak görülüyormuş bu grup, zira bugüne dek çıkan tüm demo, EP ve albümleri sold-out olmuş. 10 yıldır müzik yapan grup bu süre içinde 3 tanesi albüm olmak üzere toplam 11 adet materyal yayınlamış ve hepsi de tükenmiş. Önemli bir başarı.
“Chants De Bataille” (Savaş Şarkıları) grubun üçüncü albümü. Dediğim gibi daha yeni duyduğum ama oldukça beğendiğim bir grup Belenos. Mükemmel bir grup logosuna sahip olan grubun son derece epik ve akıcı bir black metal anlayışı var. Kelt mitolojisinden etkilendikleri belli ve en azından şarkı sözü bazında konsept bir yapıda olan albüm, sanırım Kelt mitolojisindeki ya da Kelt tarihindeki bir savaşı konu ediyor. Şarkı isimlerine baktığımızda bunu görmek mümkün. Hatta şarkı isimlerini sırayla okuduğunuzda da bir hikayenin bölümleri gibi bir hava yakalıyorsunuz. Baştan itibaren “Kaside, Kaosun Gölgesi, Pus Yolu, Zafere Doğru, Savaş Başlangıcı, Ateşin Öfkesi, Ar Galv Brezel, Kelt’in Öfkesi, Galian Da Viken, Savaş Şarkısı, P.M.Q.F, Ölüme Gönderilenler, An Enor Salv, Cenaze Töreni” olarak sıralanan şarkı isimleri belli bir konu bütünlüğünü verir nitelikte (bakın sizin için Fransızca sözlük karıştırdım nasıl iyi biriyim).
Intro niteliğindeki “Ode”den sonra gelen ilk şarkı “L’ombre du Chaos” son derece güzel bir parça. Gayet ne yaptığını bilen, hatta elit diyebileceğim bir Pagan/Black Metal var ve özellikle 05.29’da giren melodilerden, grubun Kuzeyli türdaşlarından bir eksiği olmadığını gözlemlemek mümkün. Bir intro bir şarkı olarak devam eden albümde, bu introlar kısa akustik arpejlerden, yaylıların çaldığı ufak pasajlardan yada klavyeyle yapılmış savaş ilahilerinden oluşuyor. Özellikle “Ar Galv Brezel” adlı intro’ya dikkat çekmek istiyorum, zira ben bu melodiyi daha önce bir yerlerde mutlaka duydum. Ya bir Türkçe şarkıda, ya başka bir Balkan melodisinde, ya da başka bir yerde. Ama üflemeli bir sazla çalınan bu melodiyi –ki çok güzel bir şey- metal olmayan bir şeyde mutlaka duydum. Candan Erçetin’in bir şarkısı diyesim geliyor ama emin olamadım.
İntroları atlarsak bir sonraki “Vers la Victoire”, tıpkı ilk şarkı gibi son derece epik, Falkenbach’ı hatırlatan koro erkek vokaller ve dizginleri elinde tutan oldukça güzel bir black metal vokaliyle renklenen gayet başarılı bir parça. Yine melodilerin ön plana çıktığı ve bu sayede belli bir atmosferin yaratıldığı, belki de albümün en sert parçalarından olan “Colère de Feu” da oldukça hoş. Zaten genel olarak albümde bir hayli zengin ve orijinal bir melodi içeriği var. Tam anlamıyla soğuk bir müziğin hüküm sürdüğü “Chants De Bataille”, son dönemlerde dinlediğim black metal çalışmaları içerisinde, gerek varyasyon, gerek müzisyenlik, gerek de yaratıcılık açısından kesinlikle en iyilerden biri.
Örneğin bir “Sacrifiés”, tam olarak sevdiğim black metal kalıplarında başlayan bir şarkı. Buz gibi bir gitar sound’uyla girilen kupkuzey melodik bir riff ve arkasından olanca gücüyle gelen blast beat’ler ve duyguyla yırtınan bir vokal. Daha ne isterim ki?
Çok sayıda black metal grubu dinliyor olsam da, özellikle son 2 yılda Taake’yi favori black metal grubum olarak görüyorum. Dediğim gibi grubu ve albümü duyalı kısa bir süre olmuş olmasına rağmen, sanırım artık iki adet favorim var. Tam ihtiyaç duyduğum ve kafamdaki black metali notalara döken Belenos’u kutluyorum. Eminim grubun çıkardığı bu on ikinci materyal de kısa sürede sold-out olacaktır. Pagan/Black Metal severlere ısrarla tavsiye.
Zamanında, neredeyse başlıktaki aynı kelimelerle ben de Loïc’e belirtmiştim Chants De Bataille’in bana hissettirdiklerini. Birebir katılıyorum, kesinlikle harika bir albüm.